Öncelikle Fenerbahçeli futbolculara helal olsun diyelim. Kolay değil Galatasaray gibi bir rakip önünde 70 dakika tek bir pozisyon vermeden inanılmaz bir mücadele ile maçı kazanmayı bildiler.
Benim için lig aslında Fenerbahçe’nin Sivas önünde son dakikada yediği golden sonra bitmişti. Bu görüşüm aynen devam ediyor.
Ama bu maçın şöyle bir önemi vardı. Kimin daha iyi bir takım olduğu...
Ve dün sarı-Lacivertliler onca eksiğe rağmen, 21. dakikadaki kırmızı karta rağmen kaliteli bir takım olduğunu gösterdi.
Üstelik sadece Djiku’nun kırmızısı değil. İsmail Yüksek ve İrfan Can Kahveci gibi iki önemli futbolcudan da yoksun geldi Fenerbahçe. Ama Fenerbahçe öyle bir direniş gösterdi ki dün sahada yıllarca unutulmaz.
Tabii oyun şablonu da önemli. Fenerbahçe adam adama oynadı. Mertens, Barış Alper ve İcardi gibi oyunculara adım attırmadılar. Ense köklerinde bittiler. Bir kere bile döndürmediler.
Galatasaray ne oyun kurabildi, ne dikine gidebildi, ne pres yapabildi, ne top çalabildi, ne koordinasyon sağlayabildi, ne de planının yüzde birini uygulayabildi.
Fenerbahçe’nin orta alanı Mert Hakan, Szymanski ve Fred dört maçlık bir efor harcadı. Öyle çok koştular ki sanıyorum bu haftayı yatakta geçirmeyi hak ettiler.
Burada oyunun tüm gidişini etkileyen Arda Kardeşler’i de unutmamak lazım. Eğer bu kırmızıyı Avrupa’da bir maçta gösterse inanın bir daha maç vermezler dönüş biletini iptal edip kendin git derler. Ancak yatıp kalksın dua etsin dün sahada asla yılmayan, son düdüğü kadar mücadele eden bir Fenerbahçe vardı. Sarı-Lacivertli takım bu maçı sonuna kadar hak etti.
Maçtan önce söyleseler kimse inanamazdı. Livakoviç’i dün zorlayan tek bir top bile gelmedi. Hırvat kaleci Türkiye macerasında en rahat maçını oynadı. Ama tabii önünde parmak ısırtan kademe anlayışı, bir tek hava topu bırakmayan Jayden ile Çağlar’ın rolü çok büyüktü.
Tabii dün İsmail hocanın hakkını vermek lazım. Takımını çok iyi motive etmiş, bu maça hazırlamış rakibin zaaflarını ezberlemiş olarak çıktı. Ve sahada da her istediği oldu. Okan hoca ise balık suyu kesilip nasıl havasız kalırsa öyle kaldı.
Barış Alper ve Mertens silahları kilitlenince alternatif üretemedi. Çünkü ligdeki diğer maçlarda bu ikili yetiyordu. Ama Fenerbahçe gibi kaliteli bir takımla oynarken yetmedi.
Galatasaray yine şampiyon olur. Ama dün gerçekle karşılaşması moral bozdu o kadar.
Son sözüm Mert Hakan için. Eğer tribünlere kol hareketi yaptıysa o başka. Ben görmedim. Yaptıysa bu yazdıklarım geçersizdir. Benim gördüğüm sadece armasını öptü ve bir de korner attı. O kadar. Peki bu kadar tepkiye ne gerek vardı?
