Türkiye ve Milliyet‘e binlerce teşekkür

Geçtiğimiz ay İsrail bombardımanı devam ederken Gazze’ye gelen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Şifa Hastanesi’ni ziyaret etmişti. Davutoğlu, füze saldırısında kızı Yusa’yı kaybeden Basil Shawa’ya sarılarak gözyaşı dökmüştü. Basil Shawa, kızının öldüğü saldırıda yaralanan eşi Mona Shawa’nın tedavisi için Milliyet aracılığıyla Türkiye’den yardım istemişti.

‘İlk defa pasaportumuz oldu’
Basil Shawa eşiyle birlikte Sağlık Bakanlığı’nın ambulans uçağıyla Ankara Atatürk Hastanesi’ne getirilmiş ve tedavisine başlanmıştı. Hastanede üç hafta tedavi gören Shawa çifti, birkaç gün izin alarak görmeyi en çok arzuladıkları Sultanahmet’te bir araya geldik.
Milliyet’in 24 Kasım tarihli sayısının birinci sayfa manşetinde kendilerini gören Basil ve Mona Shawa önce çok şaşırıyor ardından ölen kızlarının fotoğrafına bakarken gözyaşları yeniden sel olup akıyor yanaklarından. Türkiye’ye geliş sürecini anlatan Basil Shawa, “Kızılay’ın Gazze sorumlusu beni aradı ve ‘Pasaport çıkar Türkler eşini tedavi ettirmek için seni Türkiye’ye çağırıyor’ dediğinde hayatımın en heyecanlı gününü yaşamıştım” diyerek Türkiye’ye geliş hikayesini anlatırken bir kenarda gazeteyi inceleyen annenin titreyen elleri dikkatimizden kaçmıyor. Basil Shawa devam ediyor; “Aynı gün hiç zaman kaybetmeden Ramallah’a gittim ve pasaport çıkardım. Hayatımda ilk defa pasaportum oluyordu, eşimle birlikte Şifa Hastanesi’nin ambulansı ile Al Rafah Kapısı’na oradan da Mısır El Ariş Havaalanı’na gidip Türk ambulans uçağına bindik.

‘Heyecandan uyuyamıyoruz’
Bizi Ankara’da çok sıcak karşıladılar. Birkaç gün sonra yine o merhametli insan Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ziyaretimize geldi. O kadar zarif bir insan ki, her kelimesini sanki seçerek konuşuyor. Kaybettiğimiz 18 yaşındaki kızımızın acısını bize unutturan adam Davutoğlu.
Türkiye’nin, diğer İslam ülkelerinin aksine Filistin halkına sahip çıktığını gösterdi. Param olmadığı için ona eskilerden kalma bir Kuran’ı Kerim getirdim, o da her zaman yanımızda olacağını söyledi. Türkiye gibi çok büyük bir ülkenin en üst düzey bakanlarından birinin bizimle yakından ilgilenmesi bizi çok gururlandırdı. Karım ve ben heyecandan sabahlara kadar uyuyamıyoruz.”

‘Türkiye’de ünlü olmuşum’
Davutoğlu ile fotoğraflarının basında yer almasının ardından iki gün sonra Milliyet’in de manşete taşımasıyla Türkiye’de gündem olan Basil Shawa şöyle sürdürüyor konuşmasını;
“Ankara’da ne zaman hastane dışına çıksam insanlar yanıma gelerek fotoğraf çektirmek istiyor. Meğer ben Türkiye’de ünlü olmuşum haberim yok. Bu koca ülkenin Başbakanı Tayyip Erdoğan beni kabul ediyor ve benimle sohbet ediyor. Gazzeli bakkal Basil değil de şöhret olmuş bir sanatçı gibi hissettiriyorlar. Tüm bunları yaşadıktan sonra gece yastığa başımı koyduğumda kızımı düşünüyor ve diyorum ki, ‘Huzur içinde uyu yavrum, sen şehit oldun ama tüm dünya senin sayende Filistin davasını ve Filistin’in haklılığını bir kez daha gördü.’ Tüm bu yaşadıklarımız ne kadar rüya gibi olsa da kızımın acısı da bir o kadar gerçek ve taze.”

‘Sesimizi duyuramazdık’
Akşam serinliğinde Sultanahmet’i dolaştığımız çift üşümeye başlıyor. Mona Shawa bacağındaki yaranın etkisiyle on dakikada bir dinlenmek istiyor. Isınmaları için salep ikram ediyoruz. Bir yandan saleplerini yudumlarken diğer taraftan yaşadıklarının bir rüya gibi olduğunu anlatıyor Mona Shawa;
“Buraya gelmeden önce Türkiye’yi hiç bilmiyordum. Burası ama çok büyük bir ülke. Böyle bir ilgi beklemiyordum, yanımıza gelen herkes bize yardımcı olmak istiyor. Kendimi hiç yabancı hissetmedim bu ülkede. Ne güzel bir ülke, hem Müslümanlar hem çok modern. Milliyet gazetesi sayesinde Gazze’de mümkün olmayan tedavim Türkiye’de yapılıyor. Bize bu imkanın sağlanmasına aracılık eden Milliyet gazetesine sonsuz şükranlarımızı sunuyoruz. Eğer Milliyet olmasaydı sesimizi duyuramayacaktık.”

Basil Shawa ve eşi Mona Shawa, Sultanahmet sokaklarında gezerken büyük sevinç yaşadı.