Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'İftiralar kurtaramayacak' dedi ve ekledi: Haydut devlet

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kıbrıs ve Azerbaycan Türklerinden Balkanlar ve Kuzey Afrika'ya kadar her yerde kardeşlerimize samimi destek veren Meclisimiz, milletimizle birlikte tüm dostlarımızın da umut kaynağı olduğunu göstermiştir." dedi.

Erdoğan, "Türkiye'yi demokrasiye bedel ödemeden sahip olmuş bir ülke diye itham edenler, umarız 15 Temmuz gecesi bu bühtanlarından dolayı utanç duymuşlardır." ifadesini kullandı.

"Türkiye olarak, kendimizi 'iki devlet tek millet' olarak gördüğümüz Azerbaycanlı kardeşlerimize tüm imkanlarımızla ve tüm kalbimizle destek vermeyi sürdüreceğiz." diyen Erdoğan, şunları söyledi:

"Bu bölgede kalıcı barışın yolu, Ermenilerin işgal ettikleri her karış Azerbaycan toprağından geri çekilmelerinden geçiyor.

Ermenistan yönetimini, her şeyi bir kenara bırakıp ısrarla Türkiye’ye iftira atma gayreti de kurtaramayacak.

Bu haydut devlete (Ermenistan) destek verenleri, kendilerine insanlığın ortak vicdanı önünde hesap sorulacağı konusunda ikaz ediyorum.

Erdoğan, "Akdeniz’deki siyasi ve ekonomik potansiyelin paylaşımıyla ilgili anlaşmazlıkların hakkaniyet temelinde çözülmesi öncelikli tercihimizdir." dedi.

"Avrupa Birliği, Yunanistan ve Kıbrıs Rum kesiminin şımarıklıklarının esiri olarak, etkisiz, ufuksuz, sığ bir yapı haline dönüşmüştür." diyen Erdoğan, "Bölgemizde ortaya çıkmış olup da, Avrupa Birliği’nin inisiyatifi ve ağırlığı ile çözüme kavuşmuş tek bir sorun yoktur. Tam tersine, Birliğin müdahil olduğu her kriz, yeni boyutlar kazanarak büyümüştür." şeklinde konuştu.

"Birinci dünya savaşında, gözyaşları içinde terk etmek zorunda kaldığımız bu şehirde, hala Osmanlının direniş izlerine rastlamak mümkündür. Yani Kudüs bizim şehrimizdir, bizden bir şehirdir." diyen Erdoğan, "Mazlum Filistin halkının her platformda haklarını dile getirmeyi, ülkemiz ve milletimiz adına bir şeref kabul ediyoruz." ifadesini kullandı.

Erdoğan, "Türk ekonomisi, yaşadığı bunca saldırı ve şok ardından kırılganlıklara karşı daha dayanıklı, krizlere karşı daha hazırlıklı yapıya kavuştu." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle;

Sayın başkan değerli milletvekilleri... Sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Yeni yasama yılı ülkemize, milletimize, milletvekillerimize hayırlı olmasını diliyorum. 

Bu mücadelenin kıyamete kadar süreceğini bilerek daima hazırlıklı, daima güçlü, tedbirli olacağız. Türkiye gerisinde kesintisiz ve çok geniş bir coğrafyaya yayılmış 2 bin 200 yılı aşmış devlet geleneği olan nadir ülkelerden biridir. 

Kıbrıs ve Azerbaycan Türklerinden Balkanlar ve Kuzey Afrika'ya kadar her yerde kardeşlerimize destek veren Meclisimiz umut kaynağı olduğunu gösterdi. Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yılı dönümünü inşallah şanına layık kutlamalarla karşılayacağız.

Gücünü sömürgecilikten ve aç gözlülükten alan ülkelerle aynı yöntemi kullanamaz. Ülkemizin terörle mücadelesinde ve uluslararası alanda ülkemizin hakkaniyetini savunan milletvekillerimize şükranlarımı sunuyorum.

Burası Türkiye Cumhuriyeti devletini kuran bir Meclis'tir. Nice darbelere ve girişimlere rağmen bu kutlu çatı daima milletin onurunu korudu. Ülkemizin elde ettiği tüm kazanımlarda en büyük pay sahibi Meclisimizdir. İnşallah önümüzdeki dönemde Meclisimiz çok daha büyük başarılarla tarih yazmayı sürdürecek. Hükümet sistemi değişikliğinin ideal seviyeye gelmesi vakit alacaktır. Meclisimize düşen daha çok görevler var.

Yeni dönemde Meclis çalışmalarına katkı verecek her partiden milletvekillerimize şimdiden teşekkür ediyorum.

Milletimizin ve Meclisimizin desteğiyle engelleri aşarak bugünlere geldik. Dünya yeni yol ayrımına geldi. Siyasi ve ekonomik uluslararası düzen her alanda çatırdıyor. Dünyanın karşılaştığı yeni krizler karşısında etkisiz klan kurumlar kırılganlığı daha da artıyor.

Ya mevcut kurumlar yeniden yapılandırılacak ya da yeni kurumlar inşa edilecek. Küresel düzenin işleyişinin değişmesi gerektiğini söyledik.  Dünyanın doğusu ve batısıyla kuzeyi ve güneyiyle her köşesinde güvenliğe ihtiyacı vardır. 

Küresel yönetim düzeni kurmamız şart. Aksi takdirde çatışmaların, zulümlerin, yağmaların yeniden başlaması kaçınılmaz hale gelecektir.

(Ermenistan'ın saldırıları)

Azerbaycanlı kardeşlerimizin vatanlarını koruma mücadelesinde yanlarında olduğumuzu belirtmek istiyorum. Ermeni işgalciler Azeri topraklarından çıkmadan çözüm olmaz. Azeri kardeşlerimiz de kendi göbeklerini kesmeyle adımlarını atıyorlar.

Ermenistan'ın işgaline sağır, dilsiz kalanların bugün sergiledikleri tavır iki yüzlülüktür. Bizim nezdimizde kıymeti yoktur. 

Azerbaycanlı kardeşlerimize tüm imkanlarımızla destek vermeyi sürdüreceğiz.

Dağlık Karabağ'daki kalıcı barışın yolu Ermeni işgalcilerin geri çekilmelerinden geçiyor. Bu haydut devlete (Ermenistan) destek verenleri, kendilerine insanlığın ortak vicdanı önünde hesap sorulacağı konusunda ikaz ediyorum. Ermenistan'ın yönetimini her şeyi bir kenara bırakıp Türkiye'ye iftira atma gayreti de kurtaramayacak.

Körfez bölgesi halen kaynamaya devam ediyor.

(Terörle mücadele)

Irak sınırındaki örgüt yuvalarını birer birer ortadan kaldırıyoruz. Irak'ta fitne çukurlarını tamamen bitirene kadar operasyonlarımız sürecektir.

Suriye'de terörle mücadelede her zaman kritik bir noktada yer aldı. Türkiye, Suriye'de bir çözüm bulunana kadar sınırlarını güvenlik altına almak için her yolu kullanmayı sürdürecektir. İdlib'de de bu amaçla bulunuyoruz.

Son terörist imha edilene kadar Suriye'de operasyonlarımızı sürdüreceğiz. Mazlumlara sahip çıkmayı biz sürdüreceğiz. 

AB'de kayıp mülteci çocuklar konusunu gündeme getiren ülkemiz oldu. 

(Doğu Akdeniz)

Doğu Akdeniz'deki gelişmeler denizlerde verdiğimiz en önemli mücadelelerden biri. Akdeniz'de çatışma peşinde asla değiliz. Tek talebimiz haklarımıza saygı gösterilmesi.

Türkiye Libya ile yaptığımız anlaşma ülkemizi Akdeniz'den tamamen tasfiye girişimlerine verdiğimiz cevaplardan sadece bir tanesi. Bizi sahillerimize hapsedecek haritalar ve taleplerle karşılarımız çıkanlar önce tehdit ve şantaj dilini denediler. Doğu Akdeniz'de çatışma çıkarmak karşımızdakilerin tercihi. Biz kararlı duruşumuzu sonuna kadar koruyacağız.

(Kudüs)

Kudüs'ün kalbi olan eski şehrin şu andaki fiziki görünümü Kanuni Sultan Süleyman tarafından inşa edilmiştir. Kudüs bizim şehrimizdir, bizden bir şehirdir. Filistin ve Kudüs davasının sonuna kadar takipçisi olacağız.

(Ekonomi)

Ekonomide 2020'ye büyük umutlarla başladık. Salgın sürecinden elbette önceliğimiz milletimizin sağlığını korumaktı. Bugüne kadar açıkladığımız salgın tedbirleri paketlerimiz 495 milyar TL'yi buldu.

Ertelediğimiz SGK-Bağkur ödemeleri 40 milyar lirayı bulurken, vergi ödemeleri de 30 milyar liraya yaklaştı. 3. çeyrekle ilgili tüm öncü göstergeler ekonominin hızla toparlandığına işaret ediyor.

Açıklanan her endeks ve veri bu tabloyu destekliyor ve ileriye taşıyor. Önümüzdeki yıl için büyüme hedefimiz 5,8'dir. OECD Türk ekonomisini dünyada salgından en az etkilenen 3. ekonomi olarak gösterdi.

İnşallah Türkiye'yi her alanda da olduğu gibi ekonomide de hedeflerine ulaştıracağız.

(Koronavirüs)

Koronavirüs hastalığının henüz tedavisi bulunamamıştır. Aşı çalışmaları belirli bir seviyeye gelmiş olmakla birlikte vakte ihtiyaç olduğu açıktı. Türkiye kendi aşısını üretme konusunda yoğun gayret içerisindedir. Türkiye bunların çoğunluğunun önünde olduğu görülmektedir. Sadece salgının ülkemize mart ayından bu yana hizmete açtığımız hastanelerin yatak sayısı kapasitesi 15 bini geçmiştir.

İnşallah bu virüsü hep birlikte yeneceğiz.