İstanbul Çekmeköy’e bağlı Mehmetçik Lisesi’nde öğrenciler bahçede toplanarak TEKEL işçilerine destek için slogan atmışlar. Daha sonra 24 öğrenci sessizce oturma boykotu yapmışlar.
Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü bu 24 öğrenciye tasdikname verilmesi ve okulla ilişiklerinin kesilmesini kararlaştırmış.
Eğer ülkede demokrasi olsa Milli Eğitim Bakanı’nın olaya el koyması, bu kararı durdurması gerekir...
Ne yapmış öğrenciler? Bir sosyal olaya duyarlık göstermişler...
Evet okul böyle protestoların yeri değildir. Dersler böyle nedenlerle aksatılmamalı. Ancak daha çocuk bunlar. Gerçek bir eğitimci o öğrencilerin kulaklarını çeker, uyarılarda bulunur, bir daha kabahatleri görüldüğünde cezanın daha ağır olacağını hatırlatarak sınıflarına yollardı. Böyle orantısız bir ceza o çocukları ya avare yapar, ya terörist...
Gazetelerde okuyoruz. Kimi yerde müdürler ilkokul çocuklarını toparlayıp açılışlara veya siyasetçileri karşılamaya götürüyor. Çocuklara iktidar partisi alkışlatılıyor. Bu iyi. Ama çocuklar TEKEL işçilerini alkışlarsa bu kötü...
Verilen tasdikname cezası okullarda “insan hakları dersi” okutulmasını da anlamsızlaştırıyor.
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu bu orantısız cezaya el koymalı...
Mesele okulları ve öğrencileri ceza ile değil cezasız yönetebilmektedir.
Amaç gençleri harcamak değil kazanmaktır.
Milli Eğitim Bakanlığı bu ilkeleri unuttu mu?
İstanbul’da TEKEL işçilerine destek veren lise öğrencileri okuldan atılmış.
Uluslararası tekellere destek verseler “kahraman genç siviller” diye anılacaklardı...
Gülhan Elmas
Dersimiz anayasa
Anayasa Mahkemesi eski Raportörü Ali Rıza Aydın, AKP’nin anayasa hamlesinde gözlenen bir sakatlığı dün Odatv.com’da, gazete haberlerine dayanarak şöyle anlatıyordu:
“‘Başbakan kurmaylarıyla Başbakanlık’ta bir araya geldi’ başlığının altına, ‘Anayasa değişikliği paketine son şekli veriliyor, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun yapısı değişiyor, parti kapatma kuralları değişiyor. Paket netleşmedi, sürprizler bekleniyor’ gibi haberler eklendiği zaman hukuk güvenliği ve hukukun üstünlüğü sarsılır. Çünkü, Anayasa’da yürütme organının, Başbakan’ın Anayasa’yı değiştirme görev ve yetkisi bulunmamaktadır. Bu yetki Anayasa’nın 175. maddesine göre TBMM’nindir. Başbakanlık’ta toplanan kurmaylar arasında, kimi milletvekillerinin bulunması bu görev ve yetki sorununu çözmez. Yöntem Anayasa’ya aykırı.”
Kamerun’da bir çocuk öğrenci Abdullah Gül’e “Gesi Bağları” türküsünü söylemiş.
Çocuk Gül’ün gezmeyi çok sevdiğini nereden öğrendi acaba?
Haldun Ertem
İstanbul’da yeni yerleştirilmeye başlanan MOBESE kameraları suçluyu yüzünden tanıyacakmış.
Hazır el atmışken şunlardan birkaç tane de Meclis’e yerleştirsek!
Fahrettin Fidan
Barış!
Barış ve kardeşlik açılımında geldiğimiz parlak noktayı dün gazetemizin birinci sayfasındaki fotoğraflarda görmek mümkündü... Yüksekova’da 40 bin kişinin katıldığı Nevruz töreninde konuşan BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, barışçı bir konuşma yapmış:
- Kürt sorununun çözümünde muhatap BDP’dir, demiş, aksi durumda kaos olur...
Platformun önüne de şu afiş asılmış:
“Gün gençliğin zafer ruhuyla Apo’yu özgürleştirme günüdür...”
BDP Milletvekili Hamit Geylani Diyarbakır’dan:
“Gönlümüzün başkenti” diye söz etmiş.
Ayrıca BDP’nin özel güvenlik görevlisinin resmi vardı birinci sayfamızda. Peşmerge kıyafeti giymişti. Apo’nun sözünü ettiği iç güvenlik örgütü bu olsa gerek... Bütün bunlar AKP’nin açılım programında var mıydı? Yoksa açılımın açıklanmayan bölümünde mi vardı? Bir bilsek...
Bulancak
Arkadaşımız Nazım Alpman’ı önceki gün aradığımızda “Bulancak’tayım Ağabey” diye yanıtladı:
- Tiyatro izlemeye geldim!
Sanatçı dostumuz Serhat Özcan’ın davetiyle Giresun’un Bulancak ilçesine giden Nazım, gözlerine inanamamış. 37 bin nüfuslu ilçede iki özel tiyatro bulunuyor. Bulancak Sanat Tiyatrosu 25 yıllık geçmişe sahip. Eğitim-Sen Bulancak Temsilciliği Tiyatrosu ise 12 yıldan bu yana düzenli olarak perdelerini açıyor. Bugüne kadar dokuz oyun sahneye koymuşlar.
Her iki tiyatronun da kadro ağırlığını öğretmenler yüklenip götürüyorlar.
Eğitim - Sen Tiyatrosu’nun önceki akşam prömiyerini yaptığı oyun, Yılmaz Erdoğan’ın “Bana Bir Şeyhler Oluyor” adlı eseri... Oyun yaza kadar her hafta iki gösterimle devam edecek. Her iki tiyatronun ağırlığını öğretmenler taşıyor. Öğretmenler müthiş...
Akkoncu
Yeni Şafak gazetesi Ankara Temsilcisi Abdülkadir Selvi, “İçimizdeki Gladio İle Yüzleşmek” adlı bir kitap yazdı. Zaman’da Nuriye Akman, Selvi ile kitap üzerine konuşuyor. Selvi konuşmanın bir yerinde AKP içindeki Ergenekonculardan söz ediyor:
“Şunu görüyorum, özellikle sekiz on kişilik bir milletvekili grubu ciddi olarak Ergenekon operasyonlarından rahatsız. İçerisinde bakanlar da var, eski bakanlar da var. Yani Ak Parti kendi içerisindeki Ergenekoncuları tam olarak tasfiye etti diyemem...”
AKP içindeki muhalifler dikkat... Sıra size de gelebilir...