14.06.2020 - 03:03 | Son Güncellenme:
Seyhan Akıncı
Hangi takımın taraftarı olursanız olun özünde bir futbol tutkunuysanız pandemi sizin için epey zorlu geçmiş olmalı. Bu yüzden hayatın kısmi normalleşmesiyle pek çok ligde ilk düdüğün yeniden çalınacak olması büyük bir heyecanla bekleniyor. 19 Mart’ta Gençlik ve Spor Bakanı tarafından koronavirüs salgını nedeniyle liglere süresiz ara verildiği açıklamasının ardından tam üç ay geçti. Ligler bu hafta uzun aradan sonra yeniden başladı. Biz de Süper Lig’in dört büyük takımının taraftar temsilcilerine futbolu ne kadar özlediklerini, seyircisiz futbolu ve yeni normallerini sorduk. Hangi takımın taraftarı olursanız olun özünde bir futbol tutkunuysanız pandemi sizin için epey zorlu geçmiş olmalı. Bu yüzden hayatın kısmi normalleşmesiyle pek çok ligde ilk düdüğün yeniden çalınacak olması büyük bir heyecanla bekleniyor. 19 Mart’ta Gençlik ve Spor Bakanı tarafından koronavirüs salgını nedeniyle liglere süresiz ara verildiği açıklamasının ardından tam üç ay geçti. Ligler bu hafta uzun aradan sonra yeniden başladı. Biz de Süper Lig’in dört büyük takımının taraftar temsilcilerine futbolu ne kadar özlediklerini, seyircisiz futbolu ve yeni normallerini sorduk.
Gönül isterdi ki koronavirüs tamamen sona erene kadar futbol oynanmasın, hatta insanlar çalışmak zorunda kalmasın. Ama bu çok gerçekçi bir istek gibi durmuyor. Tüm Avrupa’da olduğu gibi Süper Lig de kaldığı yerden devam edecek. Kulüplerimizin çoğu daha fazla gelir kaybı yaşamamak adına lige devam etmek istediklerini belirtti. Bizler de ligin geri kalanının seyircisiz devam etmesinin şu an doğru olacağını düşünüyoruz. Uzun bir aradan sonra Beşiktaş’ı izlemek elbette keyifli olacak. Bizler, skorboard ve puan durumuna bakmaksızın Beşiktaş’a gönül vermiş insanlarız. Hepimiz gündelik hayatlarımızı bile Beşiktaş’a göre ayarlıyoruz. 3 aydan fazla oldu, Beşiktaş’ı sahada göremeyeli. İlk günkü heyecanla, yeniden Beşiktaş’ın sahaya çıkacağı günü bekliyoruz. Taraftar grupları olarak kabalıklar halinde toplanıp maç izlemeyi düşünmüyoruz. Küçük çaplı toplanmalar olacaktır elbette. Şu aşamada bu da doğru olmaz. Futbola dair en çok elbette Beşiktaş’ı özledik. Tribünde kardeşlerimizle omuz omuza, Beşiktaş diye bağırmayı, birlikte gülüp, eğlenmeyi özledik. Maç günlerinin o tatlı telaşlarını ve maç günü heyecanını da fazlasıyla özledik. Bu dönemde tribünde yerimizi alamayacağız ama malum kulübümüzün karton taraftar projesi var. Taraftarlarımız da kendi fotoğraflarıyla tribünde yer alabilir. Böylece kulübe hem maddi ve manevi destek verebilir hem de gelecek yıllar için güzel bir anı biriktirebilir.
“Şampiyonluk gelirse pandemiyi unutacağız, herkes sokakta olacak”
Murat Günaydın (Trabzonspor Vakfıkebirliler Taraftar Derneği Başkanı)
Biz şampiyonluk ateşini Gençlerbirliği maçı sonrası yakmıştık. Karlı bir havaydı. İçimizde bir ateş vardı ve ne yapabiliriz diye düşündük. Şampiyonluk ateşini yaktık. Eksi 3-4 derecede saatlerce bekledik ama o heyecanla soğuğu hiç hissetmedik. Pandemi herkes gibi bizi de etkiledi ama biz hep oynayıp hakkımızla şampiyon olmak istedik. Şampiyon olacağımıza inanıyoruz. Trabzonspor bizim canımız. Biz diğer şehirler gibi değiliz, bizde Trabzonspor kültürü var. Biz farklıyız ve hak ediyoruz, inşallah şampiyonluğu göreceğiz. Trabzon’da şu anda süslemeler başladı. Pandemi öncesi süslemelere başlamıştık esasında. Şu anda büyük bayraklar yaptırdık. Yaklaşık 35 yıldır tribündeyim, sınıf öğretmeniyim, ne okul ne maçlar yetim evlat gibi olduk. Birkaç defa stadın etrafına gittik, o havayı solumak için. İçimizde büyük bir boşluk kaldı. Son maçta Kayseri’ye gitme fikrimiz var. Şampiyonluk gelirse pandemiyi unutacağız, herkes sokağa çıkacağız diyor. Şampiyonluk sokakta kutlanacak. Sosyal mesafeyi koruyarak dev ekranların kurulması yönünde taleplerimiz olacak önümüzdeki haftalar için. O sinerjiyi paylaşmak lazım.
“Seyircisiz de olsa futbolu özlemle bekliyoruz”
Veysel Giley (UltrAslan yöneticisi ) Galatasaray
Diğer ülkelerde olduğu ve herkesin yaptığı gibi biz de de maçların seyircisiz oynanması gerekiyor, özellikle bu süreçte çok dikkatli olunmalı. Bu zorlu süreci el ele atlatmak zorundayız. Futbolun, seyircisiz çok eksik olacağını belirtmekte fayda var. Bu yüzden Galatasaray tribünlerinde kombine sahiplerinin resimlerini asarak en azından futbolcuyla bütünleşmesini sağlamak istiyoruz. Ses olamayacak belki ama orada taraftarların görsellerinin olması bile anlamlı. Galatasaray şampiyonluk kültürüne sahip bir kulüp. Dolayısıyla bu süreçte başarılı olacağına inanıyorum. Seyircisiz maçların oynanacağı sekiz haftalık bu son virajda turnuva takımı kimliği öne çıkacaktır. Galatasaray’ın şampiyonluk ipini göğüsleyeceğine inanıyorum. Sosyal mesafeyi koruyarak belli yerlerde toplanarak maç seyredeceğiz. Statta olmanın ruhunu yansıtmayacak elbette…
“Fenerbahçe’yi özledik maçlar seyircisiz olacağı için içimiz buruk”
Kaan Emre Oral (1907 ÜNİFEB Başkanı - Üniversiteli Fenerbahçeliler Birliği)
Futbol her zaman seyirciyle bütünleşmiş bir spor. Seyircisiz oynandığında kimin için oynanıyor diye sorguluyorsunuz. Benim için taraftarsız çok bir anlam ifade etmiyor. Fenerbahçe’yi özledik ama bu şekilde olacağı için içimiz buruk. 61 farklı örgütlenmemiz bundan önce bir araya gelip toplu şekilde maçları izliyordu. Bu koşullarda sakıncalı olacaktır. Bunların yapılmasının önünde büyük engeller var. Bizim grubumuzun içindeki herkes üniversite öğrencisi ve Fenerbahçe’ye tutkulu olan insanlar. Fenerbahçe’ye özlem duyan insanlarız. Bu sezon takımın durumu iç açıcı olmasa da biz o çubuklu formayı özledik. Seyircisiz de olsa liglerin başlayacak olması ve futbol izleyecek olmamız Fenerbahçe özlemimizi bir parça giderecek. Kimin şampiyon olduğuyla ilgilenmiyoruz. Bizi her zaman sadece Fenerbahçe ilgilendirir. Fenerbahçe’nin rakibi her zaman kendisidir. Umarım bundan sonra şampiyonluğun sadece en büyük adayı olmakla kalmaz şampiyon oluruz. Şampiyonluğu çok özledik.