The Others Nikahta hile -i şeri'yye

Nikahta hile -i şeri'yye

10.01.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:

İran'da yaygın olan, Türkiye'de de "kurtarıcı" formül olarak başvurulan gizli imam nikahı, genç kızları depresyona, intihara kadar götürüyor. İslami çevrelerde imam hatip liselerine kadar inen "muta" sancısı yaşanıyor

Nikahta hile -i şeriyye

FADİME Şahin olayıyla birlikte tarikatlarda, İslami çevrelerde yaşanan "gizli imam nikahı" da deşifre edilmiş oldu. İran'da yaygın olan muta, 1980 sonrası Türkiye'de de kendisine uygun zemin buldu. Gerek tarikatlarda, gerekse üniversitelerde "kurtarıcı" formül olarak başvurulan gizli imam nikahı pek çok genç kızın canını yakıyor.
Fadime kamuoyunda ilk kez isyan eden genç kız... Ya diğerleri? Onlar acılarını içlerine gömüyor. Aralarından intihar edenler ya da ağır depresyona girenler oluyor. Kimi derdi için psikolog kapısı çalıyor, kimi şeyh kapısı...
Kamuoyunda imam nikahı üzerindeki örtüyü kaldıran Fadime Şahin oldu. Aslında İslami çevrelerde uzun süredir "Toplumun bileceği şekilde, ailelerin de bilgisi altında kıyılmayan nikahların İslamı ayağa düşüren, lekeleyen davranışlar olduğuna" dikkat çekiliyor, konu kısık bir sesle de olsa tartışılıyor.
"1980 sonrası başlayan ve ilerleyen yıllarda gençler arasında hızla yayılan gizli nikah kötü sonuçlar vermeye başladı. İmam hatip lisesi öğrencileri bile ailelerinden habersiz olarak dini nikah kıydırıyorlar. Kızlardan kürtaj yaptıranlar ve intihar edenler bile var" yorumu geçen aylarda İslami yayın organı haftalık Yörünge Dergisi'nde yer aldı. Derginin Genel Yayın Yönetmeni Resul Tosun, olayın imam hatip liselerine kadar inmesinden büyük bir rahatsızlık duyduğunu dile getiriyor.
Derginin Yazıişleri Müdürü Adil Gülmez gizli imam nikahının niçin bu kadar revaçta olduğunu şöyle açıklıyor:
"Bu olay, 1980'den sonra zuhur eden bir olay. Müslüman gençler, hile - i şeri'yye başvurdular. Sosyal ilişkilerde genç kızlarla genç erkekleri yan yana görenler değişik şeylere yorumluyor. Böyle şeyleri izole etmek için bir kısmı ciddi evlenmeyi düşünmek için bir kılıf buldu. Masum nedenlerle yapılanlar da var. Bu nikah gerçek nikah değildir, çünkü nikahta esas olan ilandır. Herkes evlendiklerini bilecek. Fitneye sebep olmasının nedeni anne babaların haberi yok."
Gizli nikahın sakıncılarını, toplumda açtığı yarayı en iyi biçimde vurgulayan ise "kurbanların" acılarına tanık olan Eğitimci - Yazar Nuriye Çeleğen. "Sahte nikahın" imam hatip liselerine kadar genişlediğine dikkat çeken Çeleğen şunları söylüyor:
"Bu tür olaylarda kaybeden taraf hep kızlar oluyor. Kızlar çok duygusal bir yapıya sahip. Bağlandıklarına tam bağlanıyorlar. Olay olumsuz sonuçlandığında ömür boyu unutamıyor ve bir yara olarak kalıyor. Kendi öğrencilerim içinden intihar edenler oldu. Toplum onları dışlıyor. Erkeklerin bir çoğu ciddi düşünmüyor."
İslamcı gençlerin, tarikatçıların "vicdanen rahatlamak", "günahlarından arınmak" için tek çare olarak gördüğü ve bu yüzden dört elle sarıldığı gizli nikah, Türkiye'de İran devriminden sonra uygulanmaya başladı. Bu örtüyü gençlerin üzerine saran ise Ebu Hanefi ekolünden gelen müçtehidler. Onlar "Velinin izni olmadan nikah olamaz" hadisini kendilerince yorumlayarak, "Velinin izni olmadan iki şahit huzurunda yapılan nikah geçerlidir" biçimine dönüştürdüler. Dinen karşı cinsle değil el ele tutuşmak, baş başa oturmak bile günah, haram sayılıyor. Ancak "sahte nikah" sayesinde tüm yasaklar ortadan kalkıyor. Her şey örtü altında, gizli kapaklı yaşanıyor.



BAŞLARINDAN gizli imam nikahı geçen genç kızlar, bu nikahın ruhlarında yarattığı izleri silmek için psikologların kapısını çalıyor. Dr. Semra Yenigün, karşılaştığı vakalardan yola çıkarak şu açıklamayı yaptı:
"Karşıma çıkan vakalar arasında beni en çok sarsanı tarikatçı bir kızınkiydi. 35 - 40 yaşlarında bir tarikatta etkili olduğunu tahmin ettiğim bir adamla 20 yaşlarında genç bir kadın geldi. Genç kadın onun dördüncü eşi. Kadın varlıklı bir aileden geliyor. Bale eğitimi görmüş. Liseden sonra kapanmış, bir tarikata girmiş. Bu adamla da orada tanışmış. Aileden habersiz nikah kıymışlar, ama kadın bu ilişkiden yara almış. Hastanın manik depresif olduğunu anladım. Çok ağır bir travma geçirmişti.
Kapalı kesimde cinsel dürtüleri realize etmek için imam nikahını buldular, ancak bu nikah kadınların suiistimal edilmesini doğurdu. Kadınları, ergenlik çağındaki kızları kullanıyorlar. Bu tür nikahların sonucunda intihar kaçınılmaz. Kürtaj vakaları çok yaygın."