Attila Gökçe

Attila Gökçe

agokce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Yara çok derin, öfke çok kabarık. Fenerbahçe’nin 11 Mayıs 2021’de geçen sezonun 41. haftasında Sivasspor’a 2-1 yenilerek kucağına kadar gelen şampiyonluk şansını yere düşürüp paramparça etmesi, Başkan Ali Koç ve yönetimdeki arkadaşları tarafından müthiş bir cezalandırma sürecini başlattı.
O günden beri Fenerbahçe’de operasyonlar peş peşe geliyor.
Emre Belözoğlu, kalbi kırılarak, incinerek görevi bırakmak zorunda kaldı.
Menacer Volkan Ballı, Volkan Demirel, Selçuk Şahin, Marco (Mehmet) Aurelio birer birer uçup gittiler.
Caner Erkin de hazan yaprağı gibi dalından düşüp kapının önüne konulanlardan...
Şimdi görülen o ki sırada Ozan Tufan da var. Onun takımdan ayrılması, öncekilerden farklı olacak. Uluslararası becerileriyle tanınan futbol menacerleri, Avrupa’da zaten bilinen ve tanınan Ozan Tufan’a endüstriyel liglerden biri için sözleşme örneği gönderebilirler. Fenerbahçe de şu “Finansal Fair Play” sürecinde makul gelir elde ederek başarılı bir operasyon gerçekleştirmiş olur.
Ama asıl operasyon transfer değil, Ozan da dahil kaybetmeye adeta alışmış grubu tamamen dağıtarak Fenerbahçe’nin dışına atmaktır.
Bu operasyonlar gündem oluştururken, öne çıkan fotoğraf, Vitor Pereira’dır. Marco Aurelio’dan Caner Erkin’e kadar gidenlerin çoğu, Pereira tarafından istenmediği için gönderilmiş oluyor. Oysa bu kararlar, belli ki Başkan Ali Koç’un 11 Mayıs öfkesine dayanmaktadır.
Rivayet odur ki, yeni sezon için güçlü ve karizmatik bir teknik direktör arayan Fenerbahçe, bir menacer aracılığıyla böyle bir adayı yoklamıştır. Aldığı yanıt “hayır”dır… O hocaya tavsiye ettiği aday sorulur… Tavsiye gelmez. Aradan üç gün geçer ve Pereira işbaşı yapar.
Araştırmadan, hazırlanmadan, eski tanışıklık ve koşullar hatırına oluşan bir buluşmadır bu.
Neresinden bakarsanız bakınız, ortada çok farklı başka bir gerçek vardır:
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, merhum Süleyman Seba’nın Beşiktaş’ta Gordon Milne’e gösterdiği sabrı, verdiği desteği Emre Belözoğlu’ndan esirgemiştir.
Seba’nın sabrı, üçüncü yılında üç yıl üst üste yaşanan şampiyonluklar getirmiştir. Fenerbahçe’de ise Ali Koç’un üst üste kaybettiği şampiyonluklar serisi üçü tamamlamıştır.
Şimdi dördüncüde… Üçgen kareye dönüşürse… Haziranda olağanüstü kongreye gider Fenerbahçe…
O yüzden bu sene o senedir yani… Oldun oldun! Olmazsa yandın!

Haberin Devamı

Pereira ve Terim
Pereira, Adana Demirspor maçından sonra açıklama yapıp sorulara geçiyor. Aaa… Soru yok! Medyanın ayıbı…
Giresunspor-Galatasaray maçından sonra muhabir soruyor:
“Hocam Marcao’ya yaptırım uygulayacak mısınız?”
Yanıt: “Kulağına fısıldamışlar soruyu. Yaptırım yapacaksak biz yapacağız. Kimseyi de ilgilendirmez” diyor. Bu da hocanın ayıbı. Kulağımıza da fısıldanabilir hocam… Kesinlikle herkesi ilgilendirir. Neyse, sonradan toparlayıp yanıt verdiniz. Teşekkürler.

Haberin Devamı

Paris’te karate umudu
Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda toplam madalya sayısıyla en başarılı olduğumuz spor dalı karate... 1 gümüş, 3 bronz… Eray Şamdan’ın 67 kilo kumite finalinde Fransız Da Costa’ya 5-0 yenilerek gümüş madalyayı kazanması, garip bir etki yarattı. Fransa, Paris 2024’te karateye olimpiyat programında yer vermeyeceğini, onun yerine sokak dansını koyacağını ilan etmişti. Şamdan’ın rakibi Da Costa’nın kazandığı altın madalya, politikanın değişmesine yol açtı. Fransa’nın olimpiyat oyunlarındaki bakan yetkisine sahip delegesi Roxana Maracineanu harekete geçti. Eski bir Avrupa yüzme şampiyonu olan Maracineanu, “Karatenin Paris 2024’te resmi olimpiyat programında yer alması için IOC’ye başvuracağız” dedi. Bu karar alınırsa, Türk karatesi Tokyo’daki başarısını Paris’te de tekrarlayabilir. Etkin ve dikkatli bir spor diplomasisi ile bu hedefin gerçekleşmesi için biz de çalışmalıyız.

Haberin Devamı

Psikomasör
Tokyo’dan olimpik anekdot yağıyor. Türk kafilesinde ilk kez yer alan 3 psikologdan biri, kahve molası sırasında madalyalı sporcularımızdan biriyle konuşmak istedi. Sohbete başlamadan sporcudan duyduğu sözlerle adeta şoke oldu: “Ben bütün sorunlarımı masörümle konuşup çözüyorum. Psikoloğa gerek yok!”

Zor oyunun yıldızları
Kadın Voleybol Milli Takımımız, Tokyo dönüşünde çanta değiştirip Avrupa Şampiyonası için Romanya’ya uçtu. Hedef şampiyonluk... Kadın Hukuku Uzmanı Nazan Moroğlu ile birlikte katıldığımız medya gününde oyuncularımızın çektiği sıkıntıları da öğrendik. Maç programı yüzünden üniversiteyi terk eden, ya da üniversite sınavına giremeyen oyuncular, kariyer-öğrenim ikileminden şikayetçiydi.

Baltaş’a kulak verin
Geçen hafta ilgi gören yazının tamamını okumak için: https://www.acarbaltas.com/ingilterede-yapilan-turkiyede-hayal-edilemeyen/