Canon EOS M50 incelemesi: Kullanımı kolay vlogger kamerası

Onur Binay/milliyet.com.tr

Canon neredeyse altı yıldır aynasız kameralar üretiyor. Ancak şimdiye dek bu fikir doğrultusunda kendi DSLR'leriyle doğrudan rekabet edebilecek modeller üretmekten kaçındı. Ancak şimdi EOS M50'ye sahibiz ve işler değişmeye başlayabilir.

Canon buna süper-basit EOS M100 ve daha gelişmiş EOS M6 arasındaki menzile giren 'premium giriş seviyesi' modeldiyor. Doğru da! 24.1 megapiksel APS-C sensör, dahili elektronik vizör ve tamamen mafsallı dokunmatik ekran vlogger’lar için biçilmiş türden. Siyah veya beyaz olarak iki farklı modeli mevcut. Benim kullandığım model 18-150mm lensle geldi ve siyah renk. Vlog’lar için tavsiyem 15-45 mm lens ile kullanmanız.

M50, firmanın ultra kompakt EOS 200D DSLR modeline benzer bir tasarıma sahip ve aynı zamanda piyasaya yine buna benzer bir fiyatla çıktı. Bu yüzden Canon ilk kez acemi alıcılara DSLR ve aynasızlar arasında gerçek bir seçim sunuyor. Yine de Canon'un ürün serisinde sadece yedi doğal EF-M montaj lensi var.

M50, DSLR gibi görünmekle birlikte, şaşırtıcı sayıda ilkleri de bir araya getirdi. En önemlisi, firmanın en yeni Digic 8 işlemcisine sahip ve bu da onu 4K video kaydı yapabilen ilk Canon tüketici kamerası haline getiriyor.

Aşağıdaki videonun tamamı Canon EM50 ve 18-150mm lensle çekildi.

EOS M50, Canon'un yeni jenerasyon Çift Piksel CMOS AF sensörünün üzerine inşa edilmiş ve daha geniş faz algılama otomatik netlemeye sahip. 24.1MP çözünürlükte, ISO 100-25.600 hassasiyet aralığında ama 51.200’e kadar genişletilebilir. Canon, Digic 8 işlemcinin önceki nesillere kıyasla daha iyi görünen JPEG dosyaları ürettiğini de söylüyor.

Deklanşör hızları, çekimlerinizi bozan herhangi bir titreşim riskini en aza indirmek için elektronik birinci perde obtüratörüyle 30-1 / 4000sec arasında.

Ölçüm, zorlu aydınlatma durumlarıyla başa çıkmak için seçilebilen spot, kısmi ve ortalama ölçüm modları ile 384 bölgeli bir değerlendirme sistemiyle gerçekleştiriliyor. Fotoğraf makinesiyle 10 adet ham veya en az 33 adet JPEG kareler de çekebilirsiniz.

Canon, DSLR'lerinde olduğu gibi, aynı zamanda, gölgeleri ve parlak noktaları dengelemek için otomatik aydınlatma iyileştiricisi ve görüntünün en parlak alanlarında ayrıntıların kırpılmasını önlemek için vurgulama önceliği öğelerini de kullanmış. Yeni başlayanlar için konu bazlı sahne modları, oyuncak kamera veya grenli siyah-beyaz gibi yaratıcı filtreler de var.

Her zaman telefonunuzla iletişim halinde

Bağlantı özelliği açısından EOS M50, Wi-Fi, NFC ve Bluetooth LE özelliklerine sahip. Bu sayede, Android veya iOS için ücretsiz Camera Connect uygulamasını kullanarak akıllı telefonunuzla her zaman bağlantı kurabilirsiniz. Uzaktan kumanda seçeneğiniz de mevcut.

Fotoğraflarınızı paylaşmak için, uygulamayala en sevdiğiniz görüntüleri kameranızdan telefonunuza anında aktarabilir. Çektiklerinizi telefonunuzda görüntüleyebilir veya çekimler yapabilirsiniz. Artık tüm görüntülerin sosyal medyada paylaşılmak üzere telefonunuza kopyalanması mümkün.

Ek olarak, EOS M50, dosyaları otomatik olarak sadece JPEG değil, ham dosyalar ve videolar da dahil olmak üzere Canon Image Transfer Utility 2 yüklü PC veya Mac bilgisayarlara da eşzamanlayabilir.

Canon, diğer markalarda görmediğiniz bazı diğer Wi-Fi özelliklerini de içeriyor. Örneğin, kamerayı bilgisayardan uzaktan kontrol edebilir ya da karelerinizi doğrudan Wi-Fi özellikli bir yazıcıdan bastırabilirsiniz.

Bu fiyat noktasında beklendiği gibi, EOS M50, metal yerine polikarbonattan inşa edilmiş. Ancak yine de yeterince sağlam ve tek elle kullanıldığında bile güvenli hissettiriyor.

Kontroller iyi ayarlanmış, düğmeler ise iyiboyutta. Tabii ki hala küçük bir kamera ve daha büyük elleri olan kullanıcılar her şeyi biraz fazla sıkışık bulabilirler.

Kullanım açısından EOS M50, pozlama ayarlarının değiştirilmesi için tek bir elektronik kadranve tuş fonksiyonlarına doğrudan erişim sağlayan küçük bir düğme seti sunuyor. Bu, Canon'un giriş seviyesi SLR'lerinde onlarca yıldır başarılı bir şekilde kullandığı formül.Bu yüzden burada tekrar görmek hiç de şaşırtıcı değil.

Çekim ayarlamalarını dokunmatik ekrandaki hızlı menüyü kullanarak da yapabilirsiniz.Tuş işlevlerine kolay erişim için ekrandaki Q düğmesine basmanız yeterli. Tüm ayarları d-pad'i kullanarak değiştirmek mümkün olsa da, dokunmatik ekranı kullanmak çok daha hızlı. Gerçekten de Canon'un dokunmatik arayüzü, işin en iyilerinden biri. Diğer birçok markanın aksine, menü ayarlarını değiştirmek ve oynatma sırasında görüntülere göz atmak için son derece kolay.

EOS M50 ile Touch and Drag AF sistemi de sunuluyor. Bunu, odak noktasını, çerçevenin etrafında hareket ettirmek için kullanabilirsiniz. Birçok kamera buna izin veriyor, ama hepsi çok iyi çalışmıyor. Canon, netleme noktası seçimini mutlaktan ziyade “göreceli” olarak ayarlamanıza olanak tanıyor.Bu, burnunuz ile ekran arasındaki istenmeyen temasın AF noktasını sıfırlamayacağı anlamına geliyor. Ayrıca, kullanılan ekran alanını da sınırlayabilirsiniz. Sonuç olarak, touchpad AF'nin diğer birçok kameradan daha iyi çalıştığını gördüm. LCD ile çekim yaparken odak noktasını net seçebilirsiniz.

Vlogger’lar için dönebilen ekran

EOS M50 ve Canon'un giriş seviyesi SLR'leri arasındaki önemli fark, optik vizör yerine elektronik kullanması. Bu, bir dizi avantaj getiriyor. Sadece vizör daha büyük değil, aynı zamanda renk ve parlaklık açısından alacağınız resmin doğru bir önizlemesini de veriyor.

Herhangi bir DSLR'den farklı olarak M50, EVF'nin yanındaki göz sensörünü kullanarak, davranış veya işlevsellik fark etmeden göz hizası ve LCD çekimi arasında sorunsuz bir şekilde geçiş yapabilir.

Vizörün kendisi, diğer Canon modellerinde kullanılanla aynı; yaklaşık 0.62x büyütme oranına sahip 2.36 milyon nokta, 0,.9 tipi OLED birim. Renk ve poz önizlemesioldukça güvenilir. Ancak ekran kontrast açısından çok yüksek, bu da karanlık alanlardaki ayrıntıları görmeyi zorlaştırıyor. Maalesef bu ayarlanamıyor. Sadece parlaklığı değiştirmek mümkün.

EVF'nin altında tamamen mafsallı bir tasarıma sahip 3inç 1.04m noktalı LCD ekran var. Yukarı veya aşağı doğru eğilebilir, selfie'ler için tamamen döndürebilir veya çiziklerden korumak için ekran içeriye bakacak şekilde katlayabilirsiniz. Bu esneklik, olağandışı açılarda çekim yapmak istediğinizde EVF'yi mükemmel bir şekilde tamamlıyor. Vlogger’lar ise çekim yaparken kadrajı daha düzgün ayarlayabilir.

EOS M50, micro USB ve micro HDMI (Type-D) bağlantı noktalarıyla donatılmış. M50’nin en büyük dezavantajlarından biri, USB portunun kamerayı şarj etmek için kullanılamaması. Bunun yerine, ürünle birlikte verilen AC şarj cihazını kullanmanız gerek.

Geliştirilmiş kapsama alanı ve seri çekim

Canon, orijinal EOS M aynasız kamerasının otomatik netleme performansı yüzünden epey eleştirilmişti. Ancak firma o zamandan beri epey yol kat etti. EOS M50'deki yükseltilmiş Dual Pixel CMOS AF sistemi çok iyi performans sergiliyor. Odaklama tempoluyken, vizörden gözünüzü kaldırmadan AF noktasını ekran üzerinden başparmağınızla ayarlayabilirsiniz. Çok hızlı veya düzensiz hareket eden bir şeyi izlemeyi denemediğiniz sürece, Çift Piksel CMOS AF sistemi sağlam iş çıkarıyor.

Yeni Digic 8 görüntü işlemcisi sayesinde, EOS M50, Tek AF modunda 10 fps'ye kadar çekim yapabilir ve sürekli AF kullanarak hedefinizi takip etmek istersiniz7.4 fps'ye kadar düşebilir. Yeni kamera aslında bu anlamda EOS M5'ten daha iyi performans gösteriyor.

Digic 8 sonunda sıkıştırılmış RAW seçeneği de sunuyor. M50'nin C-RAW modu, tam çözünürlüklü görüntüleri yakalasa da boyutlarını yaklaşık% 40 oranında sıkıştırıyor. Böylece kartınızda fazla yer harcamadan işlem sonrası esneklik sağlıyor.

Bu arada, standart RAW dosyaları yeni bir CR3 formatı kullanıyor. Canon'un kendi uygulamalarını kullanmıyorsanız, işleme yazılımınızı güncellemeniz gerekebilir.Alternatif olarak M50, oynatma sırasında RAW dosyalarının kamera içinde işlenmesini destekleyerek parlaklık, beyaz dengesi, resim stili, otomatik aydınlatma iyileştirici, gürültü azaltma, JPEG çıktı kalitesi, objektif düzeltmeleri ve renk alanını ayarlamanıza olanak tanıyor.

Ürünle birlikte gelen 18-150mm lens üzerindeki Optik Görüntü Sabitleme (OIS) sistemi iyi çalışıyor. Vlog çekerken herhangi bir sıkıntıyla karşılaşmadım.

EOS M50'nin pil ömrü ise biraz hayal kırıklığı yaratıyor. Yaklaşık 235 çekim denebilir.Bu yüzden uzun süre çekim yapmayı planlıyorsanız yanınıza ikinci bir pil almak isteyeceksiniz.

EOS M50'nin kalbinde bulunan 24.2 MP APS-C sensörü, temiz ve net görüntüler sunuyor. Çektiğiniz görüntülerden kalitelibaskılar üretebilirsiniz.

Sensör ayrıca yüksek ISO değerlerinde bile iyi kontrol edilen düşük ışık performansına sahip. Ham dosyalar, ISO6400'de bile en az gürültü ile çıkıyor. Otomatik beyaz dengesi iyi çalışıyor.

EOS M50, dinamik menzil söz konusu olduğunda da sağlam bir performans sergiliyor. Ham dosyaları işlerken daha gelişmiş kameralarla aynı enlemi sunmuyor ama fiyatına göre yine de iyi.

Daha kaliteli ses kaydetmek için dahili 3.5 mm stereo mikrofon soketine de sahipsiniz. Bu sayede sesinizin kalitesini yükseltebilirsiniz. Vlogger'lar için bu önemli bir avantaj. Ben kamerayı Rode Rycote VideoMic mikrofon ile kullandım. Kameraya mikrofona takmak, ekranın rotasyonunu kısmen engellese de pratikte pek bir sorun olarak olmadı.

Özellikle de Canon'un EF-M lenslerinden birini sessiz otomatik netleme ile kullanıyorsanız. Bip seslerini kapatırsanız. Bundan sonra sadece deklanşör sesi ile kalıyorsunuz.

Birçok açıdan Canon EOS M50, daha hızlı seri çekim, gelişmiş AF sistemi ve 4K video çekimi ile EOS M5'ten daha iyi tasarlanmış. Değişken açılı ekran ise M50’ye daha fazla esneklik katıyor.

Makineye monte edilen kontrollerin göreceli eksikliği, daha deneyimli kullanıcılar için hayal kırıklığı olabilir. Ancak M50’nin hedef kitlesi acemi kullanıcılar. Bu da kamerayı onlar için aslında daha erişilebilir kılıyor. Dokunmatik ekran arayüzü için bile satın alanlar olabilir.

4K video çekimini Canon'un yüksek kaliteli modellerinden farklı olarak EOS kameralarında görmeyi bekledik ve sonunda EOS M50 modelinde bunu görmek harika. Ancak kamera 4K kayıt için mükemmel Çift Piksel AF’yi kullanamıyor. Bu yüzden üst düzey 4K görüntüler için M50 tercih edilmemeli. 4K gözle görülür şekilde daha ayrıntılı görüntüler verirken, fotoğraf makinesi Full HD'de çok daha iyi çalışıyor.

Dış görünüm biraz daha güzel olabilirdi.Plastiktarz dış görünüşü rakiplerinin gerisinde kalırken, pil ömrü yedek olmadan sınırlayıcı olabilir.

Bunun dışında yedi adet EF-M lens seçeneğiniz var. Bunlardan beşi zoom ve diğerleri genel amaçlı modeller. Bazıları EF-M 11-22mm’i tercih ederken, telefoto fotoğrafçılar EF-M 55-200mm'ye gidebilirler.

Canon'un doğal olmayan lens seçimine olan çözümü, EF veya EF-S lenslerinden herhangi birini monte etmenizi sağlayan EF - EOS M adaptörü. Daha büyük modelleri dengelemek için bir tripoda da ihtiyacınız olacak. Uyarlanmış EF / EF-S objektifler M50'de çok iyi çalışıyor, otomatik netleme ve izleme için tam destek sağlıyorlar. Tek sorun, kaçınılmaz olarak daha büyük ve gerekli olandan daha ağır olmaları. Bu yüzden, mevcut Canon DSLR lenslerinin sahipleri için kullanışlı bir özellik olsa da, EF-M lensler daha pratik.

M50, Canon DSLR’ın mevcut lensleriyle çalışacak küçük ve hafif bir alternatif arayanlara cazip gelebilir. Aslında Canon'un giriş seviyesi DSLR'leriyle karşılaştırıldığında, birçok açıdan daha iyi bir fotoğraf makinesi. Daha küçük, hafif, hızlı ve daha büyük bir vizöre sahip.

Birçok yönden EOS M50, Canon'un en iyi giriş seviyesi aynasız makinesi. Hem yeni başlayanlar için hem de Canon DSLR sahipleri için cazip bir aynasız seçenek.

ARTILARI

• Geliştirilmiş Çift Piksel CMOS AF
• Parlak dokunmatik ekran
• Mükemmel EVF
• Kullanımı kolay
• Dönebilen ekran
• Çok iyi görüntü kalitesi

EKSİLERİ

• Kötü pil ömrü
• Üst düzey 4K video için uygun değil
• Plastik kaplama
• Lens aralığı hala sınırlı