Gündem Zirve davasında deliller buhar oldu

Zirve davasında deliller buhar oldu

18.08.2014 - 15:38 | Son Güncellenme:

Sanık ve gizli tanık İlker Çınar'a ait ajanda ve 1994 yılında Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü'ne verdiği dilekçenin kendi el yazısı olup olmadığının araştırılması için Emniyet Kriminal Laboratuvarı'na gönderilen belgeler dosyadan uçtu

Zirve davasında deliller buhar oldu

Malatya'daki Zirve Yayınevi katliamı davasında, davanın önemli delilleri arasında yer alan gizli tanık ve sanık İlker Çınar'a ait ajanda ve 1994 yılında Emekli Sandığı'na verdiği dilekçenin de aralarında olduğu belgelerin kaybolduğu ortaya çıktı. Mahkemenin ajanda ve dilekçedeki el yazısının Çınar'a ait olup olmadığı konusunda bilirkişi raporu istediği Emniyet Kriminal Laboravutarı'na gönderilen belgelerle ilgili rapor dosyaya girmesine rağmen, belgelerin dosyada yer almadığı anlaşıldı. Mahkemenin delillerin akıbetini sorduğu Emniyet Kriminal Laboratuvarı'ndan mahkemeye henüz yanıt gönderilmedi.

Haberin Devamı

Ajanda ve 1994 tarihli dilekçe

Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi, verdiği ifadelerle 3 Hıristiyanın öldürüldüğü katliam davasının seyrini değiştiren ve aynı zamanda gizli tanık olan sanık İlker Çınar'ın mahkemeye sunduğu bazı delillerin araştırılması için 26 Kasım 2013'de Emniyet Genel Müdürlüğü Ankara Kriminal Polis Laboratuvarı'na bir yazı yazdı. Mahkeme, İlker Çınar'ın mahkemeye delil olarak sunduğu ajanda ile Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü'ne 19 Ocak 1994'de verdiği imzalı dilekçe üzerinde inceleme yapılarak bu belgelerdeki yazıların Çınar'a ait olup olmadığının bildirilmesini istedi.

Mahkeme, ajanda ve dilekçenin yanı sıra, yazı incelemesi için dosya kapsamında temin edilen mukayese ve karşılaştırmaya yarayabilecek telefon fihristi, mahkemeye yazdığı dilekçeler, mahkemeden gönderilen evrakları aldığına ilişkin tebligatlardaki imzaları, daha önce Mersin Tanık Koruma Şube Müdürlüğüne Deniz Uygar kod ismiyle verdiği 13 Temmuz 2011 tarihli dilekçe sureti ile mukayeseye yetecek miktarda oturarak, çömelerek, ayakta alınan sağ ve sol el yazı örneklerini Kriminal Laboratuvarı'na gönderdi.

Haberin Devamı

Emniyet Kriminal Laboratuvarı, mahkemenin istediği bilirkişi raporunu 6 Aralık 2013 tarihli yazıyla mahkemeye gönderdi. Raporda ajandadaki el yazısının Çınar'a ait olduğu, ancak 1994'de Emekli Sandığı'na verilen dilekçedeki yazının ise ortak harf ve rakamların genel şekli itibariyle Çınar'an el yazısına benzese de yazıların işleklik durumu, harflerin birbirine bağlanış şekli, yazının eğimi, kelime ve satırlar arasında bırakılan boşluklar itibariyle Çınar'ın yazısı olarak kabul edilemeyeceği belirtildi.

Dava dosyasında yok

Dava için kritik olan bu bilirkişi raporunun mahkemeye sunulmasına rağmen, mahkemenin Emniyet'e gönderdiği deliller ile mukayese için gönderdiği el yazısı belgelerin dosyaya girmediği anlaşıldı. Özel yetkili mahkemelerin kapatılmasından sonra davanın nakledildiği Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi, belgelerin dosyada olmadığını 7 Temmuz 2014 tarihli bir tutanakla kayıt altına aldı. Mahkeme katibi, yazı işleri müdürü ve başkanı tarafından imzalanan bu tutanakta Kriminal Laboratuvarı'nın 2 sayfalık raporunun fotokopisinin dosyada olduğu, ancak rapor aslı ile Laboratuvar'a gönderilen eklerin dosya içinde bulunmadığı belirtildi.

Haberin Devamı

Bu tutanağın ardından mahkeme Emniyet Kriminal Laboratuvarı'na bir yazı yazarak belgelerin akıbetini sordu ancak Emniyet'ten mahkemeye henüz bir yanıt gönderilmedi.

Ergenekon bağını kuran sanık

Davanın en önemli sanıklarından olan İlker Çınar, verdiği ifadelerle davanın seyrini değiştiren isimdi. Ordudan disiplinsizlik nedeniyle atılan eski bir uzman erbaş olan Çınar, daha sonra asker tarafından misyonerlerin içine ajan olarak sokulduğunu ileri sürmüştü. Bir süre sonra misyonerlerden ayrılarak karşı propaganda yapan Çınar, Zirve katliamı davasının ek iddianamesinde, 1990’lardaki siyasal cinayetlerin, TSK bünyesinde kurulan Türkiye Ulusal Stratejiler Hareket Dairesi (TUSHAD) tarafından işlendiği iddia etmişti. Çınar, Muammer Aksoy, Bahriye Üçok, Uğur Mumcu ve Ahmet Taner Kışlalı cinayetlerinin TUSHAD’a bağlı birimlerce gerçekleştirildiğini ileri sürmüştü. Davada "Deniz Uygar" takma ismiyle gizli tanık olan ve toplam 14 kez ifade verdiği belirtilen Çınar, ilk ifadesini 24 Aralık 2010’da İstanbul’da eski özel yetkili savcı Zekeriya Öz’e vermişti. Çınar'ın verdiği ifadelerle emekli Orgeneral Hurşit Tolon, eski Malatya İl Jandarma Alay Komutanı Mehmet Ülger ile jandarma istihbarat subayları Haydar Yeşil'in de aralarında olduğu çok sayıda sanıkla ilgili ek iddianame hazırlanmıştı.