Kültür Sanat On günlük caz molası

On günlük caz molası

08.10.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:

RAİFE POLAT

On günlük caz molası

On günlük caz molası

On günlük caz molası
RAİFE POLAT
Cazseverlerin her yıl iple çektiği Akbank Caz Festivali’nin 12.’si 3 - 12 Ekim tarihleri arasında İstanbul ve Ankara’da gerçekleştirilecek. Bu yılın sürpriz isimleri Dave Douglas, Nils Petter Molvaer ve Arto Lindsay.
BU yıl Akbank Caz’ın yıllardır alıştığımız avantgarde çizgisine en yakın duran konuğu trompet sanatçısı ve besteci Dave Douglas. Bilenler için onun müzik dünyasının neresinde olduğuna dair çok sıkı bir ipucudur John Zorn’un en yaratıcı projelerinden Masada’nın üyesi olması. Ama bilmeyenler için Dave Douglas’dan biraz daha söz edelim. 1963 New Jersey doğumlu. Berkeley ve New England Konservatuvarı’nda öğrenim gördü. Stravinsky, Coltrane ve Stevie Wonder ona en ilham veren müzisyenler. Müzikte tanımlamalar yapmayı sevmiyor. İstanbul’da da dinleyeceğimiz "Tiny Bell Trio", yaylılar grubu "Parallel Worlds", Trisha Brown Dance Company için yaptığı müzik ve doğaçlama ile Hindistan müziğini birleştirdiği "Musique Concrete" gibi projelerinde çok yönlülüğünü gözlemlemek mümkün. 2000 yılında çıkardığı "Soul on Soul" albümü Down Beat’in Yılın Caz Sanatçısı, Yılın Caz Albümü ve Yılın Caz Trompetçisi ödüllerini Douglas’a getirince dünya caz sahnesi onunla daha fazla ilgilenmek durumunda hissetti kendini. Yaratıcılığını bu kadar uç noktalarda sergilemeyi seven bir müzisyenin bir anda daha klasik / rüştünü ispatlamış isimleri geride bırakıp ödüle ulaşmasını "Bu başarı benim için müziğimin caz dünyasında kabul edilmesinin bir işaretidir ama bu olay aynı zamanda müziğin daha geniş boyutlara yayılacağının da bir işaretidir," şeklinde yorumlayan Dave Douglas, hâlâ bildiği yolda ilerliyor. (12 Ekim, CRR.)
Patricia Barber. Son yılların en ‘cool’, en verimli, en başarılı, en karizmatik - bu en’leri arttırmak çok kolay - kadın caz piyanisti, bestecisi ve vokalisti. İlk olarak önceki yıl İstanbul Caz Festivali’nde konuk ettik onu. "Modern Cool" zamanlarıydı ve popülaritesi gitgide artıyordu. Mesafeli görüntüsü ve sesi, piyanonun tuşlarına dokununca biraz daha azalıyordu. Onu sevdiğimizi söylemek çok laubali bir durum yaratacağından dilimiz varmıyordu ama en içimiz, o çaldıkça bunu haykırıyordu. Bir albümünü koyup dinlemek yetmiyordu, ardından bir sonrakine geçmek gerekiyordu. Böyle bir bağımlılıktı Patricia Barber. En son caz standard’larını yorumladı. Belleğimizde Santana’nın "Black Magic Woman"ı ve The Doors’un "Light My Fire" yorumu bakiydi. Şimdilerde yepyeni bir albümle karşımızda: "Verse". Bu albümde Dave Douglas ve Joey Baron da çalmış. Ama biz festivalde sadece Michael Arnopol (bas), Neal Alger (gitar) ve Eric Montzka (davul) ile izleyeceğiz onu; üstelik iki ayrı konserde. (11 Ekim, CRR; 12 Ekim, Babylon.)
Festivalin bir diğer ismi de Hollandalı çellist Ernst Reijseger. Martin van Duynhoven, Yo Yo Ma, Dave Douglas gibi sanatçılarla yaptığı çalışmalar, genellikle solo olarak verdiği konserler, 1990’da North Sea Caz Festivali’nde aldığı Bird Ödülü, farklı projelerde yer almayı sevmesi kendisine ilgisiz kalınmaması gerektiğinin göstergeleri. (6 Ekim, Babylon.)
Son yıllarda Norveç’ten yükselen en yaratıcı seslerden biri; trompetçi Nils Petter Molvaer, cazın yakınlarında bir müzisyen. Trompetinin tınısı hüzünlü, müziğinin rengi karanlık, yapısı zengin. Ambient, tekno ve hip - hop öğeleri de taşıyan, melodik, yepyeni bir sound onunki. 1997’de yayınladığı "Khmer" ile yakaladığı başarıyı arttırarak sürdüren Nils Petter Molvaer, yanına son yıllarda Avrupa’nın en dikkat çeken gitaristi Eivind Aarset’i ve ünü Norveç sınırlarını aşmış DJ Strangefruit’i de alarak geliyor İstanbul’a... (10 Ekim, CRR.)
70’li yılları DNA ile geçiren, 80’ler boyunca John Lurie’nin Lounge Lizards’ı ile çalan, 90’lı yıllarda bossanova ve samba türleri üzerine yaptığı çeşitlemelere yoğunlaşan günümüz müziğinin nev - i şahsına münhasır tiplerinden Arto Lindsay de festival kapsamında İstanbul’un sınırlarını zorlayacak müzisyenlerden biri. Amerika’da doğup Brezilya’da büyüyen ve müziğinde bu kültürün izlerini hep süren Arto Lindsay, kendisi gibi sıradışı müzisyenlerle (John Zorn, Ryuichi Sakamoto, Marc Ribot, Laurie Anderson, Brian Eno) yaptığı ortak çalışmalarla da tanındı. Pop’tan kulakları tırmalayan sessel çalışmalara uzanan müzikal yolculuğu, genç kuşakların peşinden gittiği bir müzisyen konumuna taşıdı kendisini. (10 Ekim, Babylon.)
Festivalin diğer konuklarına gelince... Açılış konserini verecek, Kübalı altı müzisyenden oluşan Vocal Sampling, enstrüman çalmak yerine onların seslerini çıkartarak, Küba müziğinin ritm ve melodilerinin farklı bir yorumunu sunuyor... (3 Ekim, Aya İrini.) New Cool Collective, saksofon ve flüt sanatçısı Benjamin Herman liderliğindeki Hollandalı bir topluluk. Caz ve funk’ı Latin ile birleştirerek insanları dansa davet ediyorlar... (3 Ekim, Babylon.) Elektronik müziğin enteresan isimlerinden Finlandiyalı Jimi Tenor, 70’li yılların kitsch filmlerinden de beslenerek funk, soul ve caz etkilenimli eğlenceli bir müziğe imza atıyor... (4 Ekim, Babylon.) Gianluigi Trovesi (klarinet) ve Gianni Coscia’dan (akordeon) oluşan Coscia & Trovesi Duo’nun müziğini, Umberto Eco, albüm kapağındaki yazısında "Caz, müziğin bir parçası ancak, Kuzey İtalya folk gelenekleri daha ön planda. Bunun yanında klasik motifler, film ve tiyatro müzikleri, mazurka, tango, klezmer ve fazlası," olarak tanımlıyor... (5 Ekim, Babylon.) Bir elektrik ve perdesiz gitar (Timuçin Şahin), bir keman (Oene van Geel) ve bir piyano’dan (Albert van Veenendaal) oluşan On The Line, melodik yapısı güçlü, doğaçlamaya açık bir müzik yapıyor... (7 Ekim, Babylon.) Çalışmalarını Amerika’da sürdüren Şenol Küçükyıldırım (davul), Aydın Esen (piyano) ve John Lockwood’dan (bas) oluşan trio’suyla cazseverleri selamlayacak... (8 Ekim, Babylon.) Afrika müziği üzerine yaptığı araştırmalar ve doğaçlamaya yatkınlığıyla dikkat çeken alto saksofoncu Steve Coleman, bir dansçının yer aldığı renkli bir toplulukla sahne alacak festivalde... (8 Ekim, Ankara Hilton; 9 Ekim, CRR.) 90’lı yılların ortalarında Hollandalı piyanist Misha Mengelberg’in kurduğu Instant Composers Pool Orchestra / ICP, Avrupalı doğaçlama müziğin en parlak topluluklarından... (9 Ekim, Babylon; 10 Ekim, Ankara ODTÜ.) Courtney Pine, Talvin Singh, Lisa Stansfield gibi müzisyenlerin vokalistliğini de yapan İngiltereli caz şarkıcısı Cleveland Watkiss, grubu The Source ile festivale konuk olacak... (11 Ekim, Babylon.)
Joe Zawinul & The Zawinul Syndicate (11 Ekim, CRR), Kenny Garrett Quartet (12 Ekim, CRR), İlhan Erşahin - Wax Poetic, Love Trio ve Harikalar Diyarı (5 Ekim, Venue; 7 Ekim, Ankara Hilton), LTJ Bukem & MC Conrad & Nookie Progression Sessions (12 Ekim Venue) gibi artık İstanbullu müzikseverlerin pek aşina olduğu isimler ise festivalin diğer konukları... Daha fazla bilgi için www.pozitifist.com adresinden yararlanabilirsiniz. n