Türk ticarilerin başarısı...
Otomobil ve hafif ticarilerin yanı sıra ağır ticari araç üretiminde de dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer alan Türkiye, geçtiğimiz hafta “Made in Turkey” otobüs ve kamyonlarla gururlandı
Sadece otomobil ve hafif ticaride değil, ağır ticari araçlar ve otobüs üretimi konusunda da hem dünyanın hem de Avrupa’nın önde gelen üslerinden biri olan Türkiye, geçtiğimiz günlerde bu sınıfta gurur verici haberler aldı. Nitekim Türkiye’de üretilen otobüsler, Temsa’nın açtığı yolu izleyerek Amerikan pazarına ihraç edilmeye başlanırken, kimisi de tasarımları ve özellikleriyle “Avrupa birincisi” olarak bizi gururlandırdı. Tabii bu gururun, yakın zamanda otobüs ve ağır kamyon ihracatında artışları da gündeme getirmesi olası. İşte, o haberler:
Bu kez de Fransa’ya girdi
Ford Otosan’ın ağır ticari araç markası Ford Trucks, büyümesine Portekiz, İspanya, İtalya, Belçika, Lüksemburg ve Almanya’daki distribütör atamalarının ardından Fransa’yla devam ediyor. Avrupa içinde kilit konuma sahip Fransa’da 2022’ye kadar 25 noktada var olmayı planlayan Ford Trucks, bu ülkede gerçekleştirilen “Solutrans 2021 Fuarı’na” katıldı. Şirket, fuarda düzenlenen tanıtım töreni sırasında ülkenin en önemli lojistik filolarından biri olan Combronde Groupe şirketine 60 adet F-MAX teslimatı gerçekleştirdi. Ford Trucks, Fransa’nın ardından önümüzdeki 3 yılda Avrupa’nın tamamını kapsayacak şekilde global operasyonlarını 55 ülkeye yaymayı planlıyor.
Sınıfında ‘Yılın Otobüsü’ seçildi
Anadolu Isuzu’nun geliştirip ürettiği doğalgazlı “Interliner CNG”, İtalya, Fransa, İngiltere, Almanya, İspanya, Romanya ve Slovenya’da yayınlanan 7 önemli ticari araç dergisinin düzenlediği, sürdürülebilir ve çevreci yakıtlarla çalışan otobüslerin yarıştığı “Sustainable Bus Award” organizasyonunda, Intercity segmentinde “Yılın Otobüsü” seçildi.
Sustainable Bus Award’un uluslararası uzmanlardan oluşan jürisi, ödüle aday gösterilen araçları tasarım, yakıt sarfiyatı, emisyon salımı, güvenlik, konfor, sessizlik, malzeme geri dönüştürülebilirliği ve üretici firmaların genel çevresel taahhütlerinden oluşan geniş bir kriter listesiyle değerlendiriyor. Jüri tarafından aday gösterilen ve Intercity (şehir içi ve şehirlerarası kısa mesafe seyahat otobüsü) sınıfındaki diğer güçlü adaylarla birlikte değerlendirilen “Isuzu Interliner 13 CNG”, diğer adayları geride bırakarak ödülün sahibi oldu.
Isuzu Interliner CNG, 13 metrelik uzunluğu ile Türkiye’de bu segmentte üretilen ilk ve tek araç olma özelliğine sahip. Avrupa’da ise bu segmentte çözüm sunan öncü üç markadan biri konumunda. Doğalgazlı motoru sayesinde emisyon salımını kabul edilebilir seviyelere düşüyor, yakıt tasarrufunda da avantaj sağlıyor.
ABD’de iki yerli daha
Amerikan pazarına ilk giren Türk otobüs markası olan Temsa, burada ciddi bir pazar payı ve bilinilirlik elde ederken, yanına Türkiye’de üretilen yeni modeller de katılıyor. Nitekim Mercedes-Benz, Türkiye’de üretilecek ve lüks otobüs pazarında rekabete dahil olacak “Tourrider” modelini geçtiğimiz haftalarda tanıtmış, biz de Milliyet olarak bunu size duyurmuştuk.
Daha önce New York taksi ve Amerikan Posta İdaresi’nin yeni nesil taşıma aracı ihalelerine giren Karsan da, bu pazara kendi geliştirdiği “otonom” yani “sürücüsüz” otobüsüyle dahil oldu. Karsan’ın ABD merkezli Türk teknoloji şirketi ADASTEC ile geliştirdiği seri üretim sürücüsüz otonom aracı “e-Atak”, saygın üniversiteler arasında yer alan “Michigan State University”e (MSU) gönderildi. Araç, kampüs içinde öğretim üyeleri, öğrenciler ve ziyaretçileri taşıyacak.
Hatalı modifiye kaza sebebi!
Son 20 yılda otomobil sahipleri arasında popülerliği artan araç geliştirme ve “modifiye kültürü”, bolca kişiselleştirme olanakları sunsa da, bilinçsizce yapılan uygulamalar çok ciddi problemleri beraberinde getiriyor.
Mekanik aksamlarda yapılan birçok değişiklik hakkında uyarılarda bulunan Aşin Otomobil Genel Müdürü Okan Erdem “Modifiyeli araçların çoğunda gerekli araştırmalar yapılmadan değiştirilen parçalar çevreye zarar verdiği gibi otomobillerin ömrünü de kritik biçimde kısaltıyor. En önemlisi ise merdiven altı işletmelerde işlem yapılan modifiyeli otomobiller trafik kazalarına davetiye çıkararak can ve mal kaybına sebep oluyor” dedi.
Araç sahiplerinin bu konuda bilinçsiz olduğunu söyleyen Erdem “Her otomobil, mühendislerce sadece belirli fiziki koşullar altında çalışmak üzere tasarlanıyor. Modifiye adı altında yapılacak hesapsız tadilatlar hiç ummadığınız anda yoldan çıkıp kaza yapmanıza neden oluyor” ifadesini kullandı.
‘Karakteri bozuluyor’
Son dönemde turbo beslemeli lüks otomobillerde performansı artırmak ve daha sportif motor sesine ulaşmak için birçok sürücünün, katalitik konvertörü iptal ettirip düz boru çektirdiğini söyleyen Erdem “Bu uygulamayla aracın motor çalışma karakterini bozmuş oluyorsunuz” diye konuştu.
Yine daha agresif bir görünüm ve sportif sürüş için bazı kullanıcıların “fabrika çıkışlı helezonları kestirerek” ya da soğuk presle çalışma aralığını düşürerek karoseriyi yere yaklaştırdığını anlatan Erdem, “Bu çok tehlikeli. Böyle uygulamalar sonrasında çukur ve kasislerde sekme yapan otomobil yoldan çıkarak kazaya neden oluyor, helezon kesilmişse kaynak noktalarından kırılması da yüksek bir olasılık. Ağırlık merkezi değişen otomobilin yol tutuş karakteri de bozuluyor” dedi. Erdem, motorda da sadece üreticilerin onayladığı, sertifikalı markaların yazılımını önerdiklerini kaydetti.
2 milyon euro’luktu, hepsi bitti!
Süper spor otomobil üreticisi Ferrari’nin “hafta geçmiyor ki” bir yeniliği filan olmasın. Alın size bir Ferrari yenliği daha... İtalyan üretici, geçtiğimiz günlerde sadece 599 adet üreteceği ve tanesi 2 milyon euro’dan başlayan tamamen yeni Daytona SP3’ü tanıttı.
Ferrari, “özel seri” olarak nitelendirdiği “Icona” ailesinin SP1 ve SP2 kardeşlerden sonraki üçüncü üyesi Daytona SP3’ün müşteri listesinin tamamen dolduğunu, 2022’den itibaren teslimatların başlayacağını duyurdu. İki kişilik SP3’e, en çok da SP1 ve SP2 sahiplerinin ilgi duyduğu belirtiliyor. Zaten diğer iki aracın toplam satışı 499 adet olmuştu. Kalan 100 kişiyse, Ferrari’nin özel olarak davet ettiği kişiler arasından seçilmiş.
Ön ve arka tasarımı tamamen farklı olan (benim de arka görüntüsüne bayıldığım) otomobil, atmosferik 840 HP üreten bir V12 motorla donatılmış. Monza, tasarımı ve bazı ayrıntılarıyla Ferrari’nin 1950 ve 1960’lardaki yarış araçlarına gönderme yaparken, araçta aerodinamik açıdan mükemmellik sağlayan çok ilginç detaylar kullanılmış.
TOGG Türk tedarik sanayi için ‘boy aynası’
Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Albert Saydam, Türk otomotiv endüstrisinin bir aracın yüzde 80’ini üretebilir durumda olduğunu ancak dönüşüme ayak uydurulmaması durumunda bu oranın yüzde 15’e kadar düşebileceğini belirtti.
Saydam “Dolayısıyla TOGG projesi hepimiz için tam bir boy aynası. Sadece rekabetçilik anlamında değil, bir elektrikli araçta neyi yapıp, neyi yapamadığımızı görüyoruz” dedi.
TOGG projesini önemine dikkat çeken Saydam, “Sadece rekabetçilik anlamında değil, bir elektrikli araçta neyi yapıp, neyi yapamadığımızı görüyoruz. Yapanlar bu rekabet üstünlüğünü korumaya çalışırken, yapamayanlar alternatif çözümler veya daha doğrusu kendi içindeki süreçleri iyileştirme yoluna gidiyorlar. Değiştirme yoluna gidiyorlar” ifadelerini kullandı.
NFT ile koleksiyonlara girecek
Türkiye pazarına Ulu Motor tarafından getirilen yüzde 100 elektrikli “SKYWELL” markası, sunduğu 8 yıl/150 bin km batarya garantisi, müşterilerinin ayağına gidecek servis ve mobil uygulama entegrasyonu ile dikkat çekerken, bir başka özelliğiyle de “koleksiyonluk” olacak gibi görünüyor. Marka, “‘Benzersiz dijital varlık” NFT ile, sınırlı sayıda aracını dijital sanat eserine dönüştürüyor. Türkiye’de bir ilk olarak gerçekleşecek bu işlemle ülkemizde satışa sunulacak sınırlı sayıdaki “SKYWELL ET5” eşsiz hale gelerek koleksiyon değeri kazanacak.
Yüzlerce sürücü yolda kaldı, Musk özür diledi!
Dünya çapında yüzlerce Tesla sürücüsü, telefon uygulamasındaki bir sorundan ötürü saatlerce otomobillerini kullanamadı. İnternetteki arıza istatistiklerinin gerçek zamanlı paylaşıldığı “Down Detector” adlı internet sitesine göre geçtiğimiz Cuma günü 500’e yakın sürücü, sosyal medyadan şikayette bulundu ve Tesla’nın anahtar işlevi gören telefon uygulamasını kullanarak otomobillerini çalıştıramadığını belirttiler.
Tesla CEO’su Elon Musk, bir sürücünün şikâyet tweetine doğrudan yanıt vererek, “Şimdi çalışıyor olması lazım... Özür dileriz” dedi.
