Galatasaray "Maddi, manevi, idari sorun var"

"Maddi, manevi, idari sorun var"

13.10.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

Başkan Adayı Alp Yalman, Galatasaray'ın röntgenini çekti, ekibiyle birlikte problemleri çözmeye talip olduklarını söyledi.

Maddi, manevi, idari sorun var

Kulüpteki mevcut sorunlarla baş etmek için 8 aylık süre yetmez. Maddi durum düzgün değilse manevi, sportif ve idari olarak başarıyı yakalamak mümkün olmaz. Ben ve arkadaşlarım buraya kazık çakmaya gelmiyoruz ama bir sonraki seçim için en yakın tarih 2016’dır. Türkiye’nin lider kulübü, federasyonlarla ve diğer kulüplerle sürekli kavga halinde olmamalı. Bu durum Galatasaray’a yakışan bir şey değildir.

Haberin Devamı

Galatasaray Kulübü’nde, Duygun Yarsuvat’ın ardından diğer başkan adayı Alp Yalman da, 25 Ekim Cumartesi günü gerçekleştirilecek Olağanüstü Seçimli Genel Kurul öncesi GSTV’ye konuk olurken, birçok konuda önemli açıklamalar yaptı.

1990-96 döneminde başkanlık görevinde bulunan Yalman, sarı-kırmızılı kulübün mali yapısından, Cesare Prandelli’nin durumuna; 4. yıldız hedefinden, Türkiye Futbol Federasyonu ve Fenerbahçe ile ilişkilere kadar merak edilen sorulara samimi yanıtlar verdi. İşte Alp Yalman’ın mesajları...

‘Ünal’ı bekledim’

- Ben adaylık için hızlı hareket etmedim. Ünal (Aysal) açıkladıktan sonra, hangi niyetle açıkladığını, arkasında ne olduğunu bekledim. O zaman dedim ki; ‘Galatasaray’da hiçbir yer boş kalmamalı, Galatasaray’ın kaos ortamını yaşamaması lazım.’ Bekledim Ünal arar diye. Daha evvel böyle yapmamasını dile getirdim. Galatasaray’ı böyle başsız, belirsiz bırakmak tabiatıma uygun değil. Ben de elimi bu şekilde taşın altına koymaya karar verdim.

Haberin Devamı

- Galatasaray’daki sorunlarla baş etmek için 8 ay yetmez. Galatasaray’da mali ve idari açıdan durum ortada. Ben ve arkadaşlarım buraya kazık çakmak için gelmiyoruz. Bence en yakın tarih, bir sonraki seçim için 2016’dır.

- Adnan Polat benim yönetime aldığım ve benimle idareciliğe başlamış arkadaşlardan bir tanesi. Taner’i de (Aşkın) öyle almıştım. Işın Bey (Çelebi) ile de daha evvel konuşmuştuk. Benim listemi, benden başka kimse yapamaz. Benim tabiatım da yoktur. Adnan, Galatasaray’ın eski başkanlarından. Mehmet, Faruk falan hepsi dostlarım benim. Eski başkanların hepsiyle konuştum, görüş alışverişinde bulundum.

- İlk icraat olarak, bugünkü hale bakmak lazım. Zannetmiyorum ki Galatasaraylılar mali durumdan memnun olsun. Biz gelir gelmez tüm bu durumlar çözülür demek, fazla iyimserlik. Önemli olan bunları kontrol altına almak, yapılandırmak ve orta, uzun vadede Galatasaray’ı borç yükünden kurtarmak. Bir kulüp, borç yüküyle ne sportif olarak ne sosyal olarak ileriye gidemez.

- Galatasaray’da sorun hem maddi, hem manevi, hem de idari. Mali durumumuz düzgün değilse, çalışanınıza doğruyu söylememek zorunda kalıyorsanız manevi, sportif ve idari olarak başarıyı yakalamak mümkün değil. Hepsini birlikte ele alıp, yürütülebilir, işleyebilir, güvenli bir sistem kurmak gerekir.

Haberin Devamı

- Ben idarecilerin cebinden para vererek kulübü idare etmesine her zaman karşı oldum. Biz geçmişte idarecinin cebinden para alarak kulübü idare etmedik. Galatasaray’ın ismi yetecek durumdadır. Taşıma suyla değirmen dönmez. Biz gerekli mali yapıyı kuracağız. Bunda hiç şüphe yok.

‘G.Saray kazanacak’

- Türkiye’nin lider kulübü, federasyonlarla, diğer kulüplerle, insanlarla sürekli kavga halinde olmamalı. Bu Galatasaray’a yakışan bir şey değil. Her şeyden önce mantık ve dostluk çerçevesinde düzgün münasebet kurmak gerekir. Bunu da yapabilirim diye düşünüyorum.

- Bir takımımızın durumuna bakalım. Yanılmıyorsam futbol takımında 40 küsür mukaveleli topçumuz var. Bir takımın efektif olarak çalışması için bu çok yüksek bir rakam. Yeni transfer yapmadan önce eldeki stoku tüketmek lazım. Üstüne koymak sadece problem yaratır. Yarattı da. Oturup konuşacağız, istediği bir şeyler varsa, evvela kendi takımına bakacak. Eldeki kadroyu ne kadar, nasıl boşaltabiliriz, ondan sonra da yeni transferi düşünürüz.

Haberin Devamı

- Galatasaray Adası ile ilgili düşüncem birinci günden beri belli. Ben, Galatasaray Adası’na, Su Ada denilmeye başlandığı günden beri gitmiyorum. Şöyle söyleyeyim ki Su Ada, Galatasaray Adası olacak.

- Hatırlarsanız Galatasaray’ın çekirdeğini bir zamanlar genç takımdan gelen oyuncularla kurmuştuk. Cüneyt, Arif, Emre, Okan hepsini sayabilirim. Barcelona’nın aklına gelmeden Galatasaray’ın aklına geldi. Altyapı oldukça, başarı olur. Devamlı transfer, devamlı transfer. Öncelikle, Galatasaray’da oynayacak oyuncunun bir sevgisi olacak.

- Galatasaray için hayırlı olacak bir 25 Ekim görüyorum. Kazanan Galatasaray olacak. Bizde mektepli, alaylı kavramı yoktur. Buradaki tek faktör Galatasaraylı olmaktır. Kalkıp bu mektepliydi, bu değildi, kimsenin görmek istemediği bir tablodur. Böyle bir şeyin olmamasını diliyorum.

Haberin Devamı

‘ÇATIYA İMZA ATTIK’

“Stat çatısının kapatılması Galatasaray’ın taahhüdüdür. Stadın bütün hesapları buna göre yapılmış. Galatasaray bunu imzayla mukavele etmiş. Kulüp belli bir parayı ödeyerek vazgeçebilir. Ancak bizim böyle bir düşüncemiz yok. Stadın çatısının kapanması değerlendirilecek. Araziler konusunda benim ve arkadaşlarımın düşüncesi, Galatasaray’ın varlıklarını elden çıkararak değil, değerini artırarak elde tutmaktır. İnşallah o günleri görürüz, Galatasaray gayri menkullerinin sayısını artırır.”

‘Prandelli gitsin, Denizli gelsin olmaz’

Alp Yalman seçilmesi halinde Cesare Prandelli ile yolları ayırarak, Mustafa Denizli’yi takımın başına getireceği iddiasını doğrulamadı.

Duygun Yarsuvat’ın ardından Prandelli’ye sahip çıkan Yalman, “Prandelli, Galatasaray’ın mukaveleli antrenörü ve bir takım şeyleri yapmak üzere burada. Gelir gelmez, ‘Sen git, başkasını getiriyorum’ demek, hem Galatasaray’a yakışmaz, hem de sportif olarak bir artı getirmez. Basından takip ettiğim kadarıyla aklı başında. Takımla ilgili bazı arayışları olabilir. İdari boşluktan kaynaklı bazı yanlış düşünceleri de olabilir. Niyetim direkt Prandelli’yi gönder, Mustafa’yı getir değil” dedi.

Alp Yalman gelecek yıllarda Denizli’yi göreve getirip, getirmeyeceği sorusuna ise “Mustafa çok kıymetli bir teknik adam. Ayrıca çok yakın dostum. Ne kadar Fatih’in (Terim) gönderilmesinden memnun olmadıysam, bunun Prandelli’ye de yapılması doğru olmaz. Herkes Galatasaray’a yaptığı hizmetin kalitesiyle ölçülür. Doğru hizmet etmeyen kimse, onun elinden sorumluluğu alacağız” yanıtını verdi. Yalman, Fenerbahçe ve Dortmund maçlarının neticesinden çok genel performansın önemli olduğunu da belirtti.

‘Aziz’i çok severim’

Alp Yalman, Fenerbahçe Kulübü ile ilişkiler ve 3 Temmuz süreciyle ilgili soruları yanıtlarken, ezeli rakiplerine zeytin dalı uzattı. Yalman, “Aramızdaki bu gerginliği, sadece Fenerbahçe başkanına bağlamak doğru değil. Son dönemde konjonktür o hale gelmiş ki, her iki başkanın da belki de çok istemeden konuştukları şeylerle bu hale gelmiş. Galatasaray’ın, Fenerbahçe veya herhangi bir kulüple itişme, kakışma içerisinde olması Türk sporu için düşünülemez, söz konusu olamaz. Aziz, Fenerbahçe’nin başkanı, kendi kulübü için doğru bildiğini yapacak, bundan daha doğal bir şey olabilir mi? Ancak Galatasaray da aynısını yapacak. Aziz, benim çok sevdiğim bir insan. Onunla sağlıklı ilişkiler kuracağıma inanıyorum” diye konuştu.

‘Basket takımını maça çıkartırdım’

Alp Yalman, Galatasaray’ın, Fenerbahçe Ülker ile oynaması gereken Basketbol Ligi final serisinin son maçına çıkmaması konusunda Ünal Aysal yönetimini kararını eleştirdi. Sözlerine, “Galatasaray basketbol takımı ile ilgili düşüncelerimi, başkan olup, şampiyonluk kupasını getirince konuşuruz” diyerek başlayan Yalman şöyle devam etti: “17 Haziran ile ilgili olarak ben öyle bir karar almazdım. Ben o maça giderdim, takımımı da salona çıkartırdım. Galatasaray hiçbir müsabakadan kaçan taraf olmaz. Kürekte de öyle. Biz kaçmayız. Ama haksızlığa, taşkınlığa da müsaade etmeyiz.”

Sabri açıklaması

“Sabri’nin fiilen neden ceza aldığını bilmiyorum. Bilmiyorum derken, paylaşacağım şekilde bilmiyorum. Konuya iki türlü bakmak lazım. Bir; genç takımdan yetişmiş, Galatasaray kaptanlığına yükselmiş birine nasıl muamele etmek lazım, ona bakılmalı. İki; Galatasaray’da bu tip cezaları minimuma indirmek için bir şeyler yapmanın peşinde olacağız.”

‘Şampiyonluk vadedilemez’

“Rakibim Duygun Yarsuvat’ın düşüncesine söyleyecek bir şeyim yok ama futbolda galibiyetler, şampiyonluklar vadedilemez. Ancak onun için atılacak adımlar vardır. Futbolda en önemli maç, ilk oynayacağanız maçtır. İlk oynayacağınız maçı kazandığınız vakit, sorunlar hallolur. Galatasaray’ın 4. yıldız, 10. yıldız, 100. yıldız, hepsini almasını isterim. 4. yıldızlar, başarılar sonunda gelir.”