Bursa COVID-19 ile yaşamak

COVID-19 ile yaşamak

02.04.2020 - 00:56 | Son Güncellenme:

Küresel salgına dönüşen koronavirüs ülkemizde de kendini yoğun şekilde gösteriyor. Hepimizin endişeli olduğu bu dönemi, atlatabilmemiz için birlik ve beraberlik içinde kurallara uyarak hareket etmemiz ve uyarılara kulak vermemiz gerekiyor. Bu zor günlerde Hürriyet Bursa olarak iş ve cemiyet hayatının tanınmış isimleriyle koronavirüslü yaşam hakkında kısa sohbetler gerçekleştirdik ve bir yazı dizisi hazırladık. Birlikte başarmak dileğiyle.

COVID-19 ile yaşamak

BÜLENT OKTAY: PROF. DR.

COVID-19 ile yaşamak
Dünya aralık sonundan beri tek konuyu konuşuyor. Çin’den başlayan ve insan bedeninin yeni tanıştığı bir virüs hızla diğer ülkelere yayıldı ve önemli bir toplum sağlığı konusu oldu. Virus ülkemize de ulaştı ve hızla yayılmaya başladı. Bulaşıcı hastalık dönemlerinde olduğu gibi günlük yaşamımız değişti. Basın yayın organları programlarında ağırlıklı olarak bu konuyu işliyorlar. Bugün için virüs ülkemizde hızla yayılıyor. Yayılmanın en önemli aracı kişiler arasında yakınlık ve hastalık bulaşan kişilerin dolaşıyor olması. Çünki bu virüsün yayılması iki şekilde olmakta;
1. Hasta kişinin virüslü damlacıkları, öksürme-hapşırma ile karşılaşma (kişiler arası temas)
2. Virüsün bulunduğu cisimlere dokunma (maddeler ile temas)

ZORUNLU OLMADIKÇA

Bu nedenle izolasyon (kişilerin dolaşımının sınırlanması) çok önemli. Virüsün bulaşmasından korunmak için yukarıdaki maddeleri sıkça hatırlamak gerekiyor. Birinci maddeyi uygulamak için en kolay yol evde kalmaktır. Zorunlu olmadıkça başkaları ile görüşmemektir. Bir süre için yalnız kalmayı seçmek gerekir. İkinci maddeyi uygulamak ise daha da kolaydır.

YÜZ, AĞIZ VE GÖZ

Dışarıya çıkmak zorunda olanlar için eller çok önemli. Sürekli birşeylere dokunmak durumunda kalıyoruz. Yapılması gereken, dışardayken çok sık el yıkamak ve ellerimizle yüz, ağız ve göze dokunmamaktır. Eve gelince de kıyafetleri havalandırmaya bırakıp, basit sabun ile çok iyi temizlenmek gerekir.

RİSKİMİZ DEVAM EDECEK

COVID-19, diğer virüslar gibi artık hayatımızın içinde ve yakın veya uzun dönemde karşılaşma olasılığımız her zaman var. Etkili bir aşı henüz yok ve bulunmadığı sürece de bizim ileri dönemlerde hastalanma riskimiz devam edecek.

KALABALIK YERLER

Bu konuda yapabileceğimiz şeyler; dengeli beslenme, yeterli uyuma, aşırı yorgunluk ve stresten kaçınma, kalabalık yerlerde bulunmama gibi zaten yapmamız gerekenlerdir. Sağlıklı kişiler virüs karşısında güçlüdür ve hastalığı çoğunlukla hafif geçirirler. Sorun ek sağlık problemi olanlarda çıkmaktadır. Ancak ek sağlık problemi olanlar zaten diğer enfeksiyonlarda da sorun yaşamaktadır. Hepimize sağlıklı günler dilerim

 TUĞBA ÖZÇOBANLAR: İLETİŞİM DANIŞMANI

COVID-19 ile yaşamak
2020 senesine hızlı bir başlangıç yaptık. Dünyada siyaset dahil bir çok şey durma noktasına geldi piyasalar deger kaybetti ve gündem bir anda değişti. Korku ve panik hakim oldu. Birçok ülke de ortak bir amaç oluştu, insanlığı tehdit eden virüse çare bulmak. İnsan sağlığının aslinda ne kadar da önemli olduğu ne yazik ki bir virüs tarafından bizlere bir kez daha acı bir şekilde hatırlatıldı. Bu virüse karşı bilim kurulunun tavsiyesi doğrultusunda alınan önlemleri yerinde buluyor ve herkesin belirtilmiş olan bu kurallara uymasi gerektiğini düşünüyorum. Kendimiz ve sevdiklerimiz için bu şart. Hümanizmin temsilcilerinden Erasmus&Apos’un da dediği gibi “Hastalığa tutulmamak hasta olup da iyileşmekten daha iyidir”.
Bu süreçte her alanda olduğu gibi iş alanlarında da alınan kimi tedbir ve uygulamalardan kaynaklı değişimlerin dikkatli ve uyumlu bir şekilde uygulanmasi taraftarıyım. Şirket yöneticilerinin daha özverili bir iletişim şeklini benimsemelerini hatırlatmakta yarar görüyorum ve şirketleri ayakta tutan en önemli unsurun insan sermayesi olduğuna inanıyorum.

İNANCIM SONSUZ

Türk milleti her konuda bilinçli, birlik ve beraberliğin önemini daha öncelerden de deneyimlemiş bir toplumdur. Bu günleride en az hasarla atlatacağımıza olan inancım sonsuz. “Türk milletinin kαrαkteri yüksektir. Türk milleti çαlışkαndır. Türk milleti zekidir. Çünkü Türk milleti; milli birlik ve berαberlik içinde güçlükleri yenmesini bilmiştir.” Mustafa Kemal Atatürk.

TEŞEKKÜR EDİYORUM

Özveriyle çalisşan tüm sağlık personeline, özel kamu kurum çalısanlarina ve bu dönemde bizleri bilgilendirmek için çok çalişan siz değerli basin mensuplarina teşekkür ediyorum.

MURAT KAYA: GESİAD BAŞKANI

COVID-19 ile yaşamak

Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs nedeni ile #EvdeKal mottosuna uyarak ve topluma da örnek olmak açısından evlerimizde vakit geçiriyoruz. Tabi yoğun iş temposundan dolayı evde çok fazla vakit geçiremiyorduk. Bu süre içinde ailemiz ile daha fazla vakit geçirip yapmak isteyip de yapamadıklarımızı gerçekleştirme fırsatı elde ettik. Farklı hünerlerimizi de ortaya çıkarmaya başladık. Bunun en güzel örneği mutfakta zaman geçirmek oldu. En son yaptığım ayva tatlısı da evdekilerce oldukça beğenildi.

KİTAP OKUYORUM

Bunun yanı sıra listemde olan ama yoğun iş temposundan dolayı yeterince okuyamadığım kitapları da okumaya başladım. Bu olumsuz ve tadımızı kaçıran günlerde ailecek olabildiğince kendimizi rahatlatan ve moralimizi üst seviyeye çıkartan faaliyetlerin içerisinde bulunmaya çalışıyoruz.

TELEFON VE ONLINE

Tabi bir yandan da hayat devam ediyor. Sorumlu olduğumuz bir işimiz ve derneğimiz var. İşle ilgili konuları yöneticilerimizle iletişim halinde olup sıkıca takip ediyoruz. GESİAD olarak da gerek telefon gerekse de online olarak yönetim kurulu üyelerimizle neredeyse her gün görüşmeler yapıp son durumu değerlendiriyoruz. Ümit ediyorum ki bu süreç en kısa zamanda sonra erer ve bittiğinde de zararı, en az hasarla atlatan ülkelerden biri oluruz.

YUSUF ZİYA YÜCE: İletişim Uzmanı (Öğretim Görevlisi)

COVID-19 ile yaşamak
2019 yılının sonunda Çin’de başlayan ve kısa sürede tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 karşısında ülkemizde kısa sürede kapsamlı tedbirler geliştirildi. Şu gün sosyal medyaya baktığımızda koronavirüs ile ilgili karşımıza çıkan paylaşımlar, bu dönemde markaların dijital iletişime vermesi gereken önemi daha da artırdı. Doğru söylemleri, doğru tonda, doğru hedef kitleye aktarmaya özen göstermeliyiz. Hedef kitle duygusallığın hakim olduğu bu dönemde popülist yaklaşımlardan ve reklam kokan hareketlerden uzak durulmalıdır. Güven veren, doğru ve şeffaf iletişim dili tercih etmeliyiz.

TEYİT EDİLMELİ

Dijital medya kullanıcılarına da birkaç tavsiye vermeliyiz. Her gördüğünüz bilgi ve fotoğraf doğru değildir, kaynak mutlaka araştırmalı başka kaynaklardan teyit edilmeli ve resmi kaynakların yönlendirmelerine uyulmalıyız. Unutmayalım ki dijital dünyada iletişim adına çok sayıda yanlış bilgi dolaşmakta. Sağlıklı günler, sağlıklı iletişimler…

BERAT TUNAKAN: BALKANTÜRKSİAD BAŞKANI

Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını, sağlık başta olmak üzere sosyal ve ekonomik hayat üzerinde de olumsuz etkiler yarattı. Sağlık açısından bu süreci en az hasarla atlatabilmemiz için, bakanlığın aldığı tedbirleri uygulamamız gerekiyor. Dolayısıyla ‘hayat eve sığar’ ve ‘evdekal’ kampanyalarına uyarak bizler de bu günleri evlerimizde ailelerimizle birlikte geçiriyoruz.

COVID-19 ile yaşamak

BAŞKA ÇAREMİZ YOK

Devletimiz ve Sağlık Bakanlığımız bu krizi güzel yönetiyor. Başta Cumhurbaşkanımız ve Sağlık Bakanımız olmak üzere tüm sağlık çalışanlarımıza teşekkür ediyorum. İnsanlarımıza da bir çağrıda bulunmak istiyorum. Evet sıkıldık, bunaldık, keyifsiz günlerden geçiyoruz belki ama tüm dünyayı ciddi bir biçimde etkileyen bu pandemiden kurtulmak için sağlık tedbirlerini harfiyen uygulamaktan başka çaremiz yok. Bu, hem kişisel hem de kamusal sorumluluğumuzdur. Herkesi bu sorumlulukları güçlü bir biçimde uygulamaya davet ediyorum.

İLETİŞİM HALİNDEYİZ

Tabi bir yandan da hayat devam ediyor. İşlerde devamlılığı, kurumlarda da sürekliliği sağlamak zorundayız. Bizler de BALKANTÜRKSİAD ailesi olarak, üyelerimizi sağlık ve ekonomik tedbirler konusunda sıkça uyarmaya, talepleri yetkililere iletmeye gayret gösteriyoruz. Sürekli yerel yöneticilerimiz, milletvekillerimiz ve üyelerimizle iletişim halindeyiz. Alınan bu tedbirlerin, koronavirüs salgınını en az hasarla atlatmamızı sağlayacağını umuyor, tekrardan herkese ‘evdekal’ çağrısı yapıyorum.

TÜRKAN KAYA: Erdem Kaya Patent Genel Koordinatörü

COVID-19 ile yaşamak
Küresel bir salgının içindeyiz. Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan koronavirüs maalesef ülkemizde de olmak üzere tüm dünyaya yayıldı. Yaşadığımız bu durumun ekonomimize olumsuz etkileri olduğu kadar psikolojik boyutları da var tabi. Umutsuzluğa düşmeden gerekli tüm tedbirleri alarak bu süreci atlatacağımıza inanıyorum. Bu risk ortamında bireysel tedbirlerin yanı sıra kurumlara da büyük sorumluluklar düşüyor. Erdem Kaya Patent olarak virüsün ülkemizde de görülmesinin hemen ardından ofisimizi nano gümüş teknolojisi ile dezenfekte ettirdik. Tüm ofis çalışanları olarak evden çalışma modeline geçtik. Türkiye’de ilk vakanın görüldüğü günden itibaren evden çalışmaya devam ediyoruz, nisan sonuna kadar bu şekilde çalışacağız.

GÖNÜL BORCUMUZ VAR

Patent eğitimlerimizi de online platform üzerinden aktif olarak kullanmaya başladık. Bu süreçte ailece evde kalıyoruz. Kendi sağlığımızın yanı sıra çevremizdeki insanların sağlığını da düşünerek dikkatli olmaya çalışıyoruz. Salgının ne kadar devam edeceğini kesin olarak öngörmek elbette mümkün değil ama bu süreyi kısaltmak alınan tüm tedbirlere uymakla mümkün olabilir. Devletimiz de bu dönemde gayet şeffaf hareket etti. Bu süreç içerisinde görevlerini özveriyle sürdürmek zorunda olan herkese, biz evde kalalım diye canla başla çalışanlara bir gönül borcumuz var.