Cennet işte böyle bir yer...


Seyşel adaları, Hint Okyanusunda Kenya ve Tanzanya'nın doğu, Madagaskar'ın kuzey doğu açıklarında yer alan ada topluluğundan oluşan bir ülke. Uzunluğu 27 km genişliği ise 8 km olmasından dolayı ve sadece ana yollar kullanıldığı için belli saatlerde trafik sorunu yaşayabilirsiniz. Toplam nüfusu 80.000 kişi ve tam bir ada hayatı, herşey sakin ve yavaş ilerliyor.
Cennet işte böyle bir yer...
Seyşellere basın gezisi yolculuğumuz İstanbul'dan gece yarısı 01.05’de kalkan Türk Hava yolları uçağı ile başladı. Toplam 6 saat 50 dakika süren yolculuk sırasında Turk Havayollari basin danismani Yahya Üstün ve uçak havayolu ve havacılığın duayeni Uğur Cebeci ile sohbet o kadar keyifliydi ki Mahe internasyonal havalimanına vardığımızı bile anlamadım. İndiğimizde ne kadar sıcak bir yere geldiğinizi sabah erken saat olsa bile anlıyorsunuz. Bizim ilk konaklayacağımız otel Kempinski Seychelles’ın havalimanına uzaklığı 45 dakika ve adadaki maksimum hız 45 km olduğu için ilk yolculuğumuz bayağı keyifli oldu. Yol boyunca sağda ve solda neler olduğunu rahatça inceleyebiliyorsunuz.
Cennet işte böyle bir yer...
Otele vardığımızda güler yüzlü bir ekip sizi karşılıyor ve limonlu soğuk bir içecek ve buz gibi mendiller ile odanıza geçiyorsunuz.
Iki farklı oda tipi var! Okyanusa bakan odalar ve dağ manzaralı odalar. Otelin toplam oda sayısı 150 ve her odanın süitleri dahil iç dekorasyon tıpa tıp aynı ve hepsi cennetin içinde...
Odanızdan toplam 20 adımda kendinizi okyanusun o mavi sularına atıyorsunuz. Saydım gerçekten 20 adım...
Cennet işte böyle bir yer...
Otelin bulunduğu bölge ‘Baie Lazare’ diye geçiyor ve sahili 200 metre uzunluğunda mercanlar ile kaplı olduğundan Seyşeller devleti tarafından koruma altında. Bembeyaz bir kumsal ve masmavi deniz, her etrafınıza baktığınızda ‘işte cennet bu’ diyorsunuz.

Otelin 2 ana restoranı ve 2 barı bulunmakta. L' indochine daha romantik ve Ala carte restoranı, Cafe Lazare ise kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeğini büfe olarak alabileceğiniz bir yer. Ayrıca konuklar için de cazip olsun diye her gün başka konsept ve menü uyguluyorlar.
Cennet işte böyle bir yer...
Daha casual olmak isterseniz Beach bar yemek öncesi ön içki alabileceğiniz ya da yemek sonrası puro ve kahvenizi yudumlayacağınız kumlar üzerinde bir alan. Nefis Hindistan cevizi kokteyli ve Seyşeller lokal atıştırmalığı kızarmış muz cipsini tatmak ve sıcak kumları ve manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.
Cennet işte böyle bir yer...
Otele kumsaldan yürürseniz 10 dakika mesafede Maria's Rock diye bir restoran var. O televizyonda gördüğümüz Pirates of Caribean sahnesi gibi kayaların ve ormanın ortasında el yapımı ağaç masalar ve farklı mimarisi ile Maria ve eşinin işlettiği bir restoran.
Bir Tepanyaki gibi düşünün ve masanıza bırakılan siyah maden taşı altında yanan özel mumlar!
Seçenek olarak minik tavuk parçaları, et ve karides ayrıca 3 çeşit tereyağı ile kendin pişir kendin ye şeklinde yanında kavrulmuş bir yumurtalı pilav ve etrafınızda sadece ormanın derinliklerinden gelen sesler! Tam bir deneyim oldu bizim içinde! Adanın en büyük sorunu elektrik kesintisi! Bütün ada jeneratör ile yaşıyor ve bizde elektrik kesintisi olduğu gece adanın o ilginç yüzünü gördük. Ormanın çıtırtısı ve sizi izleyen hayvanların gözleri.... gözünüzün önüne lütfen gelsin!!!
Cennet işte böyle bir yer...
Adadaki ikinci konakladığımız otel Four Seasons Seyşeller ! Son 4 senede dünyanın en güzel otellerinde ve odalarında konakladım ama ben böylesini görmedim.
67 Villa'dan oluşan ve ağaçların arasına gizlenmiş bir resort. Her odanın kendi havuzu, terası ve özel manzarası var ve diğer hiç bir villa ile ilişkiniz yok. Odalarında lokal sanatçıların tabloları kullanılmış ve genel olarak mimarisi tümüyle bölge ile uyumlu.
ZEZ ve Kannel diye iki ayrı restoranı otelin içinde bulabilirsiniz. ZEZ restoran daha mediterranen bir mutfak, Kannel’de ise lokal ve Asya mutfağı yiyebilirsiniz. Özellikle dışarıdan gelenler misafirler arasında otelin her iki restoranı da oldukça popüler! Kannel restoran içindeki salıncak şeklindeki masalar beni benden aldı. İlerleyen saatlerde içkinin etkisi ile biraz başınız dönebiliyor.
Dalmayı ve su sporları sevenlere 2 uzman ile birlikte mercan ve su altı dalış programı ya da sörf veya kite için kursta alabileceğiniz bir merkez var ama yok sadece küçük bir training alıp ben kendim takılmak istiyorum da diyebilirsiniz. Aman dikkat köpekbalığı!!!

Haberin Devamı

Cennet işte böyle bir yer...

Haberin Devamı

Şahsen Ben her gün SPA 'da yaşadım diyebilirim. Dağın en tepe noktasına kurdukları SPA'da lokal ürünler ile terapiler! Uçsuz bucaksız yeşil ve mavinin derinliği ve sadece kuş sesleri…
Bazen uzaktan anlamak zor gelebilir ama gidin ve deneyimleyin lütfen, bol bol dinlenin eğlenin fotoğraf çekin! Seyşeller'de Mahe adası dışında Praslin, La Digue, Bird island mutlaka uğramanız gereken adalar. Praslin dışındaki bütün adalarda sadece bisiklet ile gezebilirsiniz. Air Seychelles ile Mahe'den 15 dakikalık bir uçak seyahati ile ya da 1 saatlik bir katamaran yolculuğu ile bu adalara ulaşabilirsiniz. Uçak ile katamaran fiyatı nerdeyse aynı ve deniz yolculuğu biraz dalgalı olabiliyor. Bu cennet adalara günlük ziyaretten çok minimum 1 gece kalmanızı öneririm.

Haberin Devamı

Cennet işte böyle bir yer...

*Istanbul Seychellers sadece 7 saatlik bir mesafede!

*Türk Havayolları ile haftanın 3 günü direk uçabilirsiniz.

*Para birimi Seychelles rupees

*Türkiye ile saat farkı 1 saat geride

*Minimum 1 haftadan az kalmayın

*Türk vatandaşlarına vize gerekmiyor!

*Hava durumu sene boyunca çok iyi sadece Ocak-Subat ayları muson yağmurlarının en çok olduğu dönem. Diğer aylarda hava ortalama 27 ile 32 derece arası.

Cennet işte böyle bir yer...

Yapmadan gelmeyin
Creol Food Seychellerin yerel mutfağını tatmadan

Deniz kaplumbağası görmeden

Seybrew birası içmeden

Takamaka lokal Rom denemeden

Mucha dansı yapmadan

Coco de Mer ile fotoğraf çektirmeden

Cennet işte böyle bir yer...