Sahte yüzük ve gömlek sattılar
Muhterem Nur, eşi Müslüm Gürses’e ait olduğu iddiasıyla satılan gömlek ve yüzüğün efsanevi şarkıcıya ait olmadığı suçlamasıyla savcılığa başvurdu.
2013 yılında hayatını kaybeden ünlü şarkıcı Müslüm Gürses’in eşi ve bir dönemin sinema yıldızı Muhterem Nur, “Müslüm” filminin yapımcısı Mustafa Uslu ile Engelsiz Yaşam Vakfı’nı dolandırıcılık ile suçlayarak savcılığa başvurdu. Suç duyurusunda bulunmak üzere İstanbul Adalet Sarayı’na gelen Muhterem Nur, savcılığa verdiği dilekçede, 8 Ocak’ta düzenlenen Engelsiz Yaşam Vakfı’nın “Yılın En İyi Ödülleri” töreninde ölen eşi Müslüm Gürses Akbaş’a ait olduğu iddia edilen gömlek ve yüzüğün açık artırma ile satışa çıkarıldığını belirtti ve şunları söyledi: “Hem kamuoyunu hem satın alanları hem de şahsımı aldatmışlar. Eşimin yaşamı boyunca parmağından hiç çıkarmadığı yüzüğü olduğu iddia edilerek açık artırmayla satılan yüzük, şu an hâlâ benim parmağımdadır ve ölene dek çıkmayacaktır. Gömlek ise tüm eşyalarını bağışladığım müzede bulunmaktadır. Gecede satılan eşyalar sahtedir. Sahte eşyaların satılmasıyla yapımcılar kendilerine reklam yaratarak şahsi menfaat elde etmektedirler.”
Suç duyurusu ve ifade işlemlerinin ardından basın mensuplarına konuşan Muhterem Nur, parmağındaki yüzüğü Müslüm Gürses ile 38 yıl önce aldıklarını söyleyerek, “Bu yüzüğü 250 liraya yaptırdık. Dünyanın en büyük parasını verseler ben bu yüzüğü vermem. Gömlek kesinlikle eşimin değil, filmde giyilen gömlek herhalde” dedi.
Engelsiz Yaşam Vakfı’nın “Yılın En İyi Ödülleri” töreninde yapılan açık artırmaların 33 bin liralık toplam gelirinin “Tüm Şehit Çocukları Yardımlaşma Derneği” ile “Engelsiz Sigorta” yararına kullanılacağı açıklanmıştı. Gürses’e ait olduğu öre sürülen gömleği 10 bin TL’ye Demet Akalın, yüzük ve “Müslüm” filminin tüm oyuncular tarafından imzalanmış afişini ise 23 bin TL’ye şarkıcı Ferman Toprak satın almıştı.
‘Bu durum beni manen yıkmıştır’
Muhterem Nur savcıya şöyle ifade verdi: “Amaç gerçekten vakıf yararına yardım olsaydı, yapımcılar kazandıkları parayla şahsi yardım yaparlardı. Vakıf bu eşyaların sahte olduğunu biliyorsa, vakıfların durumu incelenmeli, yok onlar da bizler gibi kandırılmışlarsa suçlunun bulunmasını ve cezalandırılmasını istirham ediyorum. Bu durum beni manen yıkmıştır. Hatıralarımın malzeme olmasından ve paraya dönüşmesinden rahatsız olmaktayım. Eşyaların kime ve hangi fiyata satıldığı, şu anda nerede bulunduğu hususunda basında çıkan haberler dışında bilgim yoktur.”