Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Galatasaray-Beşiktaş maçının hakemi Yasin Kol, sezonun çok konuşulacak isimlerden biri olacak kuşkusuz. Kol’un görev aldığı müsabakalar, saha içindeki tavırları, gereksiz güveni, futbolcularla iletişim eksikliği dikkat çekici.

Bana Haluk Ulusoy’un federasyon başkanlığı döneminde el üstünde tutulan bir hakemi anımsatıyor. Gideceği maçları MHK değil, bizzat Federasyon Başkanı belirliyordu. O da kendine güvenenleri mahcup etmiyordu. Yani sırtını sağlam yere dayamıştı.

Bir yılda adeta küllerinden doğan Kol’un bugün en büyük destekcisi TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’dur. Hemşehrilik duygularıyla gayet uyumlu görünüyorlar.

Haberin Devamı

FIFA kokartlı Arda Kardeşler’i Trabzonspor aleyhine yaptığı hata nedeniyle iki saat içinde infaz eden TFF Başkanı, Yasin Kol’un derbideki yanlış kararlarını bir cümleyle geçiştirdi. Es geçtiği kırmızı kartlara değinmedi. Eleştirilerin odağındaki Kol ertesi gün VAR koltuğuna oturunca, inisiyatifin kimde olduğunu anlaşıldı.

Bu arada MHK Başkanı Ferhat Gündoğdu ne yaptı? Ne yapacak, kendisine ne talimat verildi ise onu. Yasin Kol’u derbideki performansından sonra yine susmayı tercih etti. Tek derdi tazminatla bağlandığı koltuğunu korumak. Ankara’dan istediği randevuyu alamasa da, şimdilik hamisi Hacıosmanoğlu olarak görülüyor.

Hasar çok büyük

Gerçek şu ki, TFF ve MHK başkanları Türk hakemliğini tehlikeli sulara sürüklüyor. Liyakat, adalet, hak, hukuk gibi kavramlar rafa kaldırıldı. Her uygulama keyfi. Camia en aciz, en savunmasız dönemini yaşıyor.

Hakem, kaderinin birilerinin iki dudağının arasında olduğunu biliyor. Hâl böyle olunca ne acıdır ki, nabıza göre düdük çalma, bayrak kaldırma, Riva’dan müdahale etme alışkanlığı gelişiyor.

Haa bu düzenden memnun olan yok mudur? Olmaz mı? Kimler ne kadar maç alıyor, kimler VAR odasından çıkmıyor, kimlerin hataları görmezden geliniyor ona bakın.

Ve onları yönetenler... Bugünkü siyasi iklimde rahatlar. Hesap soran yok. Arada bir Riva’da baskın yeseler de manevra kabiliyetleri takdire değer.

Baksanıza; TFF Başkanı bir televizyon programında kulüplere seslenirken, “Hakemlere saldırmayın, baltalarınızı gömün” dedi.

Haberin Devamı

Kulaklarıma inanamadım. Konuşan, Trabzon’da hakemleri saatlerce stat odasında rehin tutan, her olaylı maçtan sonra onları kurtlar sofrasına sunan Hacıosmanoğlu değil de bir başkası idi sanki.

Net söylüyorum, Türk hakemliğinde sebep oldukları hasar 3-5 yılda onarılamaz. Gemi su aldı batıyor, beyler farkında değil.

Bunlar iyi günler!

Konuşunca mangalda kül bırakmayanlar, kokuşmuş sistemi değiştirmek yerine o sisteme hizmet etmeye devam ediyor.

Sonuç ortada. Son altı yılda FIFA’nın transfer yasağı getirdiği Türk kulüplerinin sayısı utanç verici düzeye yükseldi. Aralarında Süper Lig’den üç kulübün de bulunduğu listede dava konusu tam 181 dosya var.

Transfer yasakları, puan tenzilleri gırla gidiyor. Nedeni gayet açık.

Her sezon 3-5 kez değiştirilen “Kulüp lisans ve finansal fair play” talimatı var ya. Nabza göre şerbet veren federasyon yönetimleri var ya. Kulüpleri batma noktasına getiren transfer çılgınlığına sessiz kalan zihniyet var ya.

Haberin Devamı

Süper Lig’de bu sezon harcanan paralara bakınca yukarıdaki tablonun daha vahim hale geleceğini düşünmek korkutuyor insanı.

Güzel şeyler olsun

“Aklın bahar olunca fikrin çiçek açar. Güzel düşün ki, güzel şeyler olsun.”