Skorer Taşeron spor yazarı

Taşeron spor yazarı

26.02.2008 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

Taşeron spor yazarı

Maç bitti; bir de baktım Kuzey Irak'la başlamışım yazıya.Sildim...Demek ben de nasiplenmiştim "Spor başka, o başka" söylemlerinden.Mahalle baskısı işlevini yerine getirmişti.*** "O" dedikleri gününe göre değişiyordu. Bazen Cumhuriyet'in temel ilkeleri, bazen delinen Lozan.Süper Ligimiz olanca hızıyla sürereken, sana ne 15 şehitten spor yazarı parçası!Sana ne saygıdeğer milletvekillerimiz kanun taslağında tahrifat yaparak emekli maaşlarına dört asgari ücret eklemişlerse?.. Sana ne Avrupa Birliği'nin dayattığı kanunla 11 bin vakıf gayrımenkulünü yabancılara hediye ettikse?Sen ancak Zico'yu eleştirirsin, forvetin tek mi çift mi olması gerektiğiyle ilgilenirsin, kırk yılda bir de saygıdeğer bir kulüp başkanına "pes" ettirirsin; o kadar. Zafer mi arıyorsun?..İşte... Türk futbolunda "saygınlık çıtasını" yükselten Özhan Canaydın'ı başkan olduğuna olacağına pişman etmişsin.20'li yaşlarda gençlerin yeşil çimenler üzerinde sergiledikleri futbol sanatı varken sana ne 20'li yaşlarda vatanları uğruna can veren gençlerden?Açık seçik bu kelimelerle dile getirilmese de mahalle baskısı bu yönde.***Evet, Beşiktaş- Denizli maçı kritiğine başsağlığı mesajı bile eklemedim mesleğimin hakkını verip sahada gördüklerimi yüceltebilmek için.İster mesleki disiplin deyin, ister futbol aşkı.Lakin ben biliyorum ki, futbol sayfalarında çıban gibi görünmekten bıkmıştı ruhum.Bilinçsiz olarak sürü psikolojisine uydum.İçim yandı içim.Dayanamadım... Burada itiraf ettim. ***Daraldım bize dayatılan dar açılardan.Hani İsviçre'de falan spor yazarı olsam, anlarım!.. Milletin tuzu kuru, ekonomi tıkır tıkır. Şeriatçı yok. Komşudan terörist değil para dolu çanta giriyor. Askerim ölmüyor sınır boylarında...İsviçreli bir spor yazarı olarak razıyım futbol yiyip içmeye, antrenmanlarda yatıp kalkmaya.Ama burası Türkiye... Türkiye Cumhuriyeti."Türkiye"den "Cumhuriyet"e kadar canımız, malımız, bütünlüğümüz, hepsi tehlikede.Belki de bana öyle geliyor.Hezeyan mı acaba?Yok yok... Bir haftada 15 futbolcu kırmızı kart görmüyor, üç günde 15 vatan evladı şehit oluyor. ***Hafta sonu baktım TV'lere.Bire on, bire kırk; spor ve savaş haberleri.Yazılı medya, Afrika'daki Entebbe baskınıyla bile bundan çok ilgilenmişti. Neden?Yazında/söyleminde Bayrak, Mehmetçik, Vatan kelimeleri kullanırsan "Ergenekoncu faşist" kategorisine giriyorsun artık. Bak etrafına... Branşı olmayan yazarlar bile spor yazıyor be alık!Bilip de konuşmak istemeyen kendini spora vuruyor.Kimseyle kötü kişi olmak istemeyen spora vuruyor.Sokaktaki insan, karnının gurultusunu futbolla bastırıyor.Yakında hangi takım taraftarı daha çok şehit verdi diye bir istatistik okursanız şaşırmayın. ***Ne kadar sorun, o kadar futbol.İşin komik tarafı. Bizim işimiz bu... Dünya yıkılsa bizden ön libero soruluyor. Biraz dışına çıkıp ülkene bakarsan, eleştiri gecikmiyor:"Spor başka o başka"!İçimde bir şüphe var:Galiba toplumu sessiz kuzulara çevirmeye çalışan "mühendisler" bizi taşeron olarak kullanıyor. Cuma günü Beşiktaş-Denizlispor maçı başlamadan beş şehit haberi geldi. Görevim var, "tenkit" yazacağım ama kafamı toplayamıyorum ki... Alem adamdır bizim Dr. Batuhan... Okumuş yazmış bir insan, terbiyesini bozmadan ancak onun kadar fanatik olur.Galatasaray ondan sorulur.Ters Köşe'yi yazarken geldi ve daha selam vermeden Kalli'yi methetti!.."Almanların prensiplerini bilirdim ama Feldkamp'ın haksız rekabete bu kadar karşı olmasını beklemiyordum"!Şaşırdım tabi... Sordum:"Nasıl yani""Yahu Zico yedeklerle çıkıp Fenerbahçe'yi üç puandan edince, haksız rekabet olmasın diye benzer bir metotla Galatasaray'ı kaybettirdi Kalli".Gülmeseydi espri olduğunu anlayamayacaktım. Kalli ne kadar prensip sahibi Fenerbahçe Stadı vakti zamanında "Papazın Çayırı"na yapılmış ya...Üç-Beş yıl sonra o Papaz'ın akrabası, kilisesi, o kilisenin vakfı "Fenerbahçe'nin altından" çayırı çekerse şaşırmayın!Ne devlet, ne hükümet, ne spor teşkilatı böyle bir uygulamayı aklına bile getirmez, getirse de yapamaz, deneyen iflah olmaz... Ama bir Katolik vakfı çıkar, açar davayı alır arsayı.Stat ne olacak?Assuan barajı yapılırken sular altında kalacak dev Mısır eserleri gibi, parçalara ayırıp şehir dışına taşıyacağız stadı demek ki.Lamı cimi yok, Kanun var.Lozan'da haklarını yitirip tası tarağı toplayarak giden azınlık vakıfları, Avrupa'nın dayattığı yeni Vakıflar Kanunu'na göre eski mallarında hak iddia edebilecek. Milli varlıklardan silinecek binlerce kilise, arazi içine Fenerbahçe Stadı da girecek.Avrupalı olmak kolay mı. Fenerbahçeliler de biraz fedakarlık edecek.Hemen "Fenerbahçe düşmanı" yaftasını yapıştırmayın. Bu benim yorumum değil... İşin uzmanından. Ne yazık ki, her söylediği gerçek olan Sayın Aytunç Altındal işaret etti tehlikeyi... Gürkan Hacır'ın SKY TV'deki programını kaçıranlar için yazdım. eguven@milliyet.com.tr Fenerbahçe Stadı tehlikede!