Hakkı Öcal

Hakkı Öcal

hakki.ocal@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Amerika’da devlet mekanizmasının kapanmasına sebep olan bütçe krizi var. Trump saçlarını tarıyor!

Amerika’nın hiçbir zaman ciddi kamusal desteğe sahip bir sağlık sistemi olmadı. Dünyanın en ileri tıbbına sahip bu ülkede, bir sigorta sistemine abone değilseniz, sosyal sigortaların sağladığı tedavi ve önleyici bakım yardımına güvenmeniz hemen hemen imkânsızdır. Bu nedenle alt ve orta ekonomik düzeyde Amerikalılar ufak-tefek rahatsızlıklarını doktora-hastaneye gitmeden halletmeyi tercih ederler. Derler ki, reçetesiz ilaç fikri bu sebeple icat edildi!

Haberin Devamı

Amerika’nın ilk (ve görünen o ki son) siyah başkanı Barack Obama, 65 yaş ve üzeri herkes ve belirli engellilik veya rahatsızlıklara sahip 65 yaş altı bazı kişiler için mevcut federal sağlık sigortasına (Medicare) ve sınırlı gelire sahip kişilere sağlık sigortası sağlayan ortak bir federal ve eyalet programı olan Medicaid’e federal bütçeden destek sağlamıştı. “Uygun fiyatlı sağlık hizmeti” adı verilen bu program ilk önerildiği günden beri, Cumhuriyetçilerin, Trump’ın ve “Başkası neden benim vergilerimle tedavi ediliyor?” diye düşünen (çoğunluğu zengin) Amerikalıların hiç hoşuna gitmedi; hâlâ gitmiyor. O kadar ki, 2025-6 ödemeler yasası bu program için konulacak ödenek konusunda iki parti (daha doğrusu Demokratlarla Trump) arasında çıkan uzlaşmazlık yüzünden, yasa çıkartılamadı ve ABD hükumeti, 1 Ekim gece yarısı kepenklerini kapattı. Bütçenin tümü değilse bile, 750 bin kamu görevlisinin maaşını karşılayacak bir geçici yasanın kabulü ile daireler yeniden açılabilir.

İdeolojinin, siyasal-ekonomik inançların bu kadar hükumetiyle, halkıyla bir ülkenin tüm işleyişini etkilediği başka ülke var mıdır? Yani savaş, kalkışma, devrim ve bu tür bir sosyal karışıklık olmadan, görünüşte demokratik bir işleyişin sonunda devlet çarkının aşağı yukarı yüzde 60’ının durduğu kolay kolay görülmez. Trump bu kapanmayı, çoktandır niyet ettiği ama mahkemelerden geri dönen toplu işten çıkartma kararlarını kolaylıkla uygulamasına imkan sağlayacak bir gelişme olarak görüyor.

Haberin Devamı

İkinci yangın, ABD’nin itfaiyeciliğine aday olduğu, Gazze yangını. İsrail ile güya bir barış planı üzerinde anlaşan ve Netanyahu’nun Siyonist soykırımına engel olabilecekken seyirciliği tercih eden Trump, muhafazakâr-ileri, çoğu kimsenin anlam veremediği, Amerika’nın “içerden saldırıya uğradığı” fikrini ortaya attı. ABD’deki kara-deniz-hava kuvvetlerinde 800 kadar general-amiral var; Trump bunların en kıdemli 100’ünü dünyanın ve ABD’nin dört bir tarafından Washington’a çağırdı. Önce, Savunma Bakanı Hegseth babası yaşındaki komutanlara “Kilo verin; zinde olun ve sakallarınızı kesin!” diye bir konuşma yaptı. Ardından Trump sahneye çıktı ve “Şimdi söyleyeceklerimi onaylamayanı hemen kovarım” diye başladığı konuşmasında, Amerika’nın “içerden düşman saldırısı altında olduğunu,” ve Amerikan Silahlı Kuvvetleri’nin bu içerdeki düşmanla çarpışarak aynı zamanda savaş eğitimlerini yapmış sayılacaklarını ifade etti.

ABD’yi içerden işgal edenler kimler? Örneğin geçenlerde bir saldırıya kurban giden, muhafazakâr toplum lideri Charlie Kirk’ün öldürülmesi için iç atmosferi bulandıran radikal sol, eski Başkan Biden’ın sınırdan kaçak girmesine göz yumduğunu öne sürdüğü Güney Amerikalı kaçak işçiler, uyuşturucu madde kaçakçıları. Bu tanımlamalar tamamen doğru bile olsa, demokratik ülkelerde, silahlı kuvvetlerin düşman işgali yoksa, sosyal olaylarda, kitle eylemlerinin sebep olduğu karışıklıkta kullanılması asla kabul edilebilir uygulamalar değildir. ABD’de radikal solun, orduyla bastırılacak bir cinayet ortamı oluşturduğuna dair bir tek kanıt yok. Kaçak işçi sorunu her yerde var ve bunun için ABD’de Göç Dairesi, Göç Polisi vb., var. Uyuşturucu kaçakçıları ise askerle çatışacak bir görünürlükte değil.

Haberin Devamı

Trump, şu saç tarama işini artık bıraksa, tüm müttefikleri ve kaldıysa dostları pek sevinecek. Herkesten önce, Amerikalı general ve amiraller!