'Honeyland' filmi neden mutlaka izlenmeli?

Dünya sineması kazandı!

Oscar mevsimini geride bıraktık. Sonuç: Dünya sineması kazandı! Güney Kore yapımı bir filmin Oscar'da en bomba ödülleri toplaması, Dünya sineması'nın iddialı yapımlarına da mutlaka göz atmamız gerektiğini hatırlattı bizlere. Evet, her yıl Berlinale'de, Cannes'da birbirinden sağlam filmler yarışıyor. Ancak bu filmler 'salon izleyicisi'nden çok 'internet izleyicisi'ne hitap ediyor daha çok.

Bir belgeselden çok daha fazlası

Ancak son yıllarda salonlara 'festival filmleri'ni çekmek için önemli bir çaba var. Makedon yapımı 'Honeyland' filmi de Türkiye'de izleyiciyle buluşan önemli bir yapım. Sundance Film Festivali'nde yarışan film, Makedonya'nın 'En İyi Yabancı Dilde Film' Oscar adayıydı. İlk 5'e kaldı. Ancak ödül elbette fenomene dönüşen 'Parazit'e gitti. Halbuki 'Honeyland' başından sonuna muazzam bir belgesel. Ancak doğallığıyla bir belgeselden çok daha fazlası olmayı da başarıyor film.

Film su gibi akıp gidiyor

Türkçe ve Makedonca konuşulan filmde, eski usullerle arıcılık yapan bir kadının, para, şehir hayatı ve doğaya karşı mücadelesini konu alıyor. Çekimleri üç yıl boyunca süren film kendine has bir tempoya sahip. Su gibi akıyor. Bizlere hem hayatı sorgulatıyor, hem de insan-doğa ilişkisini olgunlukla mercek altına alıyor. Eğer kalıplarla hareket eden, birbirinin tekrarı filmlerden sıkıldıysanız ve 'su gibi', naif bir film ile hayat yolculuğunuza başka bir açıdan bakmak istiyorsanız "Amaaan, belgeseller çok sıkıcı" demeden 'Honeyland'e mutlaka göz atmanızı öneririm.

can.sisman@milliyet.com.tr