Dünya ölçeğinde sömürgeciliğin sloganlarına bakınız:
Amerikan yerlileri ‘uygarlaştırmak, Hıristiyan yapmak’ adına katledilmiş, toprakları yağmalanmıştır.
Afrika, ‘uygarlaştırmak, Hıristiyanlığı yaymak’ adına yağmalanmıştır.
Asya, ‘özgürleştirmek, uygarlaştırmak’ adına yağmalanmıştır.
Şimdi Irak, ‘demokrasi getirmek, uygarlaştırmak’ adına yağmalanmaktadır.
Irak’ta bir milyon kişi öldürülmüş, bütün tarihi hazineler yağmalanmıştır.
Afganistan işgal edilmiştir.
Türkiye bu programın içindedir.
Hükümetle yargının çatışması,
Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yönelik asimetrik saldırı, basının her yolla baskı altına alınması, üniversitelerin merkezi kontrol altına alınması, ülkenin iç çatışması gibi görünse de asıl amaç dışardan kontrol edilebilmesidir.
Dış amaçlar ile AKP tarafından yürütülen asıl program örtüştüğü için şaşırtıcı bir güç kullanılarak program yürütülmektedir.
Türkiye küresel güçlerin denetimine sokulmaktadır.
Günümüzde yaşanan ve kaos gibi görünen karmaşanın aslı budur.
Yaşanan bir kaos değildir.
Yaşanan, Türkiye’nin küresel emperyal güçlerin kontrolüne, bir daha çıkmamak üzere sokulması programının uygulanmasıdır.
Durumun asıl tehlikesi de budur.”
NOT: Dr. Erdal Atabek 80. yaş gününü kutluyor.. Yaş seksen ama zihin öylesine zinde ki... Yukardaki satırlar Atabek’in dünkü yazısından alındı... Zihin zindeliği konusunda aynı fikirde değil misiniz?
Derneğin suçu
Türkiye Kas Hastalıkları Derneği tam 32 yıldır devletin yetişemediği kas hastalarını tedavi peşinde koşuyor... Ülkemizdeki yaklaşık 100.000 kas hastasının toplumla bütünleşmesini ve daha kaliteli yaşam sürmesini sağlamak için gönüllü bir çaba gösteriyor. Geçenlerde derneğe İstanbul Belediyesi’nden bir tebligat geldi. Kirasını 32 yıldır düzenli olarak ödemesine rağmen dernek binasının boşaltılmasını istiyordu belediye... Bu kararın değiştirilmesi için Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı seviyesinde girişimlerde bulunuldu. Ama sonuçsuz kaldı.
İBB son olarak Bakırköy Kaymakamlığı’na gönderdiği yazıyla derneğin polis zoruyla boşaltılmasını istedi.
Nedendir insanlara şifa dağıtmaktan başka suçu olmayan bir derneğe bu öfke...
Sanıyoruz ki sebep derneğin başkanının Prof. Coşkun Özdemir olması... Coşkun Özdemir’in Cumhuriyet gazetesindeki yazılarında hükümeti sık sık eleştirmesi... İntikam böyle alınıyor bu devirde...
11. Paragraf...
Yalçın Doğan, Avrupa Parlamentosu’nun şubat raporunun 11. paragrafının Türk basınında yer almamasını çok garip bulduğunu yazdı geçen hafta sonu sütununda... 11. paragrafta ne varmış: “Avrupa Parlamentosu kapsamı çok geniş tutulan Ergenekon davasını kaygıyla izlemektedir.”
“Hükümetin ve yargının hukukun tüm süreçlerine uygun davranmasını, zanlıların haklarına saygı gösterilmesini bekler.”
“Parlamento, hükümetten bu davayı kendini eleştiren gazeteci, akademisyen ve politikacılara karşı baskı aracı olarak kullanmamasını bekler.”
Müjdat
Hafta sonunda Müjdat Gezen’in ellinci sanat yılı kutlandı... Müjdat Gezen sadece bir sanatçı mıdır? Hayır... O koskoca bir sanat kurumudur... “Müjdat Gezen Sanat Merkezi”nde yüzlerce sanatçı yetiştirir.. Bu merkezde hocalara para ödenir, öğrencilerden para alınmaz. Müjdat bütün gelirini bu okula yatırır. Bu konuyu hiçbir yerde açmaz. Sorulursa yanıt vermez. Derken dün Emre Kongar’ın yazısından öğreniyoruz ki.. Müjdat’ın bir de “Sanatçı Evi” dediği, yaşlı ve bakıma muhtaç sanatçılar için kurduğu huzur ve sağlık merkezi vardır. Yaşlı sanatçılar burada ücretsiz bakılıyormuş... Tarihe geçecek bir sanatçıdır Müjdat...
Dava...
Dün televizyonlardan bir yandan arama ve gözaltı haberleri yayınlanırken bir yandan da “soruşturmayı etkilemeyelim” , “yargı bağımsızlığını zedelemeyelim” uyarıları duyuldu. Çok iyi.. İyi de sanırız bu titizliğe pek gerek kalmadı... Dünkü gözaltılarla ilgili olduğu söylenen belgeler, savcılığa bile sevkedilmeden, “Balyoz Planı” adı altında günlerce medyada günlerce işlendi... Medya mahkemesi kamuoyunu istediği gibi yönlendirdi. Kararı verecek yargıçların işini zora soktu... Yargıya saygıda biraz geç kalındı!
CİNE 5
Mehmet Altan’ın Cine 5’te üç aldır devam eden “Başka Yerde Yok” adlı programına son verildi.
TMSF’nin yönetmindeki CİNE 5 bu kararla bir önceki yönetimin ayıbını temizlemiş oldu.
Devlet kasasından artık bu kötü programa ödeme yapılmayacak...
Programa ödenen rakam hala belli olmadı ama...
Sonuçta biliyoruz ki artık iktidar yalakalığı ve cumhuriyet düşmanlığının bedelini halka ödetmeyecekler.
Kararı veren CİNE 5’in yeni genel müdürü Levent Gültekin’i kutluyoruz.
Wall Street Journal yazmış:”Türkiye’de kansız iç savaş yaşanıyor”
Neresi kansız... Ülkenin haline bakıp içi kan ağlayanlar yok mu?
Gülhan Elmas
Erdoğan muhalefeti suçluyor; “Onlar laf üretiyor biz iş”
İyi de muhalefetin iş üretilebilmesi için iktidara gelmesi gerekmiyor mu?
Haldun Ertem
Para insanı değiştirmez, sadece maskesini düşürür.
Riccoboni
Özay Şendir
Ayıplı bir tartışma, 'işine yarayacak'
14 Mayıs 2025
Didem Özel Tümer
Türk şirketlere BAE’de finansa erişim kolaylığı
14 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
En son imparator!
14 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
EOKA’nın köyünde ölümle burun buruna! Neşe Karaböcek’ten Kıbrıs anıları…
14 Mayıs 2025
Dilara Koçak
Yaz gelmeden detoks değil, denge zamanı
14 Mayıs 2025