The Others Bizans zincirinden beter!

Bizans zincirinden beter!

09.12.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

Bizans zincirinden beter!

Bizans zincirinden beter


Arife Avcu, Pınar Aktaş İstanbul


       Yapımındaki hata nedeniyle 12 yıldır bitirilemeyen Galata Köprüsü yüzünden altı gemi, iki yüzer havuz, Haliç'te mahsur kaldı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in "mağduriyeti giderin" talimatına karşın sorun, belediye, Karayolları ve Alman Thyseen ve STFA arasındaki anlaşmazlık nedeniyle çözülemiyor.
       Eski belediye başkanları Bedrettin Dalan ile Nurettin Sözen karayollarını suçlarken, Bayındırlık ve İskan Bakanı Müsteşarlığı Ali Helvacı, onarım için gerekli olan 17.8 milyon markın bulunduğunu, Hazine onayının alındığını ve yılbaşından sonra onarıma başlanacağını söyledi.
       Haliç'teki üç tersaneden Deniz Kuvvetleri'ne ait Taşkızak Tersanesi'nde inşa halinde üç gemi, iki yüzer havuz; Türkiye Gemi Sanayi AŞ'ye ait Camialtı Tersanesi'nde biri değerli yük gemisi, iki kuru yük olmak üzere üç gemi bulunuyor. Haliç Tersanesi'nde ise giriş yapılamadığı için gemi bulunmuyor. Bu gemiler, Galata Köprüsü'nün 1998 Mayıs'ında hidrolik donanımının bozulması nedeniyle hapis kaldı. Uluslararası Gemi Sanayi AŞ, bir Alman şirket için yaptığı roro - lolo gemisine (değerli yük gemisi) gecikme cezası ödememek için gemiyi batırarak köprünün altından geçirmeyi deniyor.
       Büyükşehir Belediyesi'nin mülkiyetinde bulunan köprü altındaki 130 dükkan da 12 yıldır çürümeye terk edildi. Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, dükkanları 1987'de devrelmaları gerekirken, yıllardır işletme hakkından yoksun olduklarını, yaklaşık 30 milyon dolar zarara uğradıklarını öne sürdü.

"Sürtüşmeler sorunu geciktiriyor"

       İstanbul Valisi Erol Çakır, Haliç Köprüsü'nün "sancılı" durumunun Büyükşehir Belediyesi, Karayolları ve yapımcı firmalar Alman Thyseen ve STFA arasındaki ihtilaftan kaynaklandığını söyledi. Demirel'in, köprünün durumuyla yakından ilgilendiğini belirten Çakır şunları söyledi:
       "Sorun, köprünün eski bir teknoloji olan hidrolik sistemle inşa edilmesi ve yaşanan ihtilaflar yüzünden çözülemedi. Köprü geçen sene Kurban Bayramı'nda açıldı. İçerideki gemiler çıktı, yeni gemiler girdi. Şimdi bir daha kapanmaz korkusuyla açılamıyor."

Taban gömülmesi var

       Köprüde 35 santimlik taban gömülmesi olduğunun da altını çizen Çakır, arapsaçına dönen köprüyle ilgili olarak şöyle konuştu:
       "Bildiğim kadarıyla bir ödeme sorunu var. Bu ihtilaf ve sorunlar yüzünden iş gecikiyor. Ayrıca teknoloji açısından sıkıntılar var. Mekanizmanın onarımı için yurtdışından uzmanların gelip inceleme yapması gerekiyor. Köprü çok eski bir teknolojiyle yapılmış, hidrolik sistemle işliyor. Bu şekilde işleyen köprü dünyada çok az. Bütün mesele işin kim tarafından yürütüleceğinin tam olarak bilinememesinden kaynaklanıyor."

"Para tamam"

       Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Müsteşarı Ali Helvacı, köprünün onarımı için gerekli olan 17.8 milyon marklık kredinin Alman KFW Bankası'ndan bulunduğunu, Hazine onayının da alındığını, köprünün tamirine yeni yılda başlanacağını söyledi.
       Bayındırlık ve İskan Bakanı Koray Aydın'ın girişimleriyle bulunan kredinin alınması için karşılıklı anlaşmanın sağlandığını kaydeden Helvacı, bürokratik yazışmalardan sonra anlaşmanın imzalanacağını, paranın kısa sürede Türkiye'ye getirilerek Karayolları Genel Müdürlüğü'ne aktarılacağını kaydetti.

Neler dediler?

       * Nurettin Sözen (Eski İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı): Köprünün ihalesi benden önceki belediye başkanı Bedrettin Dalan döneminde yapılmış ve akıl almaz bir şekilde Karayolları Genel Müdürlüğü'ne devredilmişti. Neden ihale devredildi anlamadım. Karışıklığın nedeni bu. Dalan zamanında ihale edilmiş, mal sahibi büyükşehir olduğu halde ihalede Karayolları Genel Müdürlüğü sahibi gösterilmiş.
       Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir olay görülmez. İhaleyi yaptıysa takipçisi olmalıydı. Biz söz sahibi olamadık. Göreve gelince Karayolları'ndan bize devredilmesini istedik, ancak bizi karıştırmadılar. Çünkü Eminönü Meydanı köprünün bir devamıydı. Profesörlere projeler hazırlattık, planlar çizdirdik, ancak köprüden dolayı gerçekleştiremedik.
       Köprü meydana uygun değildi, tarihi yapıyı bozdu, üstelik yıllarca İstanbullulara eziyet çektirdi. Belediyenin sorumluluğunda olması gerekirken Karayolları üstlendi. Büyükşehir Belediyesi suçluydu, ihaleyi verip kenara çekilmiş ve bütün bu olaylara neden olmuştur. Kimse olayı açıklığa kavuşturmuyor.
       * Bedrettin Dalan (Eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı): Köprünün ihale projesi benden önceki başkan Tırtıl Paşa zamanında yapılmıştı, ancak ihaleyi ben yaptım. Projeler hazırlanırken konunun teknik uygulama sorumluluğu protokolle Karayolları'na bırakılmış, değiştiremedim. Köprünün sahibi belediye, teknik sorumlu karayolları, krediyi Thyssen Firması verdi ve STFA ile yapımını üstlendi. İnşaat devam ederken STFA kur farkını bahane ederek 120 milyon mark ek maliyet istedi.
       Bu haklı istek olmadığı için kabul etmedik, mahkemeleştik. Problem oradan çıktı. Bu rakam çok büyük, yüklenici firma bu nedenle problem çıkardı, inşaatı yarım bıraktı. Konunun hukukçular tarafından iyi incelenip suçlunun tesbit edilmesi ve yıllardır süren bu haksızlığın da tazmin edilmesi gerekli. Bu konuda en günahsız kurum belediyedir.
       Belediye bu projeyi yürütse sorun olmazdı. Karayolları karıştı işi arap saçına çevirdi. Çok üzülüyorum, içim yanıyor. Çünkü köprü yapılırken Deniz Kuvvetleri'ni arızalar konusunda uyardık, gemileri çıkartamayacaklarını söyleyerek, tersaneyi taşımalarını istedik. Hatta Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e söyledim, Evren de Genelkurmay'a yazı yazdı, ancak dinlemeyip tepki gösterdiler. Haklı olduğum ortaya çıktı. Veryansın etmeye hakları yok.

Gemi batıralarak çıkarılacak

       Türkiye Gemi Sanayi A.Ş'ye ait Camialtı Tersanesi'nde yapımı süren ve Almanya'ya ihraç edilecek olan değerli yük gemisi, teslim süresinin bitim tarihine yaklaşıldığı gerekçesiyle batırılarak Galata Köprüsü'nün altından geçirilecek. Gemiyi yapan Uluslararası Gemi Sanayi şirketi, köprü altından geçişin sağlanabilmesi için yapımında kullanılacak olan 1900 ton ağırlığındaki malzemeler ve 2500 ton deniz suyu ekleyerek gemiyi su seviyesine 40 santim kalana kadar suya batıracak. Gemi, iki römorkörle çekilerek Haliç'ten çıkartılacak ve üst parçalarının takılması için Pendik Tersanesi'ne götürülecek. Bu işlemler bittiği takdirde Pendik Tersanesi'nde yük ve su boşaltılacak ve geminin üst kısmı tamamlanacak. Bu sabaha karşı gerçekleştirilmesi planlanan ve 1 milyon dolara malolacak bu işlemde 100 kişi çalışacak.
       Uluslararası Gemi Sanayi A.Ş Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ömer Özgül, böyle bir operasyonun dünyada ilk kez gerçekleştirildiğini belirtti. Hava koşullarının iyi olması durumunda operasyonun gerçekleştirileceğini söyleyen Özgül, "Başka çaremiz yok. Çünkü geciken her gün için Alman firmasına 10 bin mark ödemek zorundayız" dedi. Almanya için Camialtı Tersanesi'nde yaptıkları üç gemiyi daha önce teslim ettiklerini ifade eden Özgül, "Bu üç gemiden sonuncusunu teslim ederken köprünün açılamaması sebebebiyle bitmiş gemiyi teslim edemediğimiz için yaklaşık 1.5 milyon marklık ceza ödedik. Aynı filmi bir daha görmek istemiyoruz. Geminin ana güvertesi diye tabir ettiğimiz su üstündeki temel hattına kadar inşa edip, 13 metre uzunluğundaki üst kısımlarını daha sonra Pendik (İstanbul) Tersanesi'nde eklemeyi düşündük. Eğer beklesek ihracat gerçekleşmeyecek" diye konuştu.
       Özgül, "Fatih Sultan Mehmet bundan 550 yıl önce gemilerini karadan Haliç'e indirmişti. Bugün biz gemilerimizi Haliç'ten yüzdürerek çıkartamıyoruz. Ülkemizde alıp satarak değil, istihdam yaratan ve ileri teknoloji ile ihracat yapan kişi ve firmaların nelerle uğraştıklarını herkes görsün ve ilgililer artık lütfen uyansın" dedi.

Tamamlanırsa Airbus parçası taşıyacak

       Alman Man Ferrostaal şirketine ihrac edilmek üzere yapılan 7 bin 500 date weight tonluk değerli yük gemisinin en geç Mart sonuna kadar teslim edilmesi gerekiyor. Teslim edilmediği taktirde yapımcı şirket, gün başına 10 bin mark tazminat ödeyecek. Gemi, eğer Mart sonunda teslim edilirse, İspanya - Almanya arasında Airbus parçalarını taşıyacak.

Köprü neden açılamıyor?

       Yük hesapları yanlış hesaplandığı için kirişlerinde "yırtılma" olan köprüde arıza tesadüfen fark edildi. Açma - kapama sırasında büyük bir yırtılma sesi üzerine inceleme yapan mühendisler, köprü ayaklarındaki saçlarda çatlak tespit etti. İncelemede boylama kirişlerini bağlayan 14 kirişten üçünde yırtılma görüldü. Yırtılmanın, köprü havaya kalktığı zaman dengeyi sağlayan konturpuadan kaynaklandığı anlaşıldı.
       Köprünün projesi hazırlanırken ağırlık 900 ton hesaplandı, ancak 1200 - 1500 tona göre inşa edildiği anlaşıldı. Uzmanlar, bu teknik hata nedeniyle çökme riski taşıyan köprüyü kurtarmak için acil olarak orta kısmına geçici iskele yapıldığını, köprünün bu iskeleler üzerinde durduğunu kaydettiler. Köprünün bir defa da olsa açılmasının mümkün olmadığını vurgulayan uzmanlar, açılmayla çökme meydana geleceği uyarısında bulundular.
      

Fatih gemileri nasıl yürüttü?

       Kimi tarihçilere göre Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'un fethi sırasında gemileri, karadan yürüterek denize indirdi. Bazı kitaplarda "rivayet" olarak kabul edilen bu olay şöyle gelişti:
       Fatih 67 küçük gemilik Türk donanmasının karadan yürütülerek Haliç'e indirme kararı aldı. Gece donanma sırtlar, tepeler ve derelerden aşırılarak leventlerin çekmesiyle yağlı kazıkların üzerinden kaydırılarak bir gecede Kasımpaşa sırtlarından Haliç'e indirildi. Gemilerin denize indirilmesiyle Bizans'ın gücü kırıldı ve İstanbul fethedildi.