Trilyonlar üşümez

       TRİLYONLAR kaçışıyor...
Hangisini izleyeceğimizi şaşırmış durumdayız.
Acaba Evcil'inkinin peşine mi düşsek, Malki'ninkine mi baksak?
Civan'ınkini mi getirtsek, Edes'inkini mi istesek?
Çakıcı'nınkileri mi tespit ettirsek, Aslıtürk'ünkileri mi saydırsak?
Çetelerin döndürdüğü trilyonlara mı takılsak, uyuşturucuda dönenlere mi?
Banka satışlarını mı izlesek, otoyol ihalelerini mi?
Karar vermek zor!
Akşam haberlerinde trilyonlar sebil gibi. Gazete manşetleri de öyle...
Hani hepsini izleyeyim deseniz, zapping yapmaktan parmağınız uyuşur. Ya da günlük kazancınızı gazetelere yatırmanız gerekir...
* * *
TRİLYONLARIN koşuşturması içinde bizim gözümüze 53 milyon lira takıldı. Küçücük bir 53 milyon lira...
Trilyonların arasında kendisine manşetlerde yer bulamamış. Bir sütunluk mütevazı bir yer tutmuş haberlerin arasında:
"Bir maaş, bir ton kömür"
Maaş, işçi emeklisinin maaşı: 53 milyon 759 bin lira...
Kömür, Belko'nun kömürü: 53 milyon lira, bir tonu...
Tabii, bu peşin fiyatı. Eğer taksitle alacaksanız, o zaman bir ton kömür 60 milyon lira. Tercih sizin...
İşte ekranlarda trilyon savaşlarını izleyen vatandaş bu.
Akşam trilyonlarla boğuşuyor, sabah 53 milyon lirayla...
Acaba bir maaşa kıyıp bir ton kömürü yıksam mı kapıya, yoksa beşte birini peşin verip katlansam mı 60 milyona?
Acaba, kömüre odunu katık edip bir tonda mı kalsam, yoksa "ya Allah" deyip iki ton kömüre mi çıksam?
Acaba, bir ay kirayı mı atlasam, faizine borç mu bulsam?
İş mi arasam, tezgah mı açsam?
Hanıma mı kızsam, çocukları mı azarlasam?
Vatandaş hangi hesabı yaparsa yapsın...
Sonuç değişmiyor:
53 milyonlar üşüyor...
Trilyonlar üşümüyor, işte...




Yazara E-Posta: F.Bila@milliyet.com.tr