5 yıl, 3 yıl, 2 yıl, hatta 1 yıl önce böyle bir manzarayı düşünebilir miydiniz? Abdullah Öcalan kuş gibi kafeste. Ama modern bir kafes, cam kafes. Ve o kafese gelişi de bir kafesle, tel kafesli araçla oluyor.
Üzerinde, gri mavi gömlek, açık renk pantolon, koyu renk ceket. Tıraş olmuş, saç ve bıyıklar muntazam, bir kravatı eksik. Tıraşla iyice meydana çıkan şakaklarındaki kırlar bile 50 yaşında olduğunu pek göstermiyor.
Etrafa bakışında, yüzünün ve özellikle dudaklarının gerginliğinden, şaşkınlıkla, çaresizlik arasında bir duygu içindeymiş gibi görünüyor.
HHH
DÜNYA bu günü tahayyül edemezdi, herhalde Abdullah Öcalan kendisi de.
İşte o; 30 bin kişinin ölümüne neden olan Abdullah Öcalan, uslu uslu Türk hakiminin sorularını cevaplıyor. Onun sorgulaması yapılıyor. Oysa yıllarca o sorgulamış, insanları ölüme o yollamıştı...
Kimlik tespiti başlıyor:
“Bekarım. Boşandım.ö
Ve birkaç söz için yargıçtan izin istiyor.
“Barış için yaşayacağım, sözünü verdiğim günden bugüne kadar işkence görmedim, kötü söze muhatap olmadımö diyor Öcalan.
Fiziki görüntüsü, konuşma tarzı zaten bunu ispatlıyor. İmralı’da Suriye’den daha iyi bir yaşam sürdüğü, daha iyi bakım gördüğü anlaşılıyor.
Ve devam ediyor: “Cumhuriyet ekseninde barış ve kardeşlik için devletin hizmetinde çalışma isteğimi tekrarlıyorum.
Bunun için yaşamam gerektiğini belirtiyorum.ö
Şehitler içinse tarihi geç kalmış bir açıklama yapıyor.
“Barış için her türlü çabayı göstereceğime söz veriyorum.ö
“Şehit ailelerinin acısını paylaşıyorum. Özür diliyorum.ö
Öcalan’ın duruşmadaki ilk sözlerinden şu ilginç imayı da çıkartmak mümkün; “Bu mahkemeye gerek yok. Bu yargılamanın yeri Türkiye değil.ö
HHH
ÖCALAN bir de protestoda bulunuyor:
“Yunanistan, Rusya ve İtalya kaçma sürecim içinde uluslararası hukukun gereğini yerine getirmedilerö diyor ve onları kınıyor.
Bu oralarda PKK saldırılarının başlaması için bir işaret mi?
Öcalan yalnız Yunanistan, İtalya ve Rusya’yı yakalanışından sorumlu tutarcasına kınıyor da neden ABD’den ve İsrail’den söz etmiyor? Onları kınamıyor?
Mahkeme kararından sonra, hükümden sonra hayatının bağışlanması konusunda ABD’nin girişimlerini umduğu için mi?
HHH
ÖCALAN’ın avukatları davadan önce olduğu gibi, dün de Apo’dan çok Apo’cu oldukları izlenimi veriyorlar.
Duruşmanın ertelenmesi isteği dahil, mahkemeyi çalışmaz hale getirecek, sabote edecek isteklerini hakim heyeti reddediyor.
Daha sonra da iki avukat buldukları yeni bir bahaneyle duruşmayı terkediyorlar.
Mahkeme başkanının ilk anlardaki tutumu; Apo’ya karşı yumuşak, ama savunma avukatlarına karşı, hukuku ve otoriteyi koruyucu bir izlenim veriyor.
HHH
15 Ağustos 1984’ten bu yana 30 bine yakın cana mal olan terör, işte nihayet Türk adaletinin önünde, şehitlerin manevi huzurunda yargılanıyor.
15 yıl sonra “terörün başıönın dönüp dolaşıp geldiği nokta bir cam fanus.
Ve bu fanustaki, terörün başı Apo, pişmanlık beyanında bulunuyor.
Sözleri; ölümden korkunun ve kurtulmanın taktiği değilse, samimiyse ve etkiliyse, tarihi bir dönüm noktası teşkil edebilir.
Nasıl?
Şu anda PKK tüm silahını bırakır.
Pişmanlık yasasıyla beraber “teslim olacaklarınıö hemen ilan eder.
Yazara E-Posta: dheper@milliyet.com.tr