Pazar Dünyanın en kıymetli şarabı...

Dünyanın en kıymetli şarabı...

13.03.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

Hakan Uzanın kavının başköşesindeki Romanee-Contiler, dünyanın bu en pahalı -ve birçoklarına göre de en güzel- şarabını gündeme getirdi

Dünyanın en kıymetli şarabı...

Doğrusu Chateau Petrus, gerçekten de enfes bir şarap. Güzelliği, tadının benzerinin pek olmamasında. Meyve ve baharat tatları bu şarapta öylesine ilginç bir beraberlik içinde ve o denli derinlikli ki, insan içerken hazdan hazza koşuyor. Şarabın güzelliği, 110 dönümlük küçük bir bağdan yılda ancak 35-40 bin şişe çıkabilmesiyle birleşince, ortaya şişe başına bazı iyi rekoltelerde bin doları bulabilen fiyatlar ortaya çıkıyor. Ama hayranlarının hayallerini kırmak pahasına açıklamak zorundayım ki, Petrus ne yazık ki dünyanın en pahalı ve nadir şarabı değil, "Şarapların kralı" tahtında Burgonyanın "sıvı mücevher"i, Romanee-Conti oturuyor... Geçtiğimiz günlerde Yeniköydeki evinin bodrumunda bulunan 3 bin 897 şişelik şarap kavına el konan Hakan Uzanın tutkunu olduğu, onlarca şişesiyle ciddi bir stokunu yaptığı Romanee-Conti... Türkiyede geçtiğimiz yıl bir Petrus rüzgarı esmişti. Bordonun ünlü apelasyonlarından Pomerolün bu en değerli şarabının üreticisi Christian Moueix Türkiyeye gelmiş, Four Seasons otelinde düzenlediği tadımlarla Petrusü ve diğer şaraplarını Türk şarapseverlere keşfettirmişti. Bu sıralarda basında abartılı yazılar da çıktı ve "Bir şişesi bin dolar! Dünyanın en pahalı şarabı Türkiyede" gibi haberler yayımlandı. Birkaç ay sonra Vakıfbankın müdürlerinden birinin bir restoranda Petrus içerek milyarlık faturayı bankaya ödetmesi skandalı da patlayınca, Türkiyenin parası bol bir kesimi bu şaraba iyice merak duyarak peşinden koşmaya başladı. Hatta geçenlerde Triesteden kalkan bir Ro-Ro gemisindeki TIRın zulasında birkaç kasa kaçak yüklenmiş Petrus bile ele geçirildi... Hong Kong ve Singapurda sahteleri de yapılan bu şarabın kendisi ve ismi, çokça ortalarda dolanmaya başladı... Romanee-Conti, Burgonyanın Cote dOr bölgesinin Vosne-Romanee köyündeki 18 dönümlük bir bağın adı. Adını bağın ortaçağdaki sahibi olan Conti prensinden alıyor. Bu bağ ayrı bir apelasyon (alt şarap bölgesi) ve bu apelasyonun tümü tek bir aileye ait olduğu için sadece tek bir üreticinin, Domaine de Romanee-Continin (DRC) bu isimde bir şarabı var. O yüzden, şarabın boynunda "Monopole" yazıyor. Yani aile "Bu apelasyon bizim tekelimizdedir" diyor... Burgonyanın diğer kırmızıları gibi Pinot Noir üzümünden yapılan bu şarap, hemen komşusu olan bağların şarabından bile beş-on gömlek üstün... Şimdiye dek bir kere tatma fırsatı bulabildiğim Romanee-Conti, bir şaraptan çok parfüm adeta. Kadehinizdeki menekşe moru rengindeki şarap, dakikalar boyu değişen, başkalarına dönüşen kokular fışkırtarak burnunuzu mest ediyor. Dağ çileği, ahududu, kiraz, mürdüm eriği, böğürtlen, vanilya, tarçın, yıllanmışlarında trüf mantarı, burnu büyüleyen bu kokulardan sadece bazıları. Şarap o denli hoş kokulara sahip ki, koklamaktan bir türlü yudumlamaya geçemiyor, yudumladığınızda da ipeksi zarafeti karşısında adeta içmeye kıyamıyorsunuz. Damakta bıraktığı tatlar da olağanüstü uzun kalıyor.Romanee-Conti bağı her sene ürün vermiyor. Üzümlerin iyi olgunlaşmadığı senelerde, şarap dökme şarap olarak başka şarapların kupajına giriyor ve şişelenmiyor. İyi senelerde ise tek tek her üzüm tanesi ayıklanarak en olgunları işleniyor, yeni meşe fıçılara konuyor ve filtre edilmeden, sadece yumurta akı ilavesiyle durultularak şişeleniyor.Romanee-Continin şişesi de bir kült. Dünyada bir şarap için kullanılan en kalın ve ağır şişe bu: Tam 840 gram ağırlığında. Taşınırken kırılması çok zor, adeta çekiçle vura vura uğraşmanız lazım bu şişeyi kırabilmek için. Mantarı da dünyadaki en uzun mantar, tam 53 milimetre...Ortalama 50 yaşındaki asmalardan, yılda rekolteye göre 5 ila 7 bin şişe çıkabilen bu şarabı, şişeyle satın alamıyorsunuz. Bağın sahibi Villaine ailesi, yakınlardaki La Tache, Richebourg, Romanee-St. Vivant, Grands Echezeaux, Montrachet bağlarından da çok üstün şaraplar yapıyor ve tüm bu şaraplardan karma bir ahşap sandık hazırlıyor. Romanee-Conti bu sandığın içinde sadece tek bir şişe... Bu sandığı yeni bir rekoltede en az 3 bin 500 euro ödeyerek satın alabiliyorsunuz. Bazı şarap mağazaları bu sandıkları bozup tek şişe bazında Romanee-Conti de satıyorlar ama bu durumda bir şişenin fiyatı birkaç bin euroya yükseliyor. Bir rekolteden sadece birkaç bin şişe üretilip onun çoğu da içildiği için, kısa sürede kalan şişeler müzayedelerde el değiştirmeye başlıyor. O yüzden iyi bir yatırım aracı bu nadide şarap. Bir fikir vermek gerekirse, Uzanın kavındaki 1,5 litrelik magnum boyundaki 1964ün fiyatı tam 15 bin dolar... Ve Uzanın mahzeninde, farklı yıllardan tam 30 şişe Romanee-Conti var... Kırılmayan şişedeki sıvı mücevher