Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bir moda influencer’ının aldığı 18 bin dolarlık iki parça giysinin daha giyer giymez fermuarı ve düğmelerinin kopması lüks markaların artık kaliteli olmadığını bir kez daha gözler önüne serdi. İşte şimdi sadece usta moda tasarımcısı Yohji Yamamoto değil tüm sektör bu soruyu soruyor:

Geçtiğimiz haftalarda moda dünyasında büyük yankı uyandıran bir olay yaşandı. Genç ve etkili moda influencer’ı Wisdom Kaye, Miu Miu’dan yaptığı 18 bin dolarlık alışverişin hemen ardından, satın aldığı iki kıyafetin birinde fermuarın kopması, diğerinde ise düğmelerin düşmesi gibi kalite sorunları yaşadı. İlk çektiği video sosyal medyada hızla yayıldı, bunun üzerine marka özür dileyerek kendisine aynı ürünlerin yenilerini gönderdi. Peki ama ne oldu dersiniz? Yeni ürünleri denerken paylaştığı, canlı yayınlanan ikinci videoda da aynı sorun tekrarlandı. Miu Miu artık ‘Temiu Temiu’ lakabıyla anılırken, bu olay sadece bir influencer’ın başına gelen talihsiz bir durum olmaktan çıktı; lüks modanın çöküşünün bir simgesi hâline geldi.

Haberin Devamı

Moda gerçekten yok mu oluyor

Hiçbir şey eskisi gibi değil

Bir zamanlar, moda haftalarında sergilenen defileler sadece görsel şölen değil, aynı zamanda el işçiliği, kaliteli kumaş ve zamana dirençli tasarımlarla öne çıkardı. Chanel’in bu sezonki defilesi hâlâ bu geleneğin canlı bir örneği olarak moda dünyasında en çok konuşulan konu oldu. Matthieu Blazy’nin Chanel için çizdiği yeni vizyon, Gabrielle Chanel’in yaratıcı sürecine saygı duruşu niteliğindeydi, ancak yine de sonuç beklendiği kadar başarılı değildi. Son zamanlarda moda haftaları artık sadece yaratıcılığın değil, aynı zamanda tartışmaların ve endüstri krizlerinin de sahnesi hâline geldi. Bu sezon moda, hem değişim hem de durağanlık arasında gidip gelen çalkantılı bir dönem yaşadı.

Yohji Yamamoto modanın son ustası mı?

Bu tartışmalar arasında, 82 yaşındaki efsane, Japon tasarımcı Yohji Yamamoto’nun sözleri moda dünyasında yankı buluyor: “Moda yok oluyor!” Gerçekten de, Yamamoto yalnız kalıyor gibi. Kenzo Takada ve Issey Miyake gibi büyük ustalar aramızdan ayrıldı, Azzedine Alaïa ve Alexander McQueen’in yeri dolmadı. Moda artık eskisi gibi bir zanaat değil, daha çok hızlı tüketilen bir ürün hâline geldi. Yamamoto, mesleğinin son temsilcilerinden biri olarak moda endüstrisinin ruhunun kaybolduğunu düşünüyor ve bu durumdan derin bir yalnızlık ve sorumluluk duygusu taşıyor.

Haberin Devamı

Yamamoto’nun ofisi, modern moda devlerinin ofislerinden farklı olarak, bir sanatçının yaşam alanı gibi. Kendisi hâlâ kumaş kesip drape yapıyor, ayda dört koleksiyon çıkarmaya devam ediyor ve bu yoğun çalışma temposuna rağmen “Sanatın son teslim tarihi yoktur, sanat bittiğinde biter” diyerek modanın mevsimlik dayatmalarına karşı duruyor.

Yamamoto gibi usta moda tasarımcıları arasında bir örnek de Hüseyin Çağlayan ama Çağlayan da son yıllarda moda haftalarına katılmıyor.

Moda gerçekten yok mu oluyor

Moda haftalarında değişen ritim

Eskiden moda haftaları, sezonun en önemli yeniliklerinin ve gerçek tasarımcıların öne çıktığı organizasyonlardı. Günümüzde ise hızın ve sosyal medyanın getirdiği baskıyla tasarımlar daha çok popüler kültür ikonlarının ve influencer’ların giydiklerine göre şekilleniyor. Hızlı trendlerin ve pazarlama şovlarının gölgesinde gerçek yaratıcılık ikinci plana itiliyor. Bazı modaevleri hâlâ bu geleneği yaşatmaya çalışsa da birçok marka lüks etiketi altında üretim maliyetlerini düşürerek kaliteyi feda ediyor.

Haberin Devamı

Wisdom Kaye’nin yaşadığı Miu Miu skandalı, lüks moda ile hızlı moda arasındaki sınırların neredeyse tamamen kalktığını gösteriyor. Artık 18 bin dolarlık iki parça giysinin, birkaç dakika içinde bozulması veya parçalanması sürpriz değil! Üstelik bu durum sadece kaliteyle ilgili değil; işçi hakları ihlalleri, çevresel sürdürülebilirlik sorunları ve marka itibarı krizleri de modanın karanlık yüzünü oluşturuyor.

Sosyal medyada ve moda forumlarında, yıllardır saklanan gerçekler bir bir gün yüzüne çıkıyor. Birçok kullanıcı eski vintage parçaların hâlâ sağlam olduğunu, yeni alımların ise hızlıca yıprandığını belirtiyor. Bu da ‘gerçek moda’nın, geçmişteki el işçiliği ve dayanıklılık anlayışının yitirilmesine işaret ediyor. Bugün tüketiciler lüks moda alışkanlıklarını yeniden sorguluyor. İkinci el ve vintage ürünlere yönelenler artıyor. Birçok insan, bağımsız tasarımcıların küçük atölyelerinde üretilen, sürdürülebilir ve kaliteli ürünlere yatırım yapmayı tercih ediyor. Çünkü Yamamoto’nun da dediği gibi, “Güzel şeyler her gün kayboluyor.”