Editörün Seçtikleri Milliyet Tibet basınında

Milliyet Tibet basınında

23.09.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:

Milliyet Tibet basınında

Milliyet Tibet basınında

       TİBETLİ tütüne tutsak, erkekler içtikçe içiyor. Ya kadınlar? Bir kadın gözüyle o ülkenin erkekleri hakkında konuşacağımı beklemek hayal olur. Burada su tersine akıyor, Tibetli kadınlar erkeklerini aşıyor. Bir kere nasıl çirkin olsunlar? Gözlerinin içi taa kalplerinin derinliklerine kadar gülüyor. Orta Asya kadının o göz yapısı, Uzakdoğu kadınından çok farklı. Gözlerinin içi gülerken dudaklarına tebessüm yayılıyor bembeyaz dişler ortaya çıkıyor. Beyaz dişler hemen aralara serpiştirilmiş altın dişlerle Tibetli kadının en büyük mücevherini simgeliyor. Saçlar, turkuvaz taşlarla bezeniyor, mercan kolyeler takılıyor. Güçlü Tibet güneşinden yüzleri biraz korunsun diye başlarına taktıkları şapkalar yetersiz kalınca Tibetli kadının yanakları kavruluyor, al al oluyor. Tibetli kadının güzellik için bir şeye ihtiyacı yok. Tibetli kadın keşfedilmeyi bekliyor..

       Tibet'te sıra resmi temaslara geldi. Yetkililer tarafından törenle karşılandım. Beni kabul eden Tibet Otonom Bölgesi Başkan Yardımcısı Yang Xiao Du 20 yıldan fazla bu bölgede bulunan Çinli bir yönetici. Randevu saati gelip de başkan yardımcısının beni beklediği binaya girer girmez şaşırıp kalıyorum. Oda gazeteci ve televizyon kameralarıyla dolu. Bugüne kadar hep olayları izleyen, yazan - çizen ben, bu kez gazeteciler ve televizyonlar tarafından izleniyor, bir habere konu oluyorum.
       Tibet Bölgesi Başkan Yardımcısı Yang Xiao Du, ilk kez bir Batılı gazeteciyi kabul ediyor. Koltuklarımıza yerleşiyoruz. Aramızda yine benim Tibetli rehberim Drol Ma. Ben İngilizce soruyorum, Drol Ma Çince'ye çeviriyor, başkan yardımcısı yanıt veriyor. Kameralar kayıtta. Yüzümde flaşlar patlıyor. Galiba ben çok ciddi bir haber oluyorum.
       Görüşme sırasında Tibet'teki insan haklarından girip, ekonomiden çıkıyorum, Çin'in Tibet üzerindeki tutumuyla devam edip, 14. Dalai Lama dönerse neler yapacaklarını soruyorum. Bir saat boyunca konuşuyoruz. Ardından Tibet Otonom Bölgesi Başkan Yardımcısı, Tibet'te kutsal olarak kabul ettikleri beyaz bir şalı boynuma dolayarak beni kutsuyor, bana üzerinde Potala Sarayı'nın kabartması bulunan bir şilt veriyor. Bu şilti dönüşte Genel Yayın Müdürüm Derya Sazak'a sunuyorum.
       Daha sonra öğreniyorum ki, bu tören önem verilen konuklara yapılan bir törenmiş. Tibet televizyonu ertesi akşam beni tam 10 dakika haber yapıyor. Rehberim Drol Ma'nın bana çevirdiği kadarıyla ikili görüşmenin büyük bir dostluk içinde geçmiş olduğundan ve benim başkan yardımcısına sorduğum sorulardan söz ediliyormuş. Bu da gelecek miydi başıma?
       Bir Tibet rüyası göz açıp kapatıncaya kadar bitiyor. Yine sabah ezanında uyanıp bozuk yollardan havaalanına doğru 1,5 saat süren yolculuğuma başlıyorum. Yollarda yine aynı manzara, yine aynı köyler, yine serin bir Tibet sabahı ve karlı Himalayalar. Bu kez yolun uzunluğu bana dokunmuyor. Tibet'te biraz daha kalmak için yolun hiç bitmesini istemiyorum. Bana bu dönüşler hep dokunur. Galiba ben Tibet'in, Tibet'e dönüşünü seveceğim.

Milliyet Tibet basınında
       Tibet Otonom Bölgesi Başkan Yardımcısı Yang Xiao Du ile yaptığım görüşmenin özeti Tibet basını tarafından da konu edildi. Yang Xiao Du'nun sorularıma verdiği yanıtlar ise aynen şöyle:
       * Tibetliler için Çin yönetimi altındaki ikinci sınıf insanlar deniyor. Tibet'te yaşam nasıl?
       - Tibet, bizim azınlık halklarımız arasında önemli bir yer tutar. Tibet'te daha önce üç sınıflı feodal bir sistem vardı. Bir çok Tibetli'nin gelecekleriyle ilgili karar verme hakları bile yoktu, özgür değillerdi. Yeni Çin'in kurulmasından sonra, bütün etnik gruplar gibi Tibetliler de eşit oldular. Bugün Tibetliler ne ikinci, ne de üçüncü sınıf insanlar. Artık Tibetliler'in kendi kendilerinin efendisi olma hakları vardır. Çin'in diğer bölgelerine göre yaşam şartları burada çok daha ağır. Tibet halkının yaşam standardını artırmak, ekonomi, eğitim ve kültürü geliştirmek için merkezi hükümet buraya para gönderiyor. Tibet'in kendi yerel yönetimini kurmaya hakkı var. Merkezi hükümet Tibet'te sanayii geliştirmek, tarımı desteklemek ve hastane kurmak için geçtiğimiz yıllarda 5 milyar dolar verdi. Tibet'te ulaşımı kolaylaştırma ve elektrik enerjisini güçlendirme çalışmalarımız var. Tibetli çocuklar okula gittiklerinde Tibet dilini de öğreniyorlar. Tüm bunlar azınlıklara eşit davranıldığını gösteriyor.
       * Tibet Çin için ekonomik ve sosyal yaşamda ne kadar önemli?
       - Tibet'te çok özel bir kalkınma modeli uyguluyoruz. Çok değerli doğal kaynaklarımız var. Buradaki ekonomik gelişme Çin ve yabancı ülkeler için çok önemli. Tibet'te bakır, gümüş, çinko gibi kıymetli madenler var. Çin ekonomisine çok az katkımız var, biliyorsunuz ama hala Tibet ve Çin'in diğer bölgeleri arasında ulaşım zorluğu bulunuyor. Tibet'teki bu ürünler şimdilik yerel halkın ihtiyacını karşılıyor. Ama çok iyi bir geleceğimiz var.
       * Yabancı sermayeye nasıl bakıyorsunuz?
       - Tibet'te yaşam şartları ve ulaşım zor. Ama büyük doğal kaynaklar var. Yabancı sermayeye "buyursun" diyebiliriz. Az da olsa bugün Tibet'te birkaç yabancı girişimci bulunuyor.
       * Dalai Lama, Çin hükümetiyle diyaloğa girmeye çalışıyor. Eğer, Dalai Lama Tibet'e gelecek olursa, onu kabul eder misiniz? Dalai Lama Tibet'e dönmeli mi?
       - Tibet ve Çin Merkezi Hükümeti Dalai Lama'dan Tibet'in bağımsızlığı için çalışmaktan vazgeçmesini istiyor. Eğer Dalai Lama, Tibet'i ana topraklardan koparmak ister ve Tibet'in bağımsızlığı için ısrar ederse, eğer Tibet'i eskiye döndürmeye çalışırsa, eğer Tibet'i feodal sisteme doğru sürüklerse, eğer eski sistemi Tibet'te kurarsa, Tibet halkı Dalai Lama'ya "buyur" demez. Eğer Dalai Lama kendi yanlış düşünceleriyle gelmez ve bu yanlış düşünceleriyle azınlıkları bölmeye değil, birleştirmeye çalışırsa ve sadece din ile ilgilenirse, Dalai Lama Tibet'e buyursun. Politik etkinliklerinde ısrar ederse, bu davranışı bir lidere yakışmaz. Bu davranışlarında ısrar ederse, Dalai Lama'nın dönmesini istemiyoruz.
       * Tarihi Miras ve Kültür Devrimi?
       - Kültür Devrimi'nde birçok manastır ve tapınak yıkıldı. Bugüne kadar 1700 dini tapınak ve manastır onarıldı. Merkezi hükümet sadece dini yerlerin onarılmasıyla değil, Tibet halk kültürünün de korunmasıyla ilgili çalışmalar yapıyor. Tibet halkının kültür ve tarihini anlatan şarkıları, dansları ve bunu yaratan sanatçıları koruma altına aldık. Ayrıca Tibet'in doğal yöntemlerle hazırlanan ilaçlarını da koruma altına aldık. Bu ilaçlarla tedavi eden hastaneler kurduk.

       BU geçici dünyada (samsara) aydınlanma ve meditasyonla kusursuz bir edingenlik durumuna ulaşan kişi, reenkarnasyon çemberinden kurtularak arzuların tümüyle sunulduğu Nirvana'ya erişir.
       Budizm'in Tibet'teki Mahayana kolunda da yine bu ilkeler geçerlidir. Reenkarnasyon ise, Dalai Lamalar ve Panchen Lamalar'ın en önemli varoluş nedeni. Bugün Lhasa'dan otomobille bir tam gün uzaklıktaki Tibet'in Shigatse kentinde, 11. Panchen Lama yaşıyor. 1995 yılında bulunan 11 yaşındaki çocuk Lama, yetiştirilmek üzere manastırda. Eğitimi kemale erince Tibet'in dini lideri, bilge kişisi, Panchen Laması olacak. Bu sıfat daha çok kendinden bir önceki Panchen Lama'nın ruhunun reenkarnasyonla beden bulduğu kişiye veriliyor. Seçim ise kulakları büyük, gözleri geniş aday çocukların bir önceki Lama'ya ait eşyaları tanıyıp bulmasıyla gerçekleşiyor. Dalai Lama da, aynı Panchen Lama gibi seçiliyor. Panchen "büyük bilge" anlamına geliyor ve Dalai Lama'dan daha kutsal kabul ediliyor.


       BİTTİ

Yazarlar