Sır kazayı özel ekip aydınlattı

BAĞCILAR ’da, 4 çocuk babası 61 yaşındaki İsmail Sezsen, işe gitmek üzere yolun karşısına geçmek isterken bir otomobilin çarpması yüzünden ağır yaralandı. Görgü tanığı olmadığı için çarpan otomobilin ne plakası ne rengi ne de marka ve modeli belirlenemedi. Polis kazayı aydınlatmak için özel ekip kurdu. Özel ekip önce bir ATM’nin güvenlik kamerası görüntülerinden otomobilin marka ve modelini belirledi sonra otomobilin kaza yerinde bulunan kırık far parçasının izini sürdü. Yetkili servise giden polis hasarlı otomobili buldu. Otomobili 31 yaşındaki lokantacı İhsan Baran’ın kiraladığını belirledi. Kaza 48 gün sonra aydınlatıldı. Polise teslim olan sürücü İhsan Baran tutuklandı.

ÇARPTI KAÇTI

Emekli olduktan sonra bir fırında çalışmaya başlayan İsmail Sezsen, 24 Şubat günü işyerine gitmek üzere yola çıktı. İsmail Sezsen, saat 06.13 sıralarında, Yıldıztepe Mahallesi, Bağcılar Caddesi, 110 numara önünden karşıya geçmek istedi. Bu sırada süratle gelen bir otomobil, İsmail Sezsen’e çarptı. Karşı yola fırlayan İsmail Sezsen, bir otobüsün önüne düştü. Otobüs şoförü son anda frene basarak İsmail Sezsen’e çarpmaktan kurtardı.

Sol tarafından darbe alan İsmail Sezsen, çevredekilerin haber vermesi üzerine gelen ambulansla yakında bulunan hastaneye kaldırıldı. Burada ilk müdahalesi yapılan İsmail Sezsen, Yenibosna Özel Safa Hastanesi’ne sevk edildi. Hastane yetkilileri, İsmail Sezsen’in kafa travması geçirdiğini, vücudunda birçok kırık bulunduğunu ve hayati tehlikesinin devam ettiğini söyledi. Kaza yerinde yapılan incelemede ise İsmail Sezsen’e çarpan otomobilin far parçaları bulundu.

KAMERALAR TEK TEK İNCELENDİ

Bağcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü, Asayiş Büro Amirliği’nde kazayı soruşturmak için 3 kişilik özel bir ekip kuruldu. Olay yeri çevresinde yapılan ilk incelemelerde çarpan otomobilin marka ve modeli belli olmayan kırmızı renkte bir araç olduğu belirlendi. Görgü tanığı bulamayan polis, olay yeri ve güzergahtaki işyerlerindeki kamera ile Mobil Elektronik Sistem Entegrasyonu (MOBESE) kameralarının kayıtlarını inceledi. Ancak havanın karanlık olması ve aracın hızlı gitmesi yüzünden otomobilin marka ve modelini belirleyecek net bir görüntü bulunamadı. Bunun üzerine aracın geliş istikameti ve süratini göz önüne alan polis, sürücünün, Haznedar’ı takiben Çamlıkahve ve Bağcılar Caddesini kullandığını karar verdi. Polis, buralardaki Elektronik Denetleme Sistemi (EDS) ve çeşitli bankaların güvenlik kameralarını tek tek inceledi.

YETKİLİ SERVİSLER ARANDI

Polisin yaptığı bu sıkı çalışma geçtiğimiz günlerde sonuç verdi. Özel bir bankanın ATM kameralarını inceleyen polis, olay saatinden yaklaşık 1 dakika önce kırmızı Suzuki Splash marka bir otomobilin geçtiğini tespit etti. Bu otomobilin parçalarının yetkili servis dışında satılmadığı belirlendi. Bunun üzerine Suzuki’nin İstanbul’daki yetkili servislerinin listesini çıkardı. Servislerle irtibata geçen polis, ön far sipariş verilip verilmediğini sordu.

Bir yetkili servisten iyi haber geldi. Servis yetkilileri, Murat Acar’ın farı kırık 34 BR 950 plakalı Suzuki Splash otomobili getirdiği söyledi. Servise giden polis otomobilin sol çamurluk, ön kaput, tampon ve far kısmında hasar olduğu gördü. Polisin telefonla aradığı Murat Acar, otomobili Şubat 2011’de İhsan Baran’a kiraya verildiğini belirtti.

PANİKLEDİĞİM İÇİN KAÇTIM

48 gün sonra aydınlatılan kazaya neden olan şüpheli İhsan Baran geçen Çarşamba günü avukatı ile birlikte Bağcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği’ne gelerek teslim oldu. İstanbul Toptancılar Çarşısı’nda (İSTOÇ) lokanta işlettiğini belirten evli ve 2 çocuk babası İhsan Baran ifadesinde şunları söyledi:

"Aracı, 14 Şubat 2011’de 1100 TL karşılığında kiraladım. Aracı işyerinde çalışan personelimi iş çıkışında evlerini götürmekte kullanıyordum. Mahmutbey Caddesi Mezbaa Durağı’nda bulunan ikinci işyerimdeki personeli 24 Şubat günü 04.00 sıralarında evlerine bıraktım. Aynı gün saat 06.00 sıralarında Bağcılar Caddesi üzerinde seyir halinde bulunduğum sırada sağ tarafımdan aniden koyu giyimli bir erkek şahsın kontrolsüz bir şekilde koşarak yola fırladığını fark ettim. Ancak mesafe yakın olduğundan havanın yağışlı-karanlık ve yolun kaygan olması nedeniyle şahsa aracın sol ön tarafıyla çarptım. Şahsın yere düştüğünü gördüm ancak korktuğum ve ayrıca başka bir suçtan cezamın olduğunu düşündüğümden durmayıp paniklediğim içini kaçtım. Korktum. Pişmanım."

YARDIMCI OLMAK İSTİYORUM

Ertesi gün olay yerine yakın hastaneleri araştırarak çarptığı kişinin tedavisinde maddi yardımda bulunmak istedim. Ancak şahsı baktığım hastanelerde bulamadım. Olay yeri yakınındaki esnaflarla görüştüm bilenin olmadığını öğrendim. Şahsın nerede olduğunu tespit edemediğimden bu zamana kadar beni polisin aramaması nedeniyle çarptığım şahsın ciddi bir şeyinin olmadığını düşündüm ve önemsemedim kendimde polise gitmedim. Avukatımın telefon açması üzerine polise geldim. İsmail Sezsen’e masraflarından dolayı yardımcı olmak istiyorum. Kendisi ve yakınlarıyla uzlaşmak istiyorum."

Daha önce ev ve iş yerinden hırsızlık suçlarından poliste yakalama kaydı bulunan İhsan Baran, işlemleri tamamlandıktan sonra Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na sevk edildi. Nöbetçi savcı tarafından ifadesi alınan İhsan Baran, daha sonra tutuklanması istemiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Mahkemede hakkında tutuklama kararı verilen İhsan Baran, cezaevine konuldu.

KANLAR İÇİNDE GÖRDÜM YIKILDIM

Hastanede yaşam savaşı veren eşinin başından biran olsun ayrılmayan Yeter Sezsen, "İşe gitmek için evden çıktı. Bana telefon geldi. Bana ‘Beyin kaza geçirdi hastaneye gel’ dediler. Ben de inanamadım. ‘Daha caddeye çıkmadı’ dedim telefonu kapattım. Cebini arayınca hastanede olduğunu öğrendim. Gittim kanlar içerisinde ellerini çırpıyordu. Doktorlar bitkisel hayata girdiğini söyledi. O an yıkıldım. Çok perişanım. Hiç tepki vermiyor. Cıvıl cıvıl hareketli, neşeli bir insandı. İki aydır hiçbir tepki vermedi. Allah ona yardım etsin. Neden olan ve kaçan o kişi hak ettiği cezayı mutlaka alsın" dedi.