Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Şaibeli iddiasıyla mahkemelik olan, genel başkanın değiştiği Kasım 2023’teki 38’inci olağan kurultaydan bu yana CHP’de sular durulmuyor... Aylardır ana muhalefet partisi süren davalar, soruşturmalar ve parti içi çekişme, tartışmalarla ülke gündeminden düşmüyor... Mahkemelerden ne zaman nasıl bir karar çıkacak, olasılıklar bağlamında çıktığında sonuçları ne olacak ya da yolsuzluk iddiaları kapsamındaki soruşturmalar, kovuşturma aşamasına geldiğinde partide ne gibi daha başka sarsıntılar yaratacak, yaratabilir her şey tartışma konusu...Yaşananları CHP’nin iktidar yürüyüşünü önlemeye dönük oyunlar olarak değerlendiren parti yönetimi ise hukuki sürece karşı kendi lehine olabilecek yöntemlerle pozisyon almaya çalışıyor...Dava konusu38’inci kurultay ve olası bir mutlak butlan kararına karşı hamleleri de olağanüstü kurultaylarla Özgür Özel’in Genel Başkanlığı’nı pekiştirmeye odaklı hep...Bu anlamda da ilki Nisan başında yapılan olağanüstü kurultay silsilesine bir yenisini daha ekleme peşinde...Ama o da bazı delegelerin YSK’ya iptal başvuruları ve parti içi tartışmalarla yine. Bu arada davalardan azade CHP’nin başlattığı 39’uncu olağan Kurultay süreci devam ediyor bir yandan da...Tabii o da tartışmalar ve çok sayıda yanıt bekleyen sorularla...

Haberin Devamı

                                                                    ★★★

Hukukçuların süren davalar ve her hamlenin sonuçlarına dönük farklı yorumlarıyla da kafalar hepten karışmış durumda...Mesela Genel Başkan Özel, aldığı Nisan’daki olağanüstü kurultay kararı gerekçesini partiye kayyım atanma olasılığının önüne geçmek olarak açıklamıştı. Bu seferde Özel, doğrudan delegelerin imzalarıyla bir olağanüstü kurultay seçeneğiyle aynı hesabı zorlama niyetinde...Delegelerin bu iradeyi ortaya koyduğu ve hukuki durumun farklılığından hareketle artık mahkemenin vereceği kararın kadük kalacağını düşünüyorlar. Buna karşı olan görüşler de şöyle:

Nisan ayında ani bir kararla Özel, olağanüstü kurultay yaptı ama sonuç itibarıyla o genel başkan kararıyla uygulanan bir durumdu. Bu sefer delege imzalarıyla böyle bir kurultay deniliyor olsa da nihai kararı veren yine Genel Başkan Özel. O da mahkemelik durumda malum. O nedenle bu formül de tutmaz. 24 ekimde bir mutlak butlan kararı çıkarsa yapılan, yapılacak bütün olağanüstü kurultaylarda yok anlamına gelir.

Haberin Devamı

Onun içinde CHP’nin bir başka hamlesinin de 39’uncu olağan kurultayı mahkeme tarihinin önüne çekmek, yani jet bir kongre daha olacağı konuşuluyor. Ama bu noktada yine mahkeme kararının önünü kesip kesmeyeceği anlamında farklı görüşler var...

Bu karmaşık görüntü içinde, hangi delege iradesinin hangi kurultay için geçerli olduğu, olacağı ya da hangi kurultayda hangi delegenin irade ortaya koyabileceği ve de konjonktüre göre davranış değişikliği olup olmayacağı tartışması var bir de...Şu anda ağırlıkla mevcut yönetimle hareket eden veya ediyor görünen delegeler arasında karşı tarafta güçlü bir hareket sezilmesi durumunda pozisyon değişikliği olma durumu yani...Dolayısıyla delege bazında geçerli listeler, onlarda da kim kimle beraber, neyin peşinde her şey karma karışık. Saflar son derece oynak ve güven verici değil. Genel Merkezde bunu çok iyi biliyor ve görüyor büyük olasılıkla...Kurultay davası parti içi yeni hesaplaşmaların da önünü açtı zira...Gelinen nokta itibarıyla da kazananın diğerini tasfiye edeceği bir anlayış ortaya çıkmış durumda...

Haberin Devamı

                                                                    ★★★

CHP genelde geçmişteki tüm kavgalarını kurultaylarda çözmüştür hep.. O CHP’nin bugünkü görüntüsü ise düşündürücü:

Mahkemelik olan kurultayla ilgili mutlak butlan kararı çıkarsa ben dizayn ederim CHP’yi havasında bir taraf.. Ya da tam tersi dava hepten reddedilir ortadan kalkarsa ben bildiğim yolda yürürüm, devam ederim deyip muhalifleri tasfiye etme düşüncesinde mevcut yönetim...

Mahkemenin vereceği karara göre yol yürümeyi bekleyen bir parti konumunda yüzyıllık CHP açıkçası.. Oysa öncelikle bunu terk etmeleri gerekir. Siyasetçi mümkün olduğu kadar işi mahkemelere bırakmadan sorunu kendi içinde, aralarında çözmeli. Böyle bakıldığında da mahkeme kararının açıklanması beklenen ekim ayının 24’üne kadar geçecek süre CHP açısından kendi aralarındaki kavgayı, ayrışmayı gidermeye dönük bir fırsat aslında... Yapmaları gereken tek şey de başkalarını suçlamak yerine aynaya bakmak ve kişiler odaklı değişime odaklanmaktan ziyade ılıman bir iklimle CHP’deki havayı değiştirmek sadece...