Kültür Sanat Aşkın keşfi

Aşkın keşfi

24.10.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:

Aşkın keşfi

Aşkın keşfi

GİZEMLİ, büyülü, çekici, eşsiz bir kentte yaşıyoruz. Bu kente sonradan gelen de yerlisi olan da ona bir biçimde kapılır. Bu kente, bu kentin içinde yolculuk, kendine, kendi içinde yolculuk olabilir. Aradığınızı bulabilir, aramadan bir şey keşfedebilir, elinizdekini yitirebilir ya da değerini henüz anlayabilirsiniz.
Hepsi birbirinden farklı katmanlardan oluşan bir yaşam dokusu var. Dayanılmaz bir güzelliğin içine katlanılmaz bir çirkinliği yedirmiş. İpeksi tende yara izleri gibi. Aşkla, sevecenlikle, dostlukla, iyilikle, tokgözlülükle işlenmiş dokuyu kesip kanatan intikam, cinayet, açgözlülük, acımasızlık ve şiddet darbeleri.
Roma'da kavgasız gürültüsüz geçinip giden, birlikte çalışan genç çiftin aralarındaki aşk sönmüştür. Francesco, ölen teyzesinin miras bıraktığı hamamı satmak üzere İstanbul'a gelir. Gençliğinde yaptığı bir yolculukta İstanbul'un büyüsüne kapılan teyze buraya yerleşmiştir. Francesco, onun annesine yazdığı ama hiç göndermediği mektuplardan, hamamın erkeklerin gizli zevklerini paylaştıkları bir mekan olduğunu anlar. İç mimar olan Francesco, kentin tarihi dokusunu hisseder.
Teyzesiyle birlikte yaşayan, kendisinin de yanlarında kaldığı aileyle daha önce tatmadığı bir insan sıcaklığını tadar. Tipik bir İstanbul mahallesindeki el örgüsü hırka yaşamı giyer. Ailenin oğlu Mehmet ile gittiği bir hamamda aşkı keşfeder... Asık yüzü gülmeye başlamıştır. Dönüşünü sürekli ertelediği gibi hamamı satmayarak, tüm mahalleyi yerle bir edecek çok karlı bir emlak yatırımına da engel olur.
Aşkın bir diğer keşfini Marta yapar. Francesco'ya boşanma anlaşmasını imzalatmak için gelen Marta, onu hala sevdiğini kıskançlık krizi geçirerek anlar.
Bu sımsıcak ve hüzünlü öykü, şaşırtıcı bir biçimde sona ererken insanın kimliğini, aşkı, mutluluğu henüz ve / veya yeniden keşfedebileceğini düşüneceksiniz.
Ferzan Özpetek, belki, uzak kalmanın da etkisiyle İstanbul'un kendine özgü atmosferini filmde başarıyla yaratmış. Bir ilk filminden beklenmeyecek kadar olgun bir biçeme erişmiş. Çok özenle kotarılmış, aksayan hiçbir yanı bulunmayan bir film "Hamam". Şiirsel görüntüleri ve müziğiyle etkileyen, akıcı bir anlatıma, bir zarafete sehip.
Oyuncularının performansları tutarlı ve ölçülü. Şerif Sezer, her zamanki gibi canlandırdığı karakterin ta kendisi olmayı başarıyor. Genç oyuncular, Mehmet Günsür ve (televizyondan iyi tanıdığımız) Başak Köklükaya'yı sinemaya kazandırdığı için Ferzan Özpetek'e teşekkür etmek gerek.
"Hamam" - Yönetmen: Ferzan Özpetek / Görüntü: Pasquale Mari / Senaryo: Ferzan Özpetek, Stefano Tummolini / Müzik: Pivio - Aldo de Scalzi / Oyuncular: Francesca D'Aloja (Marta), Alessandro Gassman (Francesco), Şerif Sezer (Perran), Halil Ergün (Osman), Carlo Cecchi (Oscar), Mehmet Günsür (Mehmet), Başak Köklükaya (Füsun).