Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Başbakan Ecevit, 5 liderin birlikte Sezer'in adaylığını imzalamasından sonra rahatlıyor. Sezer'in adaylığı için imza attıktan hemen sonra yaptığımız telefon görüşmesinde söze, "bunalmıştım" diye başlıyor ve şöyle devam ediyor Başbakan:
       - En geniş uzlaşmayı sağlamış olduk. Yanılmıyorsam, ilk örnektir. Çok bunalmıştım. Uzlaşma için bir çıkış yolu arıyorduk ve bulduk. Bu sonuç, beni çok rahatlattı.
       - Sayın Akbulut ve diğer adaylar da ısrarlı görünüyorlar. Onlar açısından durumu nasıl görüyorsunuz?
       - Böyle geniş tabanlı bir uzlaşma sağlandıktan sonra diğer sayın adayların etkili olacaklarını pek sanmıyorum.
       * * *
       BAŞBAKAN Ecevit'in önerisiyle iktidar ortakları ve muhalefet liderlerinin Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Sezer'i Çankaya'ya aday göstermelerinin dayanakları ve sonuçları bakımından isabetli olduğu söylenebilir.
       Şöyle ki:
       1- Kuvvetler ayrılığına dayalı parlamenter rejimlerde yargının siyasi erklerden bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü, siyasi tıkanıkların aşılmasında taraflara eşit mesafede çözüm üretilmesini kolaylaştıran özelliklerdir. Bu açıdan Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın ortak aday gösterilmesi kişisel olmaktan çok kurumsal bir çözümdür. Örnekleri yaygın şekilde demokratik Batı ülkelerinde de görülmüştür.
       2- Rejimimizde cumharbaşkanlığı siyasi sorumluluk taşımayan, daha çok temsili ve özellikle Anayasa icrası bakımından hukuki işlevleri önplanda bir makamdır. Bu nedenle tarafsızlaştırılacak bir siyasi veya siyasi lider yerine, uzlaşmazlık halinde bir hukuk adamının Çankaya'ya çıkarılmasını isabetli saymak gerekir. Bu siyasi tarihimizde sık sık krize yol açan Çankaya konusunda normalleşme işareti de sayılmalıdır.
       3- Böyle bir tercih, siyasi karar ve sorumluluğu Başbakan ve hükümete bırakan rejimimizin amacına da uygundur.
       4- Son iki dönemdir cumhurbaşkanlığını siyasi liderlerin yürütmesi Çankaya kaynaklı "başkanlık rejimi" taleplerini gündeme getirmiştir. Siyasi ağırlığı ve icra alışkanlığı olan liderlerin cumhurbaşkanlığı görevini yürütürken mevcut sistemi yeterli görmedikleri anlaşılmıştır. Bu açıdan bakıldığında da, en büyük parti liderinin parlamenter sistem içinde cumhurbaşkanı seçilmesi mevcut sistemin amaç ve işlevine uygun düşmemektedir. Eğer Türkiye böyle bir geleneğe oturacaksa yapılması gereken başkanlık rejimine geçilmesi, böyle bir değişiklik yapılmayacaksa da liderler dışında bir cumhurbaşkanının tercih edilmesi sistemin ruhuna daha uygun düşecektir.
       5- Anayasa Mahkemesi Başkanı gibi tarafsızlığı, hukuk bilgisi ve temsil nitelikleri kuşku götürmeyecek birinin cumhurbaşkanlığını yürüteceği yedi yıllık dönem, Türkiye'ye temel tercihlerini yapabilmek için de önemli bir süre sağlayacaktır. Bu süre içinde Meclis, cumhurbaşkanlığı konusunda başkanlık sistemi dahil rejimin esasına dönük değişiklikler, cumhurbaşkanının görevleri, görev süresi, yetki ve sorumlulukları konusunda da düşünme olanağı bulacaktır. Bu konuda vereliecek kararın yaklaşmış bir cumhurbaşkanlığı seçiminin baskısı ve koşullarından uzak daha sağlıklı bir ortamda gerçekleşmesi olanağı doğacaktır.
       Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Sezer'in adaylığı bu açılardan uygun bir tercih olarak görülmektedir.



Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr