Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Abbas Güçlü


BİZ nasıl eğitimde hafiyelik yapıyorsak, Radikal'den Hakkı Ağabey (Devrim) de medyada aynı işlevi sürdürüyor. İçimizden biri yazım hatası yapmaya görsün. Yandı. Hemen köşesine konuk ediyor ve bir filozof bilgeliğiyle, hem hatayı ortaya koyuyor, hem de doğrusunu anlatıyor.
Bana ne zaman sıra gelecek diye merakla beklerken, dün nihayet milli oldum. Çarşamba günkü yazımdan alıntı yapmış ve özneden sonra virgül koymamın, cümleyi daha anlaşılır kılacağını vurgulamış.
Haklı. Ama daha önce kendisi, özneden sonra virgül olsa da olur, olmasa da olur diye yazmıştı. Cümleyi okuyanlar, her ne kadar, ne söylemek istediğimi çok iyi anlasalar da, benim asıl dikkat çekmek istediğim konu, yazımdan sadece bir pragraf alıp, "Abbas Güçlü'nün aşağıdaki görüşüne katılıyor musunuz?" diye sorması.
Hatırlayacaksınız; öğretmen Ahmet Gülüm'ün yazılı sınavlardan derlediği "Dikkat Yazılı Var" kitabındaki eğitim facialarını dile getirmiş ve "ayıp" ile "günah" arasında sıkışıp kalan öğrencilerin mi, yoksa sistemin mi sorgulanması gerektiğini yazmıştım.
Dil ve gazetecilik konusundaki birikimi ve ustalığına sonsuz saygı gösterdiğimiz Hakkı Ağabey, yazımın bir cümlelik de olsa özetini yaptıktan sonra, aşağıdaki cümleyi yazıp okurlarının görüşünü sorsaydı, çok daha memnun olurdum.
Cümle şu:
"Cinselliği (burda virgül olması gerekiyormuş), ayıp diye öğretmezseniz, imam hatipler dışındaki öğrencilerin din öğretimiyle uzaktan yakından ilgilenmezseniz, ortaya ancak böyle bir tablo çıkar."
Şimdi, ben, bir Radikal okuyucusu olarak, görüşüm sorulan bir konuda merak ediyorum: Güçlü, "ortaya ancak böyle bir tablo çıkar" demekle neyi kastediyor? Bana sanki, yazının öznesi unutulmuş gibi geldi...
Hazır, hınzırlığım üzerimdeyken, ben de Hakkı Ağabey'e, "Torunlarımın okul ve ders çalışma meseleleriyle meşgul olurum. Bu arada Milliyet'in "Eğitim Gençlik" sayfasını da takip ediyorum" cümlesinde "ders çalışma meseleleriyle" yerine "dersleriyle" dese, hem yerden tasarruf edilmiş, hem de daha anlaşılır olmaz mıydı? Ayrıca, "mesele" yerine "konu", "meşgul olurum" yerine "ilgilenirim", "takip ediyorum" yerine de "izliyorum" deseydi günümüz Türkçesine daha uygun olurdu.
Evet, evet ben gerçekten yandım. Artık her yazımın didik didik edileceğini biliyorum. Ama, dilin, hele hele Türkçenin sonsuz bir gayya kuyusu olduğuyla avunuyorum. Filozofun dediği gibi, dil bilimi konusunda, bildiğim bir şey varsa, o da hiçbir şey bilmediğim. Ama eğitim konusunda iddialıyız. Eğitimle ilgili olarak her ortamda, herkesle, her konuyu tartışmaya hazırız...

Yazara EmailA.Guclu@milliyet.com.tr