03.03.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:
İngiltere'yi 1 - 0 yendiği 7 Ekim 2000'den bu yana, Dünya'nın önde gelen ülkelerine karşı oynadığı 17 maçta da galibiyet yüzü göremeyen Panzerler, tam 11 kez sahadan mağlup ayrılırken, 6 maçta berabere kalabildi. Futbolun elit ülkelerine diş geçiremeyen Almanya, bu maçlarda attığı 15 gole karşılık kalesinde tam 36 gol gördü. Son olarak önceki akşam İtalya'ya Floransa'da 4 - 1 kaybeden Panzerler, özellikle 2006 Dünya Kupası'nın ev sahibi olarak, organizasyonun sahibi FIFA'yı da endişeye sevk etti. Dünya futbolunda bir zamanlar "istikrar" denince akla gelen ilk ülke olan, disiplinli futbolu ve turnuva takımı olmasıyla da tanınan Almanya, son altı yıl içinde çizdiği kötü grafikle, ev sahipliğini yapacağı 2006 Dünya Kupası öncesi "olumsuz anlamda" istikrarı yakaladı !.. Almanya'da yazılı ve görsel basın, 4 - 1'lik İtalya yenilgisi ile neye uğradığını şaşırdı. Teknik Direktör Jürgen Klinsmann'ın ılımlı demecine ve "endişe etmeyin" uyarısına karşın takımın gidişatını iyi görmeyen gazeteler, ortaya çıkan olumsuz tabloyu sert bir biçimde eleştirdiler. Bild gazetesi, "Mamma mia, çok kötüyüz !" manşeti altında verdiği haberde "Dünya Kupası'na 99 gün kaldı ve Milli Takımımız, şimdiye kadar görülmemiş biçimde kötü oynuyor. Eğer Dünya Kupası'nda da böyle oynarsak silinir, gideriz" diye yazdı. Frankfurter Allgemeine gazetesi ise "Almanya, futbol cücesine döndü" başlığını atarken, tecrübeli defans oyuncusu Christian Wörns'ü, kendisini taktik fakiri olmakla suçlaması üzerine kadroya almayan Klinsmann'ı eleştirdi, "Dörtlü defans bloğu öyle bir performans sergiledi ki, Wörns'ü haklı çıkardı" yorumunu yaptı. Alman basını şokta MAÇ TARİHİ RAKİP YER SONUÇ 27 Şubat 2001 Fransa Paris 0 - 11 Eylül 2001 İngiltere Münih 1 - 517 Nisan 2002 Arjantin Stuttgart 0 - 130 Haziran 2002 Brezilya Yokohama 0 - 220 Kasım 2002 Hollanda Gelsenkirchen 1 - 312 Şubat 2003 İspanya P.de Majorca 1 - 320 Ağustos 2003 İtalya Stuttgart 0 - 115 Kasım 2003 Fransa Gelsenkirchen 0 - 315 Haziran 2004 Hollanda Porto 1 - 123 Haziran 2004 Çek Cum. Lizbon 1 - 28 Eylül 2004 Brezilya Berlin 1 - 19 Şubat 2005 Arjantin Düsseldorf 2 - 220 Haziran 2005 Arjantin Nürmberg 2 - 225 Haziran 2005 Brezilya Nürmberg 2 - 317 Ağustos 2005 Hollanda Rotterdam 2 - 212 Kasım 2005 Fransa Paris 0 - 01 Mart 2006 İtalya Floransa 1 - 4 ALMANYA'NIN, DEVLERLE SON ALTI YILDA OYNADIĞI MAÇLAR: Müvekkilim Hakan Bilal Kutlualp, kamuoyunda dürüstlüğü ve çalışkanlığı ile temayüz etmiş saygın bir işadamı/sanayicidir. Müvekkilim; Fenerbahçe Spor Kulübüne gönülden bağlı olarak yıllarca hizmet ettikten sonra, kulüp başkanı ile yaşadığı ve medyaya da intikal eden bazı sorunlardan dolayı 17.10.2005 tarihinde yönetimden istifa etmiştir.18 Ekim 2005 tarihli Milliyet Gazetesi'nde, Ercan Güven tarafından kaleme alınan "Divan'da Müstehcen Durum" başlıklı yazıda, eleştiri sınırlarının dışına çıkılarak, taraflı, kasıtlı, hakaret niteliğindeki ifadeler kullanılmak suretiyle müvekkilimin kişilik haklarına saldırılmıştır. Söz konusu köşe yazısında kullanılan ifadelerin, basın özgürlüğü, ifade ve eleştiri özgürlüğü, haber verme ve görüş açıklama özgürlüğü ile bir ilgisi bulunmadığı gibi, yapılan yorumların yayınlanmasının kamu menfaati kapsamında değerlendirilmesine de imkan yoktur.Anayasal güvence altında bulunan basın hak ve hürriyetinin öğretide ve uygulamada tartışmasız benimsenen "gerçeklik, güncellik, kamu yararı, toplumsal ilgi ve konu ile ifade arasında düşünsel bağ" kuralları çerçevesinde kullanılması gerekir. Gazeteniz yazarlarından Ercan Güven'in belirtilen yazısı; basın özgürlüğü sınırlarını, başkalarının şöhret ve haklarının korunması noktasından, basın özgürlüğünün yansıması olan eleştiri hakkını ise eleştiriyi hakaret boyutlarına ulaştırması ve eleştirilen olay ile yapılan eleştiri arasındaki düşünsel bağı bozmasından dolayı ihlal etmiştir.Söz konusu yazı taraflı, kasıtlı ve hasmane bir biçimde kaleme alınmış olup, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı'ndan sayın Yıldırım olarak bahsedilirken müvekkilimden yalnızca soyismi ile bahsedilmesi bile, yazının yazarının tarafsız hareket etmediğini göstermektedir.Köşe yazısındaki "...arkadaşım bu kadar onuruyla oynanarak kovulsa..." ifadesi ise okuyanları hayret içinde bırakmaktadır. Çünkü müvekkilim H. Bilal Kutlualp çevresinden gelen "kendisinin Genel Kurul tarafından seçildiği, başka bir seçilmişin isteği nedeni ile istifa etmemesi gerektiği" şeklindeki bunca talebe rağmen, sırf kulübün zarar görmemesi için İSTİFA ETMİŞTİR. İstifa etmek kovulmak demek değildir. Fenerbahçe Spor Kulübü tüzüğü incelendiği takdirde görüleceği üzere, başkanının hiçbir yöneticiyi kovma ve azletme hakkı ve yetkisi yoktur. Ayrıca Fenerbahçe Spor Kulübü de kimsenin özel şirketi değildir ve herhangi bir yöneticinin kovulması da bu nedenle söz konusu olamaz.Müvekkilimin Fenerbahçe Spor Kulübü'nden istifa ederken ortaya koyduğu prensipleri, davranışları, ifadeleri, bugüne kadar aşkla ve şevkle gönülden bağlı olarak hizmet ettiği bir büyük kulübün ve bu kulübün tarftarının zarar görmemesi için seçtiği yöntem bir erdem olarak değerlendirilmesi gerektiği halde, yazının yazarı tarafından korkaklık, pısırıklık, yüreksizlik olarak nitelendirilmeye çalışılmaktadır. Halbuki müvekkilim gerek yakın çevresindeki ve gerekse uzaktan tanıyan binlerce ve hatta yüzbinlerce çalışanları, arkadaşları, sevenleri tarafından, engin bilgisi, deneyimi, ticari ahlak ve başarısı, kişiliği dolayısıyla hayranlıkla izlenmektedir.Her türlü hakkımız saklı kalmak üzere; işbu düzeltme ve cevap metninin 5187 sayılı Basın Kanunu'nun 14. maddesi gereğince gazetenizde yayınlanması talep ve rica olunur. Saygılarımızla.Bilal KutlualpVekiliAv. Hüseyin Öz 18.10.2005 TARİHLİ MİLLİYET GAZETESİNDE YAYINLANAN "DİVANDA MÜSTEHCEN DURUM" BAŞLIKLI YAZI HAKKINDAKİ HAKAN BİLAL KUTLUALP VEKİLİNİN DÜZELTME VE CEVAP METNİDİR