Siyaset 'Kadın haklarını savunmak insanlığı savunmaktır'

'Kadın haklarını savunmak insanlığı savunmaktır'

27.11.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:

4. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi’nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kadınların karşı karşıya bulunduğu şiddet ve ayrımcılık gibi sorunların çözümü konusunda büyük hassasiyet gösterdik” dedi. Erdoğan, kadınların haklarını savunmanın aynı zamanda tüm insanlığın haklarını savunmak anlamına geldiğini söyledi

Kadın haklarını savunmak insanlığı savunmaktır

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın birlikte düzenlediği, bu yılki konusu “Dijital Çağ’da İnsan Kalmak” olarak belirlenen “4. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi”ne canlı bağlantıyla katıldı.

“Maddi ve manevi tüm ihtiyaçlarıyla insana hizmet için çalışmayan her mekanizma sonuçta zulüm üretir” diyen Erdoğan, “Bireyden aileye, aileden topluma insanın söz konusu olduğu her yerde ve her konuda hiçbir ayrım gözetmeksizin bu anlayışı hakim kılmanın mücadelesini verdik. Özellikle kadınların karşı karşıya bulunduğu şiddet ve ayrımcılık gibi sorunların çözümü konusunda çok daha büyük hassasiyet gösterdik. Güçlü bir ailenin temelinde güçlü kadının yattığı, kadının gücünün de kendisine duyulan saygıdan ve haklarını kullanabilme imkanından kaynaklandığını unutmadan yolumuza devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Erdoğan, kadınların haklarını savunmanın aynı zamanda tüm insanlığın haklarını savunmak anlamına geldiğini ifade etti. Erdoğan’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

MODERN KÖLELİĞE VARIR: Güvenlikten eğitime, sağlıktan enerjiye, bireysel alışkanlıklardan ticari faaliyetlere kadar her alanda yaygınlaşan dijitalleşmenin en büyük zaafı, veri kontrolünün tekelleşiyor olmasıdır. Az sayıda şirketin tüm dünyanın dijital verilerini kontrol ettiği bu çarpık durum, çok büyük sıkıntıların habercisidir. İnsanın geleneksel hayat tarzında çeyrek asır gibi kısa bir sürede yaşanan bu radikal değişimin sonu, doğru bir altyapıyla desteklenmez ve adil bir anlayışla yönetilmezse modern köleliğe varır.

SONU FAŞİZM: Bireyi, bir isim veya numaradan ibaret gören dijitalleşmenin sonu faşizme çıkar. Dijital faşizme karşı hep birlikte mücadele etmeliyiz. Elbette bunu söylerken dijitalleşmeyi reddetmekten bahsetmiyorum. Ama teknolojiyi geliştirenin de üretenin de kullanıcı olan insana karşı sorumluluğunu sadece kazanç parantezine hapsetmenin önüne geçilmelidir.

KADIN HAKLARI: Geçmişte bilim kurgu romanlarında, fütürist denemelerde okunan veya filmlerde seyredilen bir dünyanın içine giderek daha çok girildi. Zirvenin konusunu oluşturan ‘dijital çağda insan kalmak’ yaklaşımını en az dijitalleşmenin kendisi kadar önemli görmezsek yine bu romanların ve filmlerin bir kısmındaki felaket senaryolarının içine düşmemiz kaçınılmazdır. KADEM’i böylesine önemli bir konuyu ülkemizin ve dünyamızın gündemine getirdiği için tebrik ediyorum. Panellerde dile getirilecek fikirlerin, yapılacak değerlendirmelerin her birini bu bakımdan kıymetli görüyorum. Kadınların haklarını savunmanın aynı zamanda tüm insanlığın haklarını savunmak anlamına geldiğini gösteren bu etkinliğe katkı veren herkese teşekkür ediyorum.

‘Yüz binlerce siber saldırı’

Türkiye son dönemde siber saldırılara en çok hedef olan ülkelerin başında geliyor. 2016’da 9 bini bulmayan siber saldırı sayısı artık yüz binlerle ifade ediliyor. Akıllı sistemlerle yapılan saldırıları püskürtmenin yolu daha akıllı sistemleri geliştirmek ve kullanmaktır. Sınırlarımızın güvenliği ne kadar önemliyse, elektronik sistemlerimizin ve buralarda saklanan verilerin güvenliği de o derece önemlidir. ‘Türkiye’nin verisi Türkiye’de kalmalı’ anlayışıyla başlattığımız çalışmalarda henüz istediğimiz yere gelemedik.

5G SÜRECİNDEYİZ: Türkiye, dijitalleşme konusunda oldukça iyi bir seviyeye gelmiştir. Ülkemizde bilgi ve teknoloji sektörünün hacmi, 18 yılda 20 milyar dolardan 132 milyar dolara yükseldi. Sektörün ülkemizdeki yatırımları 100 milyar lirayı aştı. Mobil hizmetlerden faydalanan abone sayısı nüfusumuzla aynı rakama ulaştı. Bu sürecin devam ettirilebilmesi için altyapı yatırımlarının en etkin ve verimli şekilde yürütülmesi gerekiyor. 2016’da 4.5G’ye bu anlayışla geçmiştik. Şimdi 5G sürecindeyiz. Yerli 5G teknolojisinin altyapısını kurmadan bu süreci yürütemeyiz.