Sen Anlat Karadeniz'i neden çok sevdik?
Bu aralar nereyi açıp bakarsanız, her yerde Sen Anlat Karadeniz ile ilgili bir şeyler var. Hikayesinden tutun, oyuncularına kadar o kadar çok sevildi ki! Biliyorsunuz milletimiz Karadeniz’e zaten aşık. Havasını, suyunu, şivesini, insanlarını ve insanlığını çok seviyoruz. Bu hikaye Karadeniz’in göbeğinden olunca, bir de “Kadına şiddete hayır!” deyince, sevmemek imkansız oldu.
Daha ilk bölümüyle çarşamba gecelerinin rekortmeni Diriliş’i totalde geride bıraktı Sen Anlat Karadeniz. İkinci bölümünde de aynı başarıyı gösterdi. Bundan sonrası nasıl olur bilinmez ama ilk defa bir dizinin Diriliş’i geçmesi herkesi şaşırttı. Türkiye’de herkesin bir diziyi, bir filmi aynı anda çok beğenmesi imkansız tabii ki. Bu yüzden sevenler kadar eleştirenler de oldu. Bazı kişilerce ilk bölümündeki şiddet sahneleri fazla bulundu. Dizinin yapımcısı ve yönetmeni Osman Sınav, fazla gelen şiddet sahneleri için “Şiddeti hafifletmek, maruz görmektir” açıklamasını yaptı.
Bana kalırsa, her ne kadar rahatsız edici sahneler de olsa, bunlar hayatımızın gerçeği. Bundan çok daha beter şiddet gören kadınlarımız, kızlarımız, hatta küçük çocuklarımız var. Şiddetin sadece kadına olanına değil, tüm canlılara olanına karşıyız. Ama unutmamak gerekir ki en çok şiddete maruz kalanlar, ezilenler, kadınlar. Bu acı gerçeğin, ilk defa bir dizide tüm çıplaklığıyla sunulması bence rahatsız edici değil, farkındalık yaratan türden. Yok saymak bugüne kadar hiçbir şey kazandırmadı, belki bu kadar açık şekilde görürsek biraz olsun bir şeyler değişir.
Nefes’in Vedat’tan gördüğü şiddet, baskılar dizinin ana merkezinde yer alırken, Nefes ve oğlunun evden kaçmayı başarması üzerine Sen Anlat Karadeniz, bizi alıp şahane bir Karadeniz ailesine götürdü. Ve bu ailenin, özellikle de ailenin oğullarından Tahir’in, başta Nefes için, sonra da oğlu için yaptığı fedakarlıkları izledik. Şu ana kadar bence dizi harika gidiyor. Total’de 1 numaradan ineceğini de düşünmüyorum açıkçası. Özellikle güzelim Türkiye’nin bir tarafını tüm güzellikleriyle anlatan dizilerden oldum olası vazgeçememişizdir. Sen Anlat Karadeniz, hem toplumun birçok sorununa dikkat çekiyor hem de çoğu zaman bu karanlık tarafı Karadeniz’in güzellikleriyle gölgeleyerek yüzünüze tebessüm yapıştırıyor.
Dizideki yer alan oyuncuların hepsi muazzam bir performans sergiliyor. Başroldeki Nefes’i İrem Helvacıoğlu canlandırıyor. Ve resmen rolünü yaşıyor. Daha önce hiçbir dizide ya da filmde baskın rolde görmediğimiz İrem Helvacıoğlu, en önde olduğu ilk rolünde bence oldukça başarılı. Sen Anlat Kardeniz’deki favori çiftim, beni en çok güldüren ve kendine daha iki bölümde çekmeyi başaran iki karakter, Öykü Gürman’ın canlandırdığı Asiye ve Sinan Tuzcu’nun canlandırdığı Mustafa Kaleli. Birbirine çok aşık halis muhlis iki Karadenizli nasıl olur görmek istiyorsanız buyurun izleyin. Şiddeti uygulayan, Nefes’in kocası, zalim karakter Vedat’ı canlandıran Mehmet Ali Nuroğlu ve Nefes’i bu korkunç hayatın içinden çekip kurtaracağına inandığımız Tahir’i canlandıran Ulaş Tuna Astepe’yi de es geçmemek lazım. Saydığım tüm oyuncular ve tabii saymadıklarım da hikayeyi oyunculuklarıyla muhteşem bir yere taşıyorlar.
Sen Anlat Karadeniz, Çukur gibi enomenleşecek ve herkesin favorilerinde mutlaka yerini alacak bence. Dilerim, verilmeye çalışılan her mesaj çarpıtılmadan ve gereksiz eleştirilere maruz kalmadan verilebilir. Dilerim, her duyguyu içinde barındırmayı başaran bu dizi çok uzun soluklu olur!
