15.04.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:
SAMET AKTEN Diyarbakır
Dicle Üniversitesi’ndeki PKK-Hizbullah çatışmasının perde arkasında tarafların üniversitede hakimiyet kurma mücadelesi iddiası var. Üniversitede olağanüstü hal ilan edilmesine sebep olan olayları Yurtsever Gençlik grubu ve Bilge Gençlik Kulübü öğrencileriyle konuştuk.
Bilge Gençlik Kulübü üyelerinden Medeni Taş, Hamdi Yıldız, Şadan A. ve Yurtsever Gençlik grubundan Muğdat Atsak, Metin Adıyaman ve Nihat Tanrıkulu ile olayları değerlendirmek üzere Diyarbakır’da buluştuk.
Üniversitede çıkan olaylar sırasında gözaltına alınan Bilge Gençlik Kulübü üyelerinden Arap Dili ve Edebiyatı öğrencisi Şadan A., çatışmanın ilk başladığı anları şöyle anlattı: “Kutlu Doğum Haftası ile ilgili üniversiteye hazırladığımız programın duyurularını asmıştık. Ancak iki gün sonra tüm afişlerin söküldüğünü gördük. Bizden ve onlardan temsilcilerle birlikte biraraya gelip bu sıkıntıyı çözmek istedik. Mimarlık Fakültesi kantininde yaptığımız toplantıda Yurtsever Gençlik’ten öğrenciler ‘bizden izin almadan burada etkinlik düzenleyemezsiniz’ dedi. Biz de tepki gösterdik. Sonra aralarından biri gelip arkadaşımıza vurdu. Ondan sonra da kantindeki masalarla sandalyelerle birbirimize girdik.”
Şadan A. üniversitede farklı görüşlere sahip birçok öğrenci grubu olduğunu ancak her defasında aralarındaki sürtüşmeleri istişare ederek çözdüklerini belirtirken “Bu kez olay çok büyüdü. Onlarla düşman değiliz. Asla kin gütmüyoruz ancak üniversite yalnız onların değil. Burada mağdur biziz” diye konuştu.
Yurtsever Gençlik öğrencilerinden Muğdat Atsak, Kutlu Doğum Haftası’na veya dine karşı olmadıklarını belirtirken Hizbullah’ın üniversitede egemen olmak için ön plana çıkmak istediğini ileri sürdü. Üniversite içerisinde program yapmak veya stand açmak için diğer öğrenci gruplarıyla birlikte karar alındığını söyleyen Atsak, “Bilge Gençlik Kulübü öğrencileri kimseye sormadan başlarına buyruk iş yapmak istediler. Biz İslam’a karşı değiliz. Ama onlar üniversiteye öğrenci olmayan insanlarla gelip satırlarla sopalarla bize saldırmak istediler. Burada olayın başlangıcı afiş asmak, bildiri dağıtmak gibi küçük bir olay değil” dedi.