Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Cari açık veya halk anlatımıyla döviz açığı olağan döviz gelirleri olan turizm gelirleri ve ihracat gelirleri gibi gelirlerle, olağan döviz giderleri olan ithalat giderleri ve diğer giderler arasındaki farktan oluşuyor.
Fakat genelde ithalat ile ihracat arasındaki açık, cari açığın, döviz açığının temelini teşkil ediyor.
Büyüme yavaşladı, ithalat geriledi. Bu sayede cari açık küçüldü. Ayda 5-6 milyar dolar döviz açığı olurdu. Yılın ilk 6 ayında aylık döviz açığı ortalama 3.8 milyar dolara geriledi.
Döviz açığının küçülmesi önemli ama daha da önemli olan, bu açığın kalıcı döviz girişleriyle kapatılması.
2015 yılında cari açığı olağan döviz girişleriyle kapatamıyoruz. Olağan döviz girişlerine, nereden geldiği belli olmayan döviz girişi eklense de açığı kapatamadığımız için, döviz rezervindeki birikimimizi yiyoruz.

Döviz bulmak zorlaştı
2015 yılının ilk yarısında, 6 ayda cari açık 22.7 milyar dolar oldu. Normal sermaye hareketiyle (doğrudan sermaye, portföy yatırımı ve kredi olarak) döviz girişi 9.5 milyar dolarda kaldı. Buna nereden geldiği belli olmayan 8.6 milyar dolar eklenince döviz girişi toplamı 18.1 milyar dolar oldu. Giren döviz 22.7 milyar dolarlık açığı kapatamadı. Döviz rezervlerinden 4.5 milyar dolar ekleme yapmak zorunda kaldık.
İlk 6 ayda normal kanallardan sermaye hareketiyle doğrudan sermaye olarak 4.1 milyar dolar girerken, portföy yatırımlarından 4.0 milyar dolar döviz çıkışı oldu. İlk 6 ayda cari açığı banka kesiminin çabalarıyla bulunan 9.4 milyar dolar döviz kredisi ve nereden geldiği belli olmayan dövizlerle kapatabildik.
Yılın ilk yarısında 9.4 milyar dolarlık net döviz kredisi kullanımı kısa vadeli döviz borcumuzu artırdı.

Törüner uyarıyor
Milliyet Ekonomi’de Çözüm köşesinde Yaman Törüner dün bankaların (döviz açığını kapatmak arayışında) sürekli borçlanmalar sonucu, kısa vadeli dış borçlarının nasıl büyüdüğünü gösteren rakamlar verdi.
TCMB eski başkanlarından Yaman Törüner, bankaların 2008 yılında milli gelirin yüzde 7.3’ü büyüklüğünde olan dış borç stokunun şimdilerde milli gelirin yüzde 18.3’üne yükseldiğini anlatıyor.
Mayıs sonu itibarıyla bankaların toplam dış borcu 104 milyar dolar. Bu borcun 56.6 milyar dolarının yıl içinde ödenmesi gerekiyor.
Küresel piyasalarda doların değer kazanması ve para akımlarının yön değiştirmesiyle döviz kredilerinin hem maliyeti yükseliyor hem de borçlanma zorlaşıyor.
Açık anlatımla, cari açığımızı küçültüyoruz ama şimdi de küçülen cari açığı kapatmakta zorlanıyoruz. Açığın kapatılmasında bankaların buldukları dış kredi ve nereden geldiği belli olmayan dövizin ağırlığı giderek artıyor. Bankaların cari açığı kapatmak için buldukları dış krediler ise, bankaların ve ülkenin toplam kısa vadeli dış borç stokunun büyümesine yol açıyor.