Pazar Hafta sonları 70 bin kişi ziyaret ediyor

Hafta sonları 70 bin kişi ziyaret ediyor

31.08.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

Sergiye katılan diğer sanatçılardan bazıları:

Hafta sonları 70 bin kişi ziyaret ediyor





Akmerkez açıldığı günden beri hep gündemde oldu. Kimi zaman olumlu, kimi zaman olumsuz şekilde. Ama artık İstanbul'un simgelerinden biri ve bu yıl 10'uncu yaşını kutluyor. 3-28 Eylül tarihleri arasındaki Sanat Akmerkez'de adını taşıyan sergide aralarında Mehmet Güleryüz, Ömer Uluç gibi isimlerin de bulunduğu 80 sanatçı, 200 eseriyle halkla buluşacak. Etkinlikte paneller, çocuklara yönelik organizasyonlar da olacak. Akmerkez Genel Müdürü Zeynep Akdilli Oral'ın dediği gibi bu sergi "Akmerkez'in karakterine yakışacak".


Akmerkez sektöre iddialı girmişti. Başarıyla hayatına devam ediyor. Doluluk oranı şu anda yüzde 99.98. Gençlere hitap eden önemli markalar var bünyesinde. Bu yüzden popülerliğini koruyor. Bir de binanın bakımına dikkat ediyor ve bu açıdan övgüler alıyoruz. Bir tane granit yerinden oynadı mı yerine yenisi takılıyor, dekorasyonumuz her sene yenileniyor.


Şikayetlerin hepsini dikkate alırız. 5-6 yıl önceydi, engellilerin rahatlıkla girebileceği tuvaletlerin olmadığını fark ettik. Hemen düzelttik. Tuvaletlerimizin temizliğiyle ödül aldık. Akmerkez'i evi gibi gören müşterilerimiz var; hep aynı masada oturan, yemeğini yiyen, gazete okuyan... İhtiyaçlara cevap veriyoruz.


Hayır ama duydum. Eleştirilecek noktaları mutlaka vardır bir yazar için. Ama aynı fikirde değilim... Sınıflar arasındaki farklılıklar önemli bir problem ve her yerde yaşanıyor. Akmerkez'de daha yoğun olduğuna katılmıyorum. Hatta sanatçılarımızdan Bubi'nin bir yorumu oldu. "Eğitim seviyesi, gelir düzeyi düşük olan insanlar da Akmerkez'e geldiklerinde kendilerine çekidüzen veriyorlar" dedi. Birçok olumlu özelliğimiz var ama bilinmiyor. Akmerkez çevrecidir mesela. Burada bir mankenin yemek yemesinden çok daha önemli bir konu bu. Soğutma sistemimiz ozon tabakasına zarar vermeyenlerden seçilmiştir... Ülkemizde bir modernleşme çabası var. AB'ye girmek istiyoruz. Akmerkez de bu anlamda gururla söz edilmesi gereken bir yer.


Böyle bir kutlamanın Akmerkez'in karakterine ve prestijine uygun olduğunu düşündük. Louvre Müzesi'ni günde 8-9 bin kişi geziyormuş, burayı 50 bin kişi. Genç, yaşlı, öğrenci, işadamı herkes sanatçıları tanıyacak. Bu beni çok heyecanlandırıyor. n

l 180 bin metrekarelik alana yayılan Akmerkez kompleksi 4 katlı alışveriş merkezi, 14 ve 17 katlı ofis kuleleri ve 23 katlı rezidans binasından oluşuyor. 41 yürüyen merdiveni, 30 asansörü var. Temizlik kadrosunda 120, güvenlik kadrosunda 160 kişi çalışıyor. Hafta içi günde 40-50 bin, hafta sonlarında 70 bin kişi ziyaret ediyor.

Erhan Ersöz (Sanat danışmanı)
"Dükkan sahipleri sergiye olumlu baktı"
Akmerkez, İstanbul'un en kuvvetli 10 markasından biri. Ciddi bir insan trafiği var. Bir ilki gerçekleştirmek istedik. Davet ettiğimiz sanatçılardan "Alışveriş merkezinde sanat olmaz" diyenler çıktı ama çok az. Alışveriş tarihi ile sanatın tarihi arasında çok ciddi bir iletişim var. Birbirlerinden etkilenmişler. Türkiye'de gerçek anlamda modern müze yok. Galeriler neredeyse hiç gezilmiyor ama buraya insanlar geliyor; her yerden, her kesimden, her yaştan. Böylece insanlar resim, heykel görecek... Dükkan sahipleri çok olumlu baktı. Katılan mağaza sayısı 110 civarında.

Tomur Atagök (Ressam)
"Sanatçı ve alıcı daha kolay buluşacak"
Son yıllarda Japonya'da büyük bir müze patlaması olduğu söyleniyordu. Öğrendik ki her alışveriş merkezinde bir katı müze olarak açmışlar. Çünkü alışveriş merkezleri en çok vakit geçirilen yerler. Bu durum hem sanatın hem de sanatçının ve alıcının lehine. Sanatçı ve sanat eserini alacak kişi daha kolay buluşacak. Cebinde parası olmayan, korktuğu için galeriye giremeyen, müzeye gidemeyen insanlar da sanat eserlerini burada görecek. Sanatın yaygınlaşması için her türlü şeyin yapılması gerektiğine inanıyorum. Etkinliğin danışma kurulundayım, ayrıca üç çalışmam sergilenecek.

Bubi (Ressam)
"Sanat eseri tabulaştırılmamalı"
Danışma kurulundayım, sergide resimlerim de yer alacak. Hiç ummadığınız insanlar, hiç ummadıkları yerlerde sanat eserleriyle karşılaşacaklar. Bu, sanatın gelişmesi ve yaygınlaşması için çok önemli. Hiçbir zaman bir sanat yapıtının tabulaştırılması taraftarı değilim. Mağazadaki eşya ile karıştırılsa ne olur? Bilhassa bizim gibi müzesi olmayan bir toplumda sanat eserlerini insanların dolaşırken görmesi çok önemli. Bu yüzden bir tuvalette bile tablomun sergilenmesi beni rahatsız etmez.

Bedri Baykam (Ressam)
"Sanat halka gidiyor"
Beş çalışmam yer alacak sanırım. Alışveriş merkezinde sanata çok olumlu bakıyorum. Türkiye'de modern sanat müzesi yok, devletin toplumu sanata doğru çektiği herhangi bir olay yok... Böyle bir ortamda sanat halkın ayağına gidiyor. Ne kadar yenilikçi projeyi halkın önüne koyarsak dönüşüm o kadar hızlı olur. Türkiye'de gençlerin yalnız markalardan etkilenmesinin ötesinde kültür, düşünce dünyasının ürünleriyle karşılaşmasını da çok olumlu buluyorum.

Nur Koçak (Ressam)
"Sıradan izleyici ne yapacak?"
Fotoğraflar, yağlıboya tablolarım sergilenecek. Tek kaygım var: Sıradan izleyici eşyalarla sanat eserlerini ayırt edebilecek mi? Tepkileri göreceğiz.

Halil Akdeniz, Alaattin Aksoy, Ayla Aksungur, Fatma Akyürek, Mustafa Altıntaş, Koray Eriş, Zeki Arslan, Selda Asal, Mustafa Ata, Nancy Atakan, Ertuğrul Ateş, Ali Atmaca, Zahit Büyükişleyen, Adnan Çoker, Devrim Erbil, Mehmet Güleryüz, Ergin İnan, Şirin İskit, Balkan Naci İslimyeli, Gülsüm Karamustafa, Komet, Paul McMillen, Yusuf Taktak, Güngör Taner, Süleyman Saim Tekcan, Seyhun Topuz, Ömer Uluç, Mustafa Yıldırım, Yiğit Yazıcı...