Kimler vuruldu?

Farkında mısınız bilmem, Amerika'nın artistleri, şarkıcıları, ünlü isimleri yani, hep aynı yerlerde buluşuyorlar. En azından kamuoyu önüne, MTV ödüllerinde ya da Oscar törenlerinde çıkıyorlar. Bir gazeteci ordusu da onların orada fotoğraflarını çekiyor. Ulaşabildiklerinden de birkaç cümle alıyorlar. Peki farkında mısınız bizdeki ünlüler nerede buluşuyor? Evet. Ya Memorial, ya Metropolitan Hastanesinin acil servisinde. Neden de dağıtılan ödüller değil, ayaklara sıkılan kurşunlar.
Gelenek bu hafta da bozulmadı. Hem spor yazarlığı, hem işadamlığı, hem de çapkınlığıyla bilinen Kaya Çilingiroğlu, Etiler'de bürosunun önünde, artık iyi bildiğimiz şekilde, ayaklarından kurşunlandı. Bu üç vasfı öylesine sıralamadım. Birazdan kriminal destek olarak karşımıza çıkacak.

Komplo teorileri
Neyse. Vurulmanın ardından her şey çok olağan gelişti. Kaya, eşine cebinden, "Hülya beni vurdular" dedi. Kaya'nın ameliyat için gittiği hastane, gösteri dünyasından isimler tarafından dolmaya başladı. Gülben Ergen ilk gidenlerden. Hülya'yla kavgasını bir yana bıraktı. Gencay Çakıcı var ziyaretçiler arasında. Deniz Akkaya, Mehmet Ali Erbil, Serdar Bilgili filan, liste uzun.
Haliyle gazeteciler de, hızla olayın perde arkasını araştırmaya başladı. Çilingiroğlu, "Düşmanım yok" dese de ortada bir kurşun var. Şimdi senaryolara bir bakalım.
İddia bir: Çilingiroğlu'nun yüz altmış bin dolarlık bir borcu vardı. Ama borçtan kötüsü bu borcun mafyaya yakın bir ismin defterinde yazılı olmasıydı. Mafya bu, tahsilat koşulları biliniyor.
İddia iki: 'Q kızı' şifreli Reyhan Gökdeniz'le Kaya Çilingiroğlu arasında 'tecavüz' davası yaşanmıştı. Dava hâlâ sürüyor ama Gökdeniz, şimdi zengin ve sinirli bir sevgili edinmişti. Zengin ve sinirli sevgili, geçmişin hesabını kurşunla kapadı.
İddia üç: Çilingiroğlu, Trabzonspor başkanlığı için, yakın arkadaşı Ahmet Ağaoğlu'nu teşvik etti ancak Ağaoğlu'nun aldığı tehditler üzerine de, yine arkadaşını bu işten vazgeçirmişti. Vazgeçirmenin faturası, üç kurşun oldu.
Bu senaryolardan biri, belki de hepsinden farklı bir senaryo, bu yazı çıktığında adli netlik kazanmış olacak. Ama şimdi, Çilingiroğlu'nun vasıfları üzerinden risklere bir bakalım. Futbolla ilgiliyseniz, 'futbol' çetesinin hedef listesine çok rahat girebilirsiniz.

Şiddetin adaleti
"Futbol riskli, ticarete atılayım" diyenler, ödenmeyen borcun karşılığının iflas dairesinde olmadığını öğreneli uzun yıllar oldu. Karışık 'gönül ilişkilerinde' de ortaya kızgın sevgili çıkıyor. Yani adaletin yerine her alanda cezayı kesmeye hazır birileri var. Kaçış yok! Gazetelerin üçüncü sayfaları bu cezaları birbiri üstüne tatbik eden binlerce sıradan insan öyküsüyle dolu. Ama içten içe büyüyen şiddetin adaleti artık kartvizite bakmaz oldu. Yakın tarih, filmdeki rolü Türk geleneğine uymadı diye, Okan Bayülgen'e; sahneden müşterisini rencide etti diye Arto'ya; Asena ve Derya Tuna'ya gönül ilişkilerinden; Engin Verel'e de futbola dair istenmeyen yazılarından dolayı sıkılan kurşunlarla dolu. Nedenler de sayılar da inanılmaz bir hızla artıyor.

Felaket öncesi sessizlik
Kimsenin olayları izlemek ve hastanede ünlülerle buluşmaktan başka yaptığı bir şey yok. Kurşun ayağa sıkılıyor. Tetikçi bir süre hapiste kalıyor. Sonra, yeni bir vaka için sessiz bekleyiş başlıyor.
Bu sessiz bekleyişlerin bir nedeni korkuysa, diğer bir nedeni de gösteri dünyasıyla, şiddet dünyası arasındaki bıçak sırtı ilişki. Bıçak sırtı ilişki, kimin kimlerin düğününde şarkı söylediğinde, kimlerin gece kulüplerinde kimlerle sarmaş dolaş olduğunda, hatta kimlerin kimleri hastanede ziyaret ettiğinde gizli. Korku ise ayağında hâlâ bir kurşun yarasının izini taşıyan Hıncal Uluç'un, "Beni mahkemelerde yalnız bıraktınız" feryadını karşılıksız bırakmamızda gizli.
Ünlü isimler bıçak sırtı ilişkilerinden kurtulmadıkça; biz onların 'hayranları', olayları izleyenler de Hıncal Uluç'a olan destek borcumuzu bir şekilde yerine getirmedikçe sahne değişmeyecek. Onların ünlüleri Oscar törenlerinde, bizimkiler hastanede buluşmaya devam edecek.
Ne yazık ki...

Ayağından vurulanlar saymakla bitmiyor: Okan Bayülgen, Arto, Asena, Derya Tuna, Engin Verel, Hıncal Uluç...



POPULER KÜLTÜR


Toroğlu Beyliğinin varisi
Ahmet Kaya'nın Evi
Güreş ve aşk birbirine çok benzer
Futbolda 'pislik' prim oldu!
Keloğlan'ın 'star' olma hayalleri
'Vuruldum, hastaneye buyrun
'Ayrı dergilerin insanlarıyız'
Kaçın makineler geliyor!
Modern ruhaniyet: Reiki
Danalar çıktı podyuma!
TÜRKİYE'NİN NABZI
Geçen hafta seçilenler