İSTANBUL'da trafik tıkandı.
Artık o saat, bu saat yok, her saat araçlar yerinde sayıyor.
Belediye Başkanı olarak Tayyip Erdoğan için kötü konuşan yok.
Ama ben konuşacağım!..
Erdoğan, ne yapıp etmeli İstanbul'un trafik sorununa bir çare bulmalı.
Onun önerisi vardı; İstanbul'a vize önerisi, dinletemedi.
Her yıl İstanbul'da nüfus bir orta boy Anadolu şehri kadar artıyor. 400 - 500 bin yeni insan ekleniyor.
Mevcut altyapı bu nüfusu kaldıramaz. Tayyip Erdoğan bunu görüyor. Vizeyi bunun için savunuyor. Yani haklı bir savunma, ama oy endişesiyle dolu olan Ankara'ya derdini anlatamıyor.
Ankara yeni iller icat etmekte marifetli de mevcut illerin yaşanabilir olmasını sağlamada duyarsız.
Erdoğan'a göre böyle giderse yakında İstanbul'da gayri kanuni konut sayısı kanuni konut sayısını aşacak. Bu ne demek: İstanbul'a hücum var demek, yani her geçen gün trafik sorunu da bir önceki günden beter olacak demek.
Tayyip Erdoğan Kasımpaşalı. Yani İstanbul'u tanıyor. Bu bir şans. Çünkü İstanbul'da İstanbullu Belediye Başkanı bulmak zor. 20 ilçenin belediye başkanı İstanbullu değil. İstanbul'da İstanbullu sadece 3 belediye başkanı var: Tayyip Erdoğan, Ayfer Atay ve Gülay Atığ.
* * *
İSTANBUL'da istimlak, yeni yollar açmak deyince önce akla merhum Adnan Menderes gelir. Bugün onun İstanbul'a miras bıraktığı yollar, bulvarlar üzerinde geçit buluyoruz. Onlar da olmasa İstanbul tam anlamıyla duracak.
İkinci dalga istimlak ve yol faaliyeti, Dalan imzasını taşıyor.
İstanbul'a nefes aldıran yollar Dalan döneminde açıldı.
Oysa bugün trafik Dalan döneminden daha kötü durumda ve daha çok yeni yola, alternatif yola ihtiyaç var. Ve belediyenin başında İstanbullu bir başkan bulunuyor.
* * *
MALEZYA'da yaşayan, orada iş kurmuş bir mühendis arkadaş anlatıyor:
"Kualalumpur'da bir arsaya bina yapacaksınız ve arsaya kadar yol yoksa, binayı yapacak olan, yolu da yapma mecburiyetindedir. Yoksa ruhsat verilmez."
Bizde öyle mi? Adam dağ başında Hazine arazisini gasp ediyor. Gecekondu yapıyor. Belediyenin de altyapı, elektrik, su, yol götüreceğim diye canı çıkıyor.
Yasal konutlar için de durum aynı. Oysa belediye Malezya'daki sistemi burada da geçerli kılabilir.
* * *
İSTANBUL'da belediyelerin vurdumduymazlığının yol açtığı trafik kanserleri de var.
Maslak yolunda Princes Oteli, Çarşı mağazaları, Paşabahçe ve Işık Lisesi'nin bulunduğu alan ve benzincinin bulunduğu kavşakta yakında trafik düğümü oluşacak. Araçlar akamıyor. Peki burada yeni yollar açmadan, alt - üst geçitler yapmadan o gökdelen ormanına kim izin verdi?
Akmerkez'e yeni yol açılacaktı, açılmadı. Şimdi Levent, Etiler felç. Belediye, Akmerkez'den katılım payı almalı, hiç olmazsa bir haftadır otopark ücreti diye Akmerkez'in toplamaya başladığı para bu yol için belediyeye verilmeli ve yeni yol açılmalı...
Pazar günü Levent'te 4. ve 5. Gazeteciler mahalleleriyle, Şişli Terakki Lisesi arasında kalan geniş alanı dolaştım. Burası dutluktu. Şimdi gökdelenler, Hilton benzeri büyük yapılarla dolmuş. İnşaat hızla ilerliyor. Bir karış toprak kalmamış. İzni veren memnun, inşaatları yapanlar memnun, peki yolların kapasitesini hesap eden var mı? Bu ne sorumsuzluk.
Şirinevler'de E - 5'e, koca binalar kapılarını açmış mahalle arası gibi kullanıyorlar otobanı.
Daha pek çok kötü örnek gösterilebilir.
Etiler'de, Levent'te, Zincirlikuyu'da, Mecidiyeköy'de, Şişli'de, Karaköy'de, TEM'de, E - 5'te, iki Boğaz köprüsü ve civarlarında durum hep aynı; trafik durmuş...
Yeni yollar gerekiyor. Acele...