Moda
Sağlık
Foto Galeri
Yazarlar

Damlaya damlaya bir bulaşık makinesi!

.

|

malphan@milliyet.com.tr İnanamadığım bir şey daha var. Orta kademe insanların kendi birikimleriyle nasıl ev alabildiklerine aklım ermiyor. Bana göre, yılda birkaç yüz bin YTL kazanmadığın sürece mal mülk sadece babadan kalan bir şey. Yani düşünsenize, bankadan kredi alıyorsunuz, yıllarca her ay maaşınızın yarısını veya yarısından fazlasını krediyi ödemeye harcıyorsunuz. Geriye kalan parayla da kıt kanaat geçineceksiniz. İçmeye gitmek yok, canınız çekince pahalı bir restoranda yemek yemek yok, alışveriş yok, kendinizi şımartmak yok! Ne var? Bilmem kaç yıl sonra bir eviniz olacak tabii. O zamana kadar kim öle kim kala... Tabii çoğunlukla evi alıp hemen kiraya veriyorlar. Ve elalem eskitiyor zar zor aldığın evi. Ben ne anladım bu işten...Peki para birikir mi?Birikmez. Yani birikir de, tatmin eder miktarda olmaz. Damlaya damlaya göl de olmaz; olsa olsa su birikintisi, hadi bilemedin gölet olur. Para ancak damlatılır. Para fırsat kollamakla gelir. Ay'a ayak basma olayını aklım hayalim almıyor. Bizim hafta sonu ekinin "fizik-kimya uzmanı" yazarı Tuba Akyol'a bunu söylediğimde "Çok çocukça. Ancak 10 yaşındaki bir çocuk Ay'a ayak basılmasına inanamayabilir. Dünyanın gezegen olduğuna inanıyor musun bari?" diyor. Yok o kadar cahil değilim ama bilim zeka yaşım bir hayli genç olsa gerek. Ben para biriktiremem. Paraya haber muamelesi yaparım.Gazetecilikte haber eline geldi mi bekletmeyeceksin, hemen kullanacaksın. Paraya da o gözle bakarım. Eline geçti mi tutmayacak, harcayacaksın. Savurganlık değil, savuracak kadar çok param yok. Çok paranın ölçüsü nedir ki zaten? Küçükken hiç kumbarada para biriktirmedim. Çok net hatırlıyorum, ilkokuldayken koyu yeşil plastik ördekten bir kumbaram vardı. Şiirler yazar, kumbaramın içine atardım. Nereye kayboldu o kumbara bilmiyorum. Kumbarayla birlikte şairlik kariyerim de sona erdi. Yazık! İkinci kumbaraya da yedi ay önce sahip oldum. Bir gün Mudo Concept'te kızgın boğa şeklinde bir kumbara gördüm. Hem dekoratif olur hem de para birikir diye aldım. Aklımda birikecek parayla yapabileceklerimi listeledim. Siz deyin Avustralya gezisi, ben diyeyim uzay turisti olmak... Öyle bir liste ki değil kumbarayla, yılbaşı ikramiyesi çıksa zor. Para birikince o listeden seçtiğim bir maddeyi hayata geçirecektim. Kocam hep çok güldü buna. Bazı günler az para attım kumbaraya, bazı günler çok, bazı günler boş geçti. Kocam kumbaradaki paraların yarısından çoğunu kendisinin attığını iddia ediyor. Aile içi eğitimin bir parçası olarak kumbarayı aldığım gün anahtarını alıp sakladı. Rızam olmadan tabii, gizlice. İyi de yaptı çünkü anahtar bende olsaydı o paraları üçer üçer Gümüşsuyu-Taksim hattında taksilere yedirecektim. Sonuçta birkaç yüz YTL birikti. Sonsuz liste Geçenlerde bulaşık makinesi bozuldu. Ben de kumbaradan beklentilerimi azaltmaya karar verdim. Kumbara açıldı, içindeki demir paralar bir D&R torbasına boşaltıldı. Halbuki hayallerimde o paralar bir Bond çantasına layıktı. Açıklama yapmam gerekirmiş gibi bankada paraları ne diye tamlatacağımın derdine düştüm. Kocam dedi ki "Yeğenimin kumbarasında biriken para de." Bakkalda veya dolmuşta mı tamlatsam diye düşündüm. Hani onlar bayılır ya bozuk paraya...Uğraşamadım, rezil olma pahasına bankaya gittim. Duruma göre pozisyon alacaktım; ne diyeceğime o sırada karar verecektim.Veznedara D&R torbasını gösterip "Bozukluklarımı tamlatacaktım. Kumbaramdan çıkan paralar" deyiverdim. Hiç yadırgamadı, sanki her gün 30 yaşında biri gelip kumbarasındaki paraları tamlatıyor. Ama kibar oluyor ya bu banka personeli, hep gülümsüyor, sana gülmüyorlar. Ama tahminimce içinden konuşuyor: "Ne kumbarası ya... 15 yaşında mısın?"Sonra "Ama böyle alamayız. 10'ar 10'ar bantlamanız lazım" dedi. Hadiii... Otur da bantla.Aldım elime selobantı, 10'ar 10'ar bantladım. Demir paralar hesabıma yattı ve bütün hayallerim bir bulaşık makinesine dönüştü. Bantla paraları Kin Hubbard'ın bir lafı var: "Paranızı katlamanın yolu banknotları ikiye katlayıp cebinize koymaktır." Geçen hafta Çalık Grubu ATV ve Sabah ihalesine muhammel bedel olan bir milyar 100 milyon YTL'yi trak diye verdi. Sonra TMSF Satış Komisyonu Başkanı Fethi Çalık da ertesi gün sohbetlerimize konu olan bir edayla "En azından biraz daha, sizden 10 milyon dolar daha bir teklif alsak" deyiverdi. Vermedi Çalık grubu 10 milyon dolar daha. Niye versin? Birkaç ay önce de Turkcell üçüncü nesil ihalesini aldığında Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv'den tekliflerini artırmaları istendi. Turkcell cömert davranıp teklifini 10 milyon avro artırdı. Ernest Haskins demiş ki "Her ay kenara biraz para koyun ve yıl sonunda ne kadar az para biriktiğine şaşıracaksınız." Parayı cepte tutmak mı, harcamak mı? Çık çıkabilirsen işin içinden. Artıranlar ve artırmayanlar

© Copyright 2024

Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberler, köşe yazıları, magazinden siyasete, spordan seyahate bütün konuların tek adresi milliyet.com.tr; Milliyet.com.tr haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.