Zamana karşı yaşam zinciri

Heybeliada’da önceki gün çıkan orman yangınında ilk müdahaleyi yapan adalılar, büyük bir dayanışma örneği sergiledi. Yangının büyümesini önlemek için insan zinciri oluşturan adalılar, elden ele uzattıkları su dolu bidonları ve kovalarla ekiplere de yardım etti. İlk müdahalelerin böyle olduğunu belirten adalılar “Hepimiz bir arada yaşıyoruz. Birbirimize el vermek zorundayız. Helikopter sesinde ‘Eyvah bir yer yanıyor, yetişmezsek yangın büyüyecek’ duygusu oluştu” diyor.

5 hektar alan

Heybeliada Aşıklar Yolu mevkiinde önceki gün saat 17.30 sıralarında ormanlık alanda iki ayrı noktada yangın çıktı. Çok sayıda itfaiye ekibinin müdahale ettiği yangına üç helikopter ve iki yangın söndürme uçağı da katıldı. Yaklaşık iki saat sonra söndürülen yangında beş hektarlık alan küle dönerken, ekiplere yardım eden Heybeliada halkı büyük bir dayanışma örneği gösterdi.

Orman yangınlarının yaz aylarında sık sık yaşandığı Heybeliada’da vatandaşlar aralarında sel, afet ve bunun gibi olağanüstü olaylar için Whatsapp grubu oluşturmuştu. Önceki gün de meydana gelen yangında gruptan haberleşen Heybeliadalılar insan zinciri oluşturarak, yangına müdahale eden ekiplere ve Mahalle Afet Gönüllüleri’ne taşıma su, kazma ve küreklerle yardımda bulundu. Yangına müdahale eden ve zinciri oluşturan Heybeliada halkı Milliyet’e konuştu.

Kazma, küreklerle

Doğma büyüme Heybeliadalı olan Jale Uzunkaya (53), yangını Whatsapp gruplarından öğrendiğini belirterek, “Hemen olay yerinde bulunan arkadaşlara neye ihtiyaçları olduğunu sorduk. Kazma, kürek ve su gerekli olduğunu söylediler. Marketteki bütün suları aldık ve yangın yerine yolladık. Mezarlıktan bile elden ele su taşıdık. Bu zincir aramıza yeni katılanlarla büyüdü. Gençlerimiz plajlardan koşarak yardıma geldi. Adada yaşamak, ada bilinci ve ruhuna sahip olmak çok farklı bir duygu. Buranın ayrı bir kültürü var ve biz hep beraberiz. Böyle yangınlar olunca ilk müdahalemiz hep böyle oluyor. Anakaraya uzak olduğu için geç müdahale oluyor. Hepimiz bir arada yaşıyoruz. O zaman bir şey olduğunda da birbirimize el vermek zorundayız” dedi. 22 yıldır Heybeliadalı’da yaşayan Ömer Sivri (49) ise müdahale ekibinden. Yangının rüzgârın etkisiyle büyüdüğünü belirten Sivri, şunları anlattı: “Gittiğimizde itfaiye de geliyordu ama araçların suyu bitti. Burada devreye vatandaşlarımız girdi. Adalılar yangın söndürme yöntemlerini bilir. İtfaiye araçları da su doldurmaya gidince bu sürede halk, yangına müdahale etmek için yangın alanına geldi. Adanın yerleşim alanından yangın yerine su taşıma süreci başladı. Ben ormanın içinde yangını söndüren ekipteydim. Bu dayanışma çok güzel bir şey. Adalı bu dayanışmayı sergiler.” 3 yaşından beri Heybeliada’da yaşayan Türküler Özgür (36), yıllardır bu yangınları yaşadıklarını söyleyerek, şöyle devam etti: “Bir helikopter sesi duyduk mu, ‘Eyvah bir yer yanıyor, biz gitmezsek yetişmezsek bu yangın büyüyecek’ duygusu oluştu. Bu sesi Adalılar olarak duyduğumuzda refleks olarak elimizde kazma, kürek, su, dumandan zehirlenenle için yoğurtla koşuşuyoruz. Dün de bunu yaşadık. O yüzden kendi kendimize yetmeye çalışıyoruz.”

Dayanışma ağı

Heybeliada sakini Serenad Demirhan şunları söylediı: “Kovalarla, beş litrelik su şişeleriyle insan zinciri oluşturduk. Yangın, deprem, sel gibi acil durumlarda acil durum dayanışma ağımız var. Oradan haberleşiyoruz. Kazma, kürek, su, ayran, maske ihtiyacı oradan yazılıyor. Orada mutlaka bir şekilde herkesin yapacağı bir şey oluyor. Mesela marketlere haber veriliyor, su ve ayran desteği geliyor. Kim ne yapabiliyorsa hızlı bir şekilde kulaktan kulağa yayılıyor ve müdahale ediliyor. Seyretmekle olmuyor, o zincirin bir parçası oluyorsunuz.”