Gündem Türkiye’de kadının siyasete ilk adımı

Türkiye’de kadının siyasete ilk adımı

31.03.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:

Uygar toplumun ve aydınlık geleceğin kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasından geçtiğinin bilincinde olan Atatürk, Türk kadınına haklarını birçok ükeden daha önce verdi. İlk kez 1930 belediye seçimlerinde oy kullanan Türk kadınının öncüsü ise 31 Mart 1930’da Cumhuriyet Halk Fırkası’na üye olan Prof. Dr. Afet İnan oldu.

Türkiye’de kadının siyasete ilk adımı

 

Cumhuriyet döneminin ilk yıllarında tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’deki kadınların da toplumdaki konumu, sosyal ve siyasal varlıkları yetersizdi. Yüzyıllardır toplumda egemen olan otoriter ataerkil yapının değiştirilmesi kolay olmadı.

Haberin Devamı

Türkiye’de kadının siyasete ilk adımı

Türk kadını siyasal haklarını ilk kez 1930 belediye seçimlerinde kazanırken, bu kazanımın öncüsü ise Atatürk’ün manevi kızlarından Tarihçi Prof. Dr. Afet İnan olmuştu. Cumhuriyetin ilk tarih profesörlerinden olan Afet İnan, 31 Mart 1930 tarihinde Cumhuriyet Halk Partisi’ne üye olan ilk kadın olarak tarihteki yerini alırken, kadın hakları mücadelesinin ilk fişeğini ateşleyen ise gazeteci-yazar Nezihe Muhiddin ve arkadaşlarıydı.
Henüz Cumhuriyetin ilan edilmediği günlerdi. 1923’in başında, gazeteci-yazar Nezihe Muhiddin ve 13 arkadaşı, kadın haklarının savunulması için bir komite toplamaya karar verdiler. Nezihe Muhiddin’in öncülüğündeki komitenin ilk toplantısı, 15 Haziran 1923’te Darülfünun Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıda “Kadınlar Halk Fırkası” adıyla siyasi bir parti kurma kararı alındığında, henüz Cumhuriyet Halk Fırkası (Partisi) kurulmamıştı. Ancak Nezihe Hanım’ın önderlik ettiği parti oluşumuna dönemin valiliği tarafından izin verilmemiş, buna gerekçe olarak da ‘1909 tarihli seçim kanuna göre kadınların siyasi temsilinin mümkün olmadığı’ öne sürülmüştü. Nezihe Muhiddin dışında Kadınlar Halk Fırkası’nın kurucuları arasında Latife Bekir Çeyrekbaşı, Naciye Hanım, Seniye Hanım, Nimet Remide, Nesime İbrahim, Matlube Ömer, Naciye Naim, Faize Atıf, Zeliha Hanım yer alıyordu.

Haberin Devamı

‘Türk Kadınlar Birliği’

Nezihe Hanım ve arkadaşları pes etmemekte kararlıydı. Tüm zorluk ve baskılara rağmen, Kadınlar Halk Fırkası’nın, Türk Kadınlar Birliği adında bir derneğe dönüştürülmesine karar verildi. Türk Kadınlar Birliği’nin amacı, ‘Kadınlığı düşünsel ve sosyal alanlarda yükselterek modern ve olgun bir düzeye eriştirmek’ olarak duyuruldu. Birliğin başkanlığını Nezihe Muhiddin üstlenirken, feministlerden oluşan grup 1924’te kendi imkanlarıyla “Türk Kadın Yolu” dergisini kurarak 18 sayı çıkardılar. Dergide kadınların siyasal taleplerinin duyurulması için yayınlar yapılıyordu. Türk Kadın Birliği’nin (TKB) kurucuları arasında ise Aliye Esad, Güzide Osman, Sabiha Sertel bulunuyordu.
Kadınların siyasal hayatta yer almaları için başlattıkları mücadele bazı çevrelerde rahatsızlık yaratıyordu. 25 Mart 1927 günü Türk Kadınlar Birliği’nin merkezinde toplanan kongrede Nezihe Muhiddin’e karşı bir muhalefet başlamıştı. Üyelerden bazıları, CHP’ye, Valiliğe ve Emniyet’e mektup yazarak Nezihe Muhiddin’in yolsuzluk yaptığını, kongrede seçimlerde yapılan usulsüzlükler nedeniyle Kadınlar Birliği’nin gayri kanuni ilan edilmesi gerektiğini iddia ettiler. Yolsuzluk iddiaları da asılsız çıksa da, 26 Eylül 1927 tarihli kongrede Nezihe Muhiddin, birlikten ihraç edildi.

Haberin Devamı

Elbisesini Atatürk çizdi

Tarihler 31 Mart 1930’u gösterdiğinde Nezihe Hanım’ın araladığı kapıyı Atatürk’ün manevi kızlarından Prof.Dr.Afet İnan sonuna kadar açtı. Cumhuriyetin ilk tarih profesörlerinden Afet İnan, 31 Mart 1930 günü Cumhuriyet Halk Fkrası’na üye olan ilk kadın oldu. İnan, CHP’ye üye olduktan 3 gün sonra Atatürk’ün isteği ile Türk Ocağı’nda Türk kadınlarının seçme ve seçilme haklarına ilişkin bir konferans verdi. Aynı gün gerçekleşen Belediye Kanunu değişikliği ile kadınlara belediye meclislerine seçme ve seçilme hakkı tanındı. İnan, bu konferans için zamanın en ünlü hatibi Hamdullah Suphi Tanrıöver’den dersler alırken, giyeceği elbiseyi bizzat Atatürk çizmiş ve gömleği için kendi pırlanta kol düğmelerini bile hediye etmişti.
Kadınların siyasal yaşamdaki hakları 5 Aralık 1934’teki Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliği ile garanti altına alındı. Bu tarihten itibaren kadınlar milletvekili seçme ve seçilme hakkını da elde etti.

Haberin Devamı

Türkiye’de kadının siyasete ilk adımı

‘Siz yalnız düşmanı değil makûs talihi de yendiniz’

Eskişehir ve Afyon ele geçirmek, Sevr Antlaşması hükümlerini Milli Hükümete kabul ettirmek amacıyla 23 Mart 1921 günü ileri harekata geçen Yunan orduları, Afyonkarahisar ve Eskişehir istikametinde iki koldan saldırı başlattı. Yunan birlikleri muharebenin dördüncü günü Dumlupınar ve Afyon’u ele geçirdi. Eskişehir yönünde gelişen Yunan saldırısı ise Birinci İnönü Muharebesi’nde takip edilen yoldan ilerliyordu. İnönü mevkiindeki çatışmalar 27 Mart sabahı başlamıştı. Yunan ordusunun ilk günlerde etkili taarruzlar yapması üzerine, TBMM’nde alınan karar doğrultusunda Meclis Muhafız Taburu ile birlikte Milli Savunma Bakanı Fevzi Paşa cepheye gitti. Mevzilerin savunulmasında hiç zaaf göstermeyen ve emirlerinde kesin davranan Cephe Komutanı İsmet Paşa’nın başarılı karşı taarruz emriyle düşman güçleri geri çekilmek zorunda kaldı. Yunan ordusu bu çekilişi sırasında Türk süvarilerinin ısrarlı takibi sonucunda ağır kayıplar verdi. Yunan birlikleri 30 Mart’ta yaptıkları ikinci saldırıda da geri püskürtülünce güneyde Afyon’dan şehrinden çekilmek zorunda kaldılar. Yunanların mağlubiyeti Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa tarafından 1 Nisan 1921’de TBMM Başkanı Mustafa Kemal Paşa’ya telgrafla; ‘Düşman, binlerce ölüsüyle doldurduğu savaş meydanını silahlarımıza bırakmıştır’ sözleriyle duyuruldu. Mustafa Kemal Paşa da cevaben; ‘Siz orada yalnız düşmanı değil milletin makûus talihini de yendiniz. İstila altındaki topraklarımızla beraber bütün vatan, bugün en ücra köşelerine kadar zaferinizi kutluyor’ ifadelerini kullanmıştı.

Haberin Devamı

Hizbullah’a büyük darbe

Türkiye’de kadının siyasete ilk adımı

Emniyet güçleri 31 Mart 1999 günü Hizbullah’ın kanadı olarak bilinen yapılanmasına büyük darbe indirdi. Hizbullah’ın Mardin’de bulunan ana karargahına yapılan baskında terör örgütüne ait arşivler ele geçirildi. Operasyon sonrası HEP milletvekili Mehmet Sincar’ın da aralarında bulunduğu 28 faili meçhul cinayetin Hizbullah militanları tarafından işlendiği ortaya çıkartıldı. Dönemin Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okan ise operasyonun ardından yaptığı açıklamada terör örgütüne büyük darbe vurulduğu açıklıyor, Hizbullah’ın en az 20 bin militanı olduğunu söylüyordu. Diyarbakır’ın sevilen emniyet müdürü Okan Hizbullah operasyonundan 2 yıl sonra, 24 Ocak 2001 günü örgüt elemanları tarafından şehit edildi.

Hitler’e stadyumu terk ettiren atlet

Türkiye’de kadının siyasete ilk adımı

ABD’li siyahi atlet Jesse Owens 31 Mart 1980’de yaşamını kaybederken, dünya spor tarihine adını yazdırmayı başardı.
1936 Berlin Olimpiyatları’nda 100 m, 200 metre 4x100 metre ve uzun atlamada 4 altın madalya kazanan Owens, Adolf Hitler’in stadyumu terk etmesine neden olan atlet olarak ün yapmıştı. Hitler, yarışı birinci bitiren Owens’ın siyahi bir sporcu olmasını içine sindiremedi. Owens, atletizmi bıraktıktan sonra gençleri yetiştirmeye yönelik faaliyetlerde görev aldı. ABD Dışişleri Bakanlığı adına Hindistan ve Uzak Doğu’ya iyi niyet gezileri yaptı, Illinois Eyaleti Spor Komisyonu Sekreterliği’ni üstlenen Owens, halkla ilişkiler uzmanı olarak da çalıştı.