Siyaset '2019’da geleceğim tamamını alacağım'

'2019’da geleceğim tamamını alacağım'

24.12.2017 - 01:30 | Son Güncellenme:

Gölcük’te muhtarlar ve sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle buluşan Kılıçdaroğlu, ‘Yunanistan Savunma Bakanı, ‘Gel de al’ diyor bana. 2019’da geleceğim, o adaların tamamını alacağım’ dedi

2019’da geleceğim tamamını alacağım

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Bağımsız bir muhtarlar kanunu olması lazım. 332 madde, 81 kanunda geçen maddeleri toparlayacaksınız, muhtarlık kanunu çıkaracaksınız. Bu çalışmayı biz yapıyoruz” dedi. Kılıçdaroğlu, Kocaeli’nin Gölcük ilçesindeki bir restoranda sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve muhtarlarla buluşmasında yaptığı konuşmada, daha güzel bir Türkiye’de yaşamak istediklerini söyledi. CHP lideri, “Ya arkadaş, benim her söylediğime laf yetiştiriyorsun, bir de bu 18 adayla ilgili bir cümle kur. Yunanistan Savunma Bakanı bana cevap verdi, ‘Gel de al’ diyor bana. 2019’da geleceğim, o adaların tamamını alacağım. Bunu niye söylüyorum? Bir dönem bunlar Kıbrıs için de söylüyorlardı ‘Gel de al’ diye. Rahmetli Ecevit ne yaptı? Çıktı ve gitti aldı” dedi.

Haberin Devamı

‘Hesabı sandıkta sorulur’

Kılıçdaroğlu, vatandaş vergi ödüyorsa siyasetçinin, kullandığı bu verginin hesabını vermesi gerektiğini anlatarak, bunun sağ ve sol düşünce yapısı olmadığını dile getirdi. Siyasetçi ahlaklı değilse ve hesap vermiyorsa vatandaşın ondan hesap sorması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, bunun hesabının da sandıkta sorulabileceğini kaydetti. CHP lideri, esnafın borç ertelemesine çözüm getireceğini savundu.

Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Bağımsız bir muhtarlar kanunu olması lazım. 332 madde, 81 kanunda geçen maddeleri toparlayacaksınız, muhtarlık kanunu çıkaracaksınız. Bu çalışmayı biz yapıyoruz. Öyle bir proje geliştirilmeli ki nereye giderseniz gidin, binayı görünce ‘Evet bu bir muhtarlık binasıdır’ denilmeli. Muhtarlara kalıcı bir yapının olması lazım ve tapusu da muhtarlık adına olmalı. Belli sayıda vatandaşın seçtiği, belirli büyüklükteki muhtarlıklara, belediyenin bir eleman tahsis etmesi lazım. Belediye meclisinde mahallenizle ilgili karar alınıyorsa o muhtarın belediye meclisi toplantısında söz ve karar sahibi olması lazım.”

Haberin Devamı

‘Muhtarlığa pay ayrılsın’

“Toplanan emlak vergisinden belli bir payın muhtarlığa ayrılması lazım. Bu pay niye ayrılacak? Demokrasiyi güçlendirelim diye muhtarlığı savunuyoruz. Emlak vergisinden size ayrılacak payı o mahallenin yoksullarına yardımı muhtarlar yapacak. Kaymakamlar değil. Muhtar hiçbir partinin üyesi değil ki, muhtar parti ayrımı yapmadan yardımı herkese götürür. Hükümet bizim partilidir ona vereyim, diğeri bize oy vermedi ona oy vermeyeyim. Yoksulluk böyle önlenmez.”

Bu kanunu hazırlayıp Meclis’e sunacakları anlatan Kılıçdaroğlu, iktidarın destek vermesi halinde oy birliğiyle kanunu çıkarabileceklerini bildirdi. Bir dernek başkanının OHAL’in kalkması gerektiğini ifade ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Biz OHAL’den şikayetçiyiz. Ne var OHAL’lik? Ne var Allah aşkına, ne var Türkiye’de, niye OHAL var? Normal bir sürece Türkiye’nin süratle geçmesi lazım” dedi.

Günün 24 saati her türlü hakarete maruz kaldığını dile getiren Kılıçdaroğlu, “Sanıyorlar ki ben geri adım atacağım, asla ve asla bir milim geri adım atmayacağım. Bu milletin hakkını, hukukunu, adaletini sonuna kadar savunacağım. Benim için yandaş yok, benim kitabımda vatandaş var” diye konuştu.

Haberin Devamı

Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: “Büyüme yüzde 11,1 arttı. İyi de büyüme yüzde 10’ları aştıysa kamyon şoförü niye şikayet ediyor, çiftçi niye şikayet ediyor, işçi niye şikayet ediyor, ev kadınları niye şikayet ediyor? Kimin cebi şişti? Vatandaşa soruyorum, esnaf hayır diyor, emekli hayır diyor, işçi hayır diyor. İyi de bu parayı kim aldı, nereye gitti? Ben bu paraların hesabını soracağım. Sen vergi vermemek için akraba-i taallukatınla gideceksin Man’da şirket kuracaksın, ben bunun hesabını sorunca bana her türlü hakareti yapacaksın. Rızık helallikle ilgili bir kavramdır. Helal olan emek karşılığında kazanılan paradır. Çiftçi sabahın köründe tarlaya gidiyorsa kamyon şoförü günün 24 saatinde direksiyonun başında çalışıyorsa sabahın köründe anne kalkıp çocuğunun karnını doyurup okula gönderebiliyorsa; helallik budur, rızık budur ama sen bunların hiçbirisini yapmayacaksın, Rıza Sarraf gelecek senin bakanlarına milyonlarca dolar rüşvet verecek, sen o dosyayı kapacatacaksın ve bana kalkıp rızıktan söz edeceksin. Sen rızıktan asla söz edemezsin, rızık başka, haram başka. Haramla rızkı kimse karıştırmasın.”

Haberin Devamı

‘Bu adam sahtekârdır’

“Her alın terinin damlası benim başımın üstüne ama sen kalkacaksın Sarraf aleyhine tek cümle bile kullanmayacaksın” diyen Kılıçdaroğlu, “’Bu adam sahtekârdır’ diyemiyor. Ben söylüyorum, bu adam sahtekârdır. Yeni mi söyledim, hayır. Daha önce de söyledim. Rıza Sarraf da benim aleyhime dünya kadar dava açtı. Tazminat davaları açtı. Şu anda tazminat davaları Yargıtay’da. Dün avukatı telefon etmiş, ‘Biz davalardan vazgeçmek istiyoruz’ diye. İster geç ister geçme kardeşim, sahtekârın davası neyse o davanın üzerine sonuna kadar gideceğiz” dedi.

‘Ecevit gitti ve aldı’

Kılıçdaroğlu, “Yunanistan’ın Ege adalarının 18’ini işgal ettiğini” dile getirdiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti: “Ya arkadaş, benim her söylediğime laf yetiştiriyorsun, bir de bu 18 adayla ilgili bir cümle kur. Cümle dahi kurulmuyor. Yunanistan Savunma Bakanı bana cevap verdi, ‘Gel de al’ diyor bana. 2019’da geleceğim, o adaların tamamını alacağım. Bunu niye söylüyorum? Bir dönem bunlar Kıbrıs için de söylüyorlardı ‘Gel de al.’ diye. Rahmetli Ecevit ne yaptı? Çıktı ve gitti aldı. Bitti o kadar. Korkudan cevap bile veremiyor. Ege adalarının 18’inde gidecek Yunanlılar askeri birliklerini kuracak, askerlerini götürecekler orada konuşlandıracaklar, ben bunu dile getireceğim, tek cümle bile etmeyeceksin. Kimsin sen? Hani milliydin, niye demedin Yunanistan Savunma Bakanı’na, ‘Sen Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin anamuhalefet partisini tehdit edemezsin kardeşim’ Niye demedin?”

Haberin Devamı

İşten çıkarılan işçilerle buluştu

Konuşmasının devamında işsizliğe değinen Kılıçdaroğlu, Kocaeli’nin İzmit ilçesinde, bir fabrikadan toplu iş sözleşmesi talebinde bulundukları ve sendika üyesi oldukları için çıkarıldıkları iddia edilen işçilere de ziyarette bulundu.

2019’da geleceğim tamamını alacağım


Kılıçdaroğlu, “Biz işçiyle işverenleri karşıt gruplar olarak hiç görmedik. Tam tersi işçi ve işvereni bir arada, ortak mücadele eden, üreten, Türkiye’yi büyütmek için mücadele eden gruplar olarak gördük ama işverenin şu gerçeği de kabul etmesi lazım. İşçi çalışıyor, alın teri döküyor, işçi örgütlenmek istiyor, işçi daha iyi yaşam standardını yakalamak istiyor. Yani işçi köle olmak istemiyor” ifadesini kullandı.