‘Talep ettiğimiz bir adımdı’
19.12.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:
ÇİĞDEM YILMAZ İstanbul
Kadın hakları savunucuları, Adalet Bakanlığı’nın yayımladığı genelgeyi Milliyet’e değerlendirdi
‘Önemli ama eksik’
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü: “Adımın atılması önemli. Fakat böyle bir genelge yayınlanırken keşke yıllarca mücadele yürüten en az 3 kadının da görüşü alınsaydı. Yıllardır sahada mücadele eden kadınlar, genelgede nelerin olması gerektiğini çok iyi biliyorlar. Genelgede bazı eksikler var. Örneğin; ısrarlı takip noktasında Türk Ceza Kanunu’nda bir madde yok. Uzlaşmaya dair bir şey yok. Kadınlar şiddet gördüğünde nereye gideceğini, neler yapacağını bilmiyor. Diğer taraftan bu olaylarda savcı ve hakimlerin doğru bir bakış açısı sergilemesi gerekiyor. Hakim ve savcıların zorunlu eğitim almaları gerektiği genelgede yer alabilirdi. Bir de ‘Gizli olan soruşturma evresiyle ilgili delillerin, internet gibi platformlarda paylaşılmasının önüne geçilecek’ maddesi yer alıyor. Bunu da doğru bulmuyoruz.”
‘Somut kazanım’
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan Dr. Gülsüm Önal Kav: “İstanbul Sözleşmesi’nin yayınlanmasından itibaren talep ettiğimiz bir adımdı. Bu genelgeyi somut bir kazanım olarak görüyorum. Genelgenin İstanbul Sözleşmesi’ne atıf yapması ve 6284’ün nasıl uygulanacağını söylemesi önemli. Çünkü sözleşmeyle ilgili geniş haklar veriyor. Genel olarak önemli bir adım, fakat geç kalındı. Genelgeyi olumlu bulmakla birlikte olumsuz yanlarının da olduğu görülüyor. Sosyal medyada kamuoyu oluşturmanın davalar üzerindeki olumlu etkisi açık. Bunun önüne geçilmek isteniyor. Bununla ilgili de hiçbir şey durdurulup engellenemez. Çünkü kadınlar artık seslerini çıkartıyor.”
‘Görüş alınmalıydı’
İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Şükran Eroğlu: “Genelge için içi boş diyebiliriz. Yenilik getirdiği söylenemez. Gizli bir sansür de söz konusu. Sosyal medyada gizlilik demek, kadın cinayetlerinin üzerini örtmektir. İçeriğine bakıldığında bizim itiraz ettiğimiz hiçbir hususta düzenleme yapılmadığını görüyoruz. Bu konularda düzenlemeler yapıldığında, baroların kadın hakları merkezinden, sivil toplum örgütlerinden, yıllardır kadın hakları alanında mücadele yürüten kadınlardan görüş alınmalıydı.”
‘Gizlemek sakıncalı’
Avukat Selin Nakıpoğlu, genelgedeki gizli olan soruşturma evresiyle ilgili ifade, belge, ses ve videoların sosyal medyada paylaşılmasının önüne geçilmesine yönelik düzenlemenin yanlış olduğu görüşünde: “Bu düzenleme şiddetin gizlenmesidir ve sakıncalıdır. ‘Ses çıkarılmasın, Şule Çet gibi cinayetlerin üstü kapatılsın’ gibi sonuçlara neden olur. Genelgedeki düzenlemeler zaten İstanbul Sözleşmesi’nde var. Mesele bu sözleşmenin uygulanmaması. Güncelleme gerekli ama ihtiyaçlara yanıt veriyorsa.”
