Moda
Sağlık
Foto Galeri
Yazarlar

Gastronominin buluşma noktası

İlgi alanlarının daha da keskinleştiği bu çağda, belki de temele en sadık kalarak gelişen alan gastronomi. Varolmak için başlayan, ateşi bulmasıyla gelişen, sonrasında da kültürünü bunun üzerinden tanımlayan dönemden çok daha fazlası olmuş durumda yeme-içme işleri! Bugünse gastronomi, beslenme alışkanlıklarını konseptler ve trendler üzerinden tanımlıyor. Bu tanımlamayı sektörel anlamda en iyi gözlemleyeceğiniz yerlerden biri olan Sirha, altıncı kez İstanbul’da “Merhaba” dedi.

|

30 yıl önce gastronomi için yaşayan şehir Lyon’da doğan bu oluşum, tüm dünyada yeme-içme trendlerinden önceden haberdar olmak için en doğru yer. GL Event Genel Müdürü Gülperi Erkanlı’yla mekanda gezerken, verdiği rakamlarla İstanbul’un altı yıl boyunca yapı içinde sürekli büyüyerek, yerini nasıl sağlamlaştırdığını daha iyi anladım. Geçtiğimiz yıl fuara katılım oranı yüzde 45 artmış. Bu yıl da artışın sürdüğünü gözlemledik.

Çiçek yemek için kuyruk!

Fuar içeriğinde bizim yerli küçük girişimcilerin yaptığı işler çok ilgimi çekti. Mesela Antalya’dan gelen Erust Ailesi... 180 çeşit yenilebilir çiçek, mikro filizler ve saksı baharatlar yetiştirip, üretiyorlar. Tatlı ve unlu mamüllerin ikram edildiği stantlar yerine, insanların bu küçük standın önünde çiçek yemek için beklemeleri hayli ilginçti.

Mantar aşkıyla işi bıraktı

Bir diğer farklı girişim de Mersin Divan Otelleri’nin şefi Murat Çakıroğlu’nun trüf mantarı işine girmesiydi. O da küçük bir stantta kendini çok iyi anlatıyordu. O, harika ürünlerini şişe ve kavanozlayıp, tüketiciyle buluşturma hayalinin peşinden gitmiş.

Mantarları da Karadeniz ve Akdeniz’den buluyor. Fuarın bir koridoru yine kahvecilerin kontrolündeydi. Son dönem yükselen üçüncü nesil kahvecilerin duraksayacağını, yine endüstriyel makinalarda buhar püskürtülerek hazırlanan kahvelerin tahtı sağlamlaşacak diyebilirim.

Ekmeğin Hitit reçetesi

Tüm dünyadaki Sirha’ların da daimi katılımcısı Metro stantındaysa, 4 bin yıllık tarifle yapılan Hitit ekmeği oturumu ilgi çekiciydi. Metro Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Boris Miniali’nin önderliğinde antik tabletlerdeki anlatımlara uygun bir şekilde Çorum’da özel ekmeklerin nasıl üretildiği anlatıldı. Ekmeğe olan saygımız Miniali’yi çok etkilemiş. Bu yoğun tüketim ve bilgiye rağmen neden Fransızlar kadar sahiplenmiyoruz ekmeği!

Dekoratif anlamdaysa dış mekanları süsleyen ısıtıcı koltuklar, ortasından alev çıkan masalar ve vitrinler mimari tasarımlarda kendine yer bulacak. Danimarkalılar’ın mutluluk kitabı ‘Hyggee’nin felsefesi tam anlamıyla hayatımıza girecek gibi...

SAHİPLENİŞİN SİMGESİ!

İtalyan vurgusunu uzun süredir Galvin kadar sahiplenen bir restoran olmamıştı şehirde! Konsept, mimari, menü hatta söyleyen garsonlar bile İtalya’da olmayacak seviyede bir sahiplenişi simgeliyor. Geçtiğimiz hafta da La Cuccina Italiana’yla birlikte İtalyan şef Andrea Costanti’yle özel bir menü çalışıp davet verdi. Yemeğin yıldızıysa, kereviz püresi ve siyah trüfle hazırlanan dana yanaktı…

© Copyright 2024

Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberler, köşe yazıları, magazinden siyasete, spordan seyahate bütün konuların tek adresi milliyet.com.tr; Milliyet.com.tr haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.