Kocasına ikinci eş bulan kadın mı gerçekten mi?

Bence evlilik zaten zor ve karmaşık bir olay. Fakat bazı evli çiftlerin evlilikleri daha da ilginç olabiliyor. Malezya'da yaşayan Tiqa ve kocası da başlarda sıradan evlilik yürüten bir çift. Fakat Tiqa'nın evlendikten sonra hamile kalması ve hamile kaldıktan sonra hastalanmasıyla işler biraz çığırından çıkıyor. Bütün bu hastalığı sürecinde kendi canına düşmesi gereken Tiqa abla 'drama queen'liğini konuşturup "Ben ölürsem kocam ve çocuklarıma ne olur?" sorusunu soruyor.

Yani abla drama yaratmak için mi yoksa eve biri daha gelsin diye mi artık siz ne dersiniz bilemem ama bu soruyu sorduktan sonra kocasına eş aramaya başlıyor. Yani "Ben ölürseeem kimseyle evlenmeyeceğine" diyen ablanın tam tersine "Ölürsem kocam yalnız kalmasın" diye. Böyle aşklar kaldı mı ya!  Biz düşünüyoruz ki teoride güzel ama pratiğe gelince kıskanır vazgeçer diye düşünüyoruz ama Tiqa bizi yine şaşırtıyor diyor ki: "Böylece çok eşliliğin güzelliğini görmeye başladım. Hastalanırsanız ya da güçsüz düşerseniz diğer eş yardım edebilir" diyor, diyor da diyor.

Gerçekten enteresan. Yani abla eve hizmetçi al illa fazladan bir boğaz girecekse diye ama yok. Gerçi o da haklı evdeki herkesin işi görülmüş olur. Neyse... Tiqa abla devamında  hiç durmadan Facebook'tan aramalara başlıyor, aradığını da buluyor. Hatta evlilik teklifini de kendisi ediyor, öyle bir çok eşlilik sevdası...

Hatta evlenme teklifi ettiği kocasının ikinci eşine de "Umarım bunu iyice düşünürsün çünkü ben kocama 2. bir eş bakma konusunda ciddiyim" demiş ve bunu dediği de kadın da kabul etmiş.  Bu durumlardan haberi yok mu var mı bilmediğimiz Tiqa'nın eşi de bunun büyük bir sorumluluk olduğunu söylemesine rağmen Tiqa çok eş sevdasından yılmıyor ve 2. bir eşin ona her konuda yardımcı olmasının ona iyi geleceğini düşünüyor.

Sonrasında Tiqa, kocası ve kocasına seçtiği ikinci eşiyle birlikte bir fotoğraf paylaşıyor ve herkes eleştiriyor haliyle. Fakat bu üçlü asla yılmıyor. Tiqa da üstüne bu 'zorluklarla' baş ederken bir de kadınların birbirlerine yardım ettikleri 'Untukmu' adında bir platform kuruyor. 

2. eşin ona 'kardeş' gibi olduğundan, birbirlerine her konuda yardım ettiklerinden kocaman gülümsemeyle bahsediyor. Tiqa'cım ah Tiqa'cım nasıl cümleler seçiyosun gerçekten. 

Aslında her şey kültürle alakalı ama cidden işin içinde bir rahatsız edicilik var. Tiqa abla kıskançlık suyundan bir damla bile içmemiş belli ki. Onu bıraktım, öldüğünde eşinin kendi hayatını idame ettiremeyeceğini düşünmesi ve kendini tamamen eşinin hayatına odaklaması da bir o kadar üzücü. Tiqa her şeyi böyle toz pembe anlatsa da olay cidden aşırı rahatsız edici. 

Eve 'yardımcı' olsun diye kocasına ikinci eş alması da aynı zamanda. Gerçekten kadınların bu şekilde görülmesine ve bu duruma alışmış olmaları canımı sıktı. İyi bir bakıcı ya da eve yardımcı almak yerine 'yardımcı' olsun diye doğrudan eş seçmek hem de bir kadın tarafından, evine 'cariye' alan Tanzimat romanı karakterlerine benzettim. 'Eş' sözcüğüne 'yardımcı' ya da 'bakıcı' olarak bakılması çok üzücü. 

Bir de işin şöyle bir kısmı var. Acaba Tiqa'nın eşi bir durup "Ben ölürsem eşim ve çocuklarım n'apardı?" diye düşündü mü? Düşünüp Tiqa gibi bir harekete geçseydi adamın alacağı unvanları hepiniz tahmin ediyorsunuz. Ama Tiqa kocası için böyle bir işe girişirken hiç sıkıntı yok. Çünkü... Çünkü işte siz biliyorsunuz.

Canımı sıkan birçok şey oldu bu mevzuuda tabii ki ama özellikle kadınların bu şekilde, kocalarına entegre edilmiş bir hayatın içinde olmaları gerçekten garip. Belki çevresi tarafından "Aa ne kadar iyi bir eş kocasını her şeyiyle düşünüyor" diyen de olmuştur. Olmuştur da olmuştur. Dünyada neler oluyor biz sadece bunları duyuyoruz. Herkesin hayatına kimse karışamaz diyor herkese akıl sağlığı diliyorum.