Gündem Uludere’de acı ilk günkü gibi

Uludere’de acı ilk günkü gibi

28.12.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

Uludere’ye bağlı Ortasu (Roboski) köyünde, 34 kişinin savaş uçaklarıyla bombalanarak yaşamını yitirmesinin üzerinden 3 yıl geçti... OLAYDA yakınlarını kaybedenler, Uludere’de artık bayramların bayram gibi kutlanmadığını, düğün dernek kurulmadığını söylüyor...

Uludere’de acı ilk günkü gibi

Uludere (Roboski) olayının 3. yıldönümünde acı hâlâ taze. Olayda 17 yaşındaki oğlu Yüksel’i kaybeden Emine Ürek, “Koskoca 3 yıl geçti, bir katliamın üstü bu kadar mı örtülür? Yanlış istihbarat diyorlar, o istihbaratı verenler yargı önüne çıkarılsın. Üç sene bizim için cehennem gibi geçti” dedi. Kardeşi ve 11 yakınını kaybeden Veli Encü ise “Yas devam ediyor. Ne bayram bayram gibi oluyor ne de insanlar düğün yapabiliyor. Eşimi beyaz gelinlik yerine karalar içinde ailesinin evinden aldım” diye konuştu.
‘Dosya AYM’de’
Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu (Roboski) köyünde, 17’si çocuk 34 kişinin savaş uçaklarıyla bombalanarak yaşamını yitirmesinin üzerinden üç yıl geçti. Olayın ardından Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, başlatılan soruşturma kapsamında görevsizlik kararı vererek dosyayı Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı’na gönderdi. Askeri savcılığın takipsizlik kararı vermesi ve yapılan itirazların reddedilmesi üzerine ise dosya, Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşındı.
Üç yıllık hukuki süreci Milliyet’e değerlendiren Şırnak Baro Başkanı Nuşirevan Elçi, şunları kaydetti: “Üç yılda arpa boyu yol katedilmedi. İlk etapta Uludere Başsavcılığı dosyayı özel yetkli Diyarbakır Savcılığı’na gönderdi. Dosya oradan ise hukuk dışı yöntemle sivil mahkemede yargılama olması gerekirken askeri savcılığa gönderildi. Askeri savcılık araştıma yapmadan takipsizlik verdi. İtirazda bulunduk. Son olarak bireysel başvuru gereği dosyayı AYM’ye taşıdık. AYM’nin bu kararı ortadan kaldırması, hak ihlali demesi gerekir. Ailelerin üzüntüsü 3 yıldır katlanarak artıyor. Tazminat değil, adaletin yerine gelmesini, faillerin ortaya çıkarılmasını istiyorlar.”
‘Eşimi gelinlik giymedi’
Olayda kardeşi ve 11 yakınını kaybeden Veli Encü, AYM’nden çıkacak kararı beklediklerini belirterek, şunları söyledi: “Devlet üç sene boyunca baskıdan, tehditten, gözdağından hiç vazgeçmedi. İdari para cezalarına çarptırıldık. Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu gerçeklerle bağdaşmayan bir utanç raporu hazırladı. Bu rapor, faillerin nasıl yargılanacağına gerekçe oldu. Dosya şu an AYM’de. Oradan çıkacak kararı bekliyoruz. Acımız ilk günkü gibi taze. Yas hala devam ediyor. Ne bayram bayram gibi oluyor ne de insanlar düğün yapabiliyor. Ben geçen sene evlendim. Eşimi beyaz gelinlik yerine karalar içinde ailesinin evinden aldım. Çocuklar çok etkilendi, travma geçirdiler. Aralarında eğitimini yarıda kesenler de var.”

Haberin Devamı

3 yıl cehennem gibi geçti

Olayda 17 yaşındaki oğlu Yüksel Ürek’i kaybeden Emine Ürek ise, faillerin yargılanmasını talep ederek, şöyle konuştu: “Ne diyebilirim, daha ne diyebilirim. Koskoca 3 yıl geçti, bir katliamın üstü bu kadar mı örtülür? Ben de biliyorum, sen de biliyorsun, herkes biliyor kimin yaptığını. Yanlış istihbarat diyorlar ama en azından o istihbaratı verenler yargı önüne çıkarılsın. Bu devletin adaleti bu kadar ölmüş mü? Yanlış ihbarda bulunanlar içeri alınsın. Kaşla göz arasında bu kadar insanı katlettiler. Bizim ciğerimiz nasıl yandıysa bize bunu yapanların da yansın. Üç sene bizim için cehennem gibi geçti.”