Yılbaşı hediyesi

Yılbaşı geldi çattı, dört güncük kaldı, hediyelerimi almalıyım.
İzninizle, siyasi liderlerimize çoğunlukla kitap hediye ediyorum bu yıl. Hem de ikişer tane.
Cumhurbaşkanı Demirel'e Metis'in yeni baskısını çıkardığı bir modern klasik, Nilüfer Göle'nin Mühendisler ve İdeoloji kitabını hediye ederdim (nostaljik olsun diye); daha eğlenceli bir okuma için ise, Hayrettin Bulut'un kitabını alırdım: Türkiye Seninle Gurur Duyuyor (Yalçın Yayınları).
Bülent Ecevit için hediyem hazır, Oya Baydar'ın nefis romanı Hiç Bir Yere Dönüş (Can Yayınları); ve biraz da keyif için Huysuz İhtiyar, Oğuz Aral'ın ab Kitapçılık'tan çıkan yazıları.
Recai Kutan'a bir hediyem, Nuray Mert'in kitabı: İslam ve Demokrasi - Bir Kurt Masalı (İz Yayıncılık); diğer hediyem ise İslamcı Kadının Aynadaki Sureti (Hülya Demir, Sel Yayıncılık).
Mesut Yılmaz için hediyem, Önder Aytaç'ın güldürülü 1998 değerlendirmesi, Apoletli Demokrasi Fıkraları - Mart 1998 Sendromu (Sam Yayınları). Biraz daha duygusal keyifler için de, Ebubekir Eroğlu'ndan bir şiir kitabı: Şahitsiz Vakitler (Yapı Kredi).
Deniz Baykal'a gene Yapı Kredi'den çıkan son Ece Ayhan kitabını alırdım: Sivil Denemeler Kara. Ve bir süredir edebiyata vakti olmamıştır diye, Oğlak Yayınlarından bir güzel roman, Gözlerindeki Şu Hüznü Gidermek İçin Ne Yapmalı? Yazarı Gülayşe Koçak.
Tansu Çiller için, belki hala okumamıştır diye, Paranın Cinleri'ni alırdım, Murathan Mungan'ın nefis üslubuyla; biraz da güncellik olsun diye, Çınar Yayınlarından Koray Düzgören'in yazıları: Çeteden Özür Diliyoruz.
Ne büyük zevktir hediye almak ve ne zordur hediye seçmek. Çünkü seçtiğiniz hediye, verdiğiniz kişinin hayatını değiştirmelidir biraz da, mütevazı ölçüde bile olsa. Onu seçerken sizin de hayatınız değişir azıcık.
1999'a girerken, ütopik hediyeler de vermek istiyorum kimi kişilere. Yeni bir anayasa mesela, tıpkı şu sıralar Fransa'da oluştuğu gibi kadın - erkek eşitliğinin madde olarak yer aldığı. Şirin Tekeli'ye hediyem.
İstanbul'un istediği yerini istediği zaman diliminde izleyebileceği kırmızı bir sihirli kristal küre, Orhan Pamuk'a armağan.
Türkiye'nin tek tiyatro dergisini yaşatmaya çabalayan ve pes etmek üzere olan Mustafa Demirkanlı için sonsuz bir sponsorluk.
Kadrosuzluktan kıvranan bütün devlet senfoni ve operalarına sonsuz kadro. Özellikle Antalya Devlet Senfoni Orkestrası'nda Sıdıka ve İnci Özdil'e.
Ece Ayhan için hiçbir öğretmenin hiçbir öğrenciyi sınıfta bırakmadığı okullar. Lale Müldür için istediği Kaf Dağı'na gidip gelebileceği bir masal atı. Sokakta çalıştırılan çocuklara, sattıkları bütün kağıt mendilleri bir kerede alacak kadar sosyal fon.
Ragıp Duran'a, Haluk Gerger'e, İsmail Beşikçi'ye kaybettikleri ayları ve yılları geri vermek isterdim.
İsmail Cem'e de Haluk Gerger'in Belge Yayınları'ndan çıkan son kitabını armağan ediyorum. Türk Dış Politikasının Ekonomi Politiği - Soğuk Savaştan Yeni Dünya Düzenine. İkinci kitap biraz daha eğlenceli: Osman Aysu'nun son polisiye romanı, Çöl Akrebi, İnkılap yayınları.
Yaşar Kemal'e kıyısında karıncaların su içtiği bir ada hediye ederdim, küçük bir balıkçı teknesiyle.
Ütopik hediyelerin sonu yok, liste sonsuza kadar uzayabilir.
Ama bu arada unuttum sanmayın, hükümet kurmak gibi zor bir görevle boğuşacak olan Yalım Erez'e her ne kadar okuyacak zamanı yoksa da gene kitap alırdım: Issız Dönme Dolap. Enis Batur'un yeni çıkan hüzünlü, güzel denemeleri. İkinci olarak da Hüsnü Arkan'ın romanı, Ölü Kelebeklerin Dansı, Metis Yayınlarından.
Türkiye koşullarında olabileceği kadarıyla kesinleştiğine göre 1999'da bir seçim yaşayacağız ya, bu nedenle oy verme yaşına gelmiş her yurttaşıma da bir kitap hediye etmek istiyorum, Emre Kongar'ın yazıları, Remzi Kitabevi'nden: Yamyamlara Oy Yok!
Hediye almanın incelikleri anlatmakla bitmez. En zor sanat da kendinize hediye almaktır. Ama ben gazeteci olduğum için, işim kolay, kendime Kürşat Bumin'in o nefis çuvaldız yazılarını alıyorum, İletişim'den: Medyakronik.
Yeni yılınız mutlu ve sağlıklı olsun.