Türkçe pop'un en cool, en vizyonlu, en stil, en kendine has vokallerinden Atiye son 5-6 yıldır 'demlenme' dönemindeydi. Çıkışını 2000'li yılların sonlarına doğru yapan ancak 2010'lu yılların başında asıl büyük 'Merhaba'sını bizlere sunan Atiye bugüne kadar oldukça tarz şarkılara imza attı. Teoman düeti 'Kal'dan belki de en unutulmaz hit'i 'Salla'ya, radyoların favorisi 'Muamma'dan kıyıda köşede kalsa da aslında bangır bangır bir hit olan 'Abrakadabra'ya kadar oldukça akılda kalan şarkılara imza attı şarkıcı. Özellikle İskender Paydaş'la işbirliği yaptığı ve 90'lar 'Gangsta's Paradise' tadındaki 'Yetmez' bana göre sadece 2010'lu yılların değil gelmiş geçmiş en havalı Türkçe pop şarkılarından biriydi. 'Asla' ise klipsiz olmasına rağmen inanılmaz sempatik bir şarkıydı. Albüm yayınlamak yerine yoluna çağın gerektirdiği şekilde single'larla devam eden Atiye, İngilizce şarkılar da kaydetti bu dönemde. Bu şarkılar arasında melodisiyle 'Radiant Night' asla hak ettiği yeri bulamasa da bence bir Türk pop şarkıcısının kaydettiği en cool İngilizce şarkıydı. Hem müziğini iyi yansıtıyordu hem de o dönem için gayet trend bir sound'a sahipti.
'Dalgana Bak' maalesef 'bulunmaz hit kumaşı'na sahip değil
Atiye son dönemde yeni albümünün sinyallerini vermişti. 'Ses Seda Yok' ve 'Allem Kallem' single'ları yeni Atiye albümünün habercileriydi. 'Ses Seda Yok' algılanması kolay bir beste değildi ki nitekim öyle de oldu. Şarkı birçok kişiye maalesef 'Fransız' kaçtı. 'Allem Kallem', 'Ses Seda Yok'a göre radyolarda bir tık daha kendine fazla yer buldu ama olması gerekenin oldukça altında kaldı 'karşılıklar'. 'Deli İşi' adını taşıyan yeni Atiye albümünün tanıtımı ise 'Dalgana Bak'la yapıldı. Şarkının yurt dışında çekilen klibi şarkıya ve Atiye'nin yapmak istediği şeye gerçekten yakışmış. Ve 'Dalgana Bak' sound olarak da örneğin 'Ses Seda Yok'tan çok daha 'bize yakın' bir şarkı. Fakat yine de bir eksiklik var. Şarkı 'Deli İşi'ni tanıtmak için en uygun şarkı, bu doğru. Ama ne sizi göklere uçuruyor ne "Peş peşe 10 defa dinlemeliyim" hissi yaratıyor ne de Atiye'nin bugüne kadar ürettiği en sağlam 10 şarkıdan biri. Halbuki bir projeyi sırtlayan şarkı rahatlıkla ilk 10'a hatta ilk 5'e oynamalı. 'Dalgana Bak' son dönemde çıkan Atiye şarkılarına göre orta-iyi arasında bir yerde. Ama asla çok iyi ya da mükemmel değil. Halbuki yepyeni bir Atiye şarkısının zaten kafadan 'çok iyi' olması gerekmez mi? 'Dalgana Bak' iyi ama maalesef 'çok iyi' değil. 'Dalgana Bak' maalesef 'bulunmaz hit kumaşı'na, 'Tılsım'a pek de sahip değil.
Sound nitelikli ama besteler aynı güçte değil
Madem 'Tılsım' dedik o zaman 'Tılsım'la devam edelim. 'Tılsım', albümü ve Atiye'nin hayata bakış açısını en doğru yansıttığını düşündüğüm, gerçekten de doğru ve pozitif cümlelere sahip. Ama 'Tılsım'da da bir 'aksaklık' var. Bağımlılık yaratmıyor. Son derece kaliteli bir iş olsa da "Gideyim de 'Tılsım'ı dinleyeyim" dedirtmiyor. Dinleyicinin bağ kurması oldukça güç. Albümün geri kalan yeni şarkıları ise maalesef altyapı olarak kaliteli olsalar da ne sözel olarak ne de beste olarak akılda kalıcı işler değiller. Ticari doneleri şaşırtıcı bir şekilde oldukça zayıf olan 'Deli İşi', işin nitelik boyutundan baktığımızda altyapı bazında elbette gerçekten kaliteli bir iş. Atiye'nin bugüne kadar yayınladığı en nitelikli sound diyebiliriz. Doğu ve Batı sentezi bu albümde sound olarak çok doğru birleşmiş. Fakat sözler ve besteler maalesef o kadar sönük ve geniş kitleler tarafından benimsenmekten ve bağ kurmaktan uzak ki sanki koca bir emek boşa gitmiş gibi. Bir çiçek düşünün. Solmaya yakın yaprakları. Yani biliyorsunuz çiçeğin uzun ömürlü olmayacağını. Yine de olağanüstü bir çaba sarf eder misiniz? Çiçek solup gitmesin diye işinizi gücünüzü bırakıp sadece ona odaklanabilir misiniz?
Atiye elbette üzerimize vizyon, füzyon hatta füze atsın ama...
'Deli İşi'nde uzun vadede pek de hatırlanmayacak Atiye şarkıları var. Risk alınması takdiri hak etse de sanki biraz beyhude bir çaba var. Halbuki bir yerinden dinleyiciyi yakalayabilecek oyuncaklar barındırsa bu besteler ya da sözler mutlaka nicelik olarak da karşılığını alırdı. Şu anda maalesef beklentilerin epey altında kalan bir albüm var karşımızda. Atiye elbette üzerimize vizyon atsın, füzyon atsın, hatta direkt füze atsın. Yine açar yine dinleriz. Zaten o ne yaparsa yapsın asla 'kötü' ya da 'kalitesiz' bir iş çıkmaz ortaya. Atiye'nin vizyonu, birçok şarkıcıya 10 basar sonuçta. Ama yine de doğru bestelerle ve ufak oyuncaklarla tek başına ortalığı kasıp kavurabilecekken potansiyelinin çok altını bizlere sunmakta devam ediyor şarkıcı. 2010'lu yılların başındaki gibi peş peşe hit'leri yağdırsın üstümüze istiyoruz. Deneme yapsın, risk alsın ama nitelik/nicelik dengesini öyle bir yakalasın ki kimse de ona kayıtsız kalamasın. 'Deli İşi'nde evin dışı, sokak, mahalle, şehir hatta koca ülke süslenmiş püslenmiş ama asıl problem evde, mutfakta, banyoda. Yani bestelerde. Halbuki en önemli şey ev. Odalarda ışıksız kaldıysak sokak lambaları yanmış, bize ne fayda...
twitter.com/mayksisman
instagram.com/mayksisman
youtube.com/mayksisman
can.sisman@milliyet.com.tr
