Turneleri Antalya'ya taşıyan vizyon
‘Impossible’ şarkısını haykıran, jüriyi performansıyla ağlatan bir isimken bile bu seviyede bir yıldız olacağını kimse tahmin etmiyordu muhtemelen
‘Impossible’ şarkısını haykıran, jüriyi performansıyla ağlatan bir isimken bile bu seviyede bir yıldız olacağını kimse tahmin etmiyordu muhtemelen... ‘X Factor’ sonrası hep üzerine koyan, onlarca hit’e sahip olan ve İngilizler’in şu dönem en konuşulan erkek pop yıldızı James Arthur; Antalya’da Regnum Carya sahnesindeydi. Sırada Jason Derulo, Anne Marie ve tabii ki herkesin sabırsızlıkla beklediği Jennifer Lopez var. Bu kadar büyük isimleri İstanbul’a ya da büyük bir stadyuma değil de, otel sahnesine ikna etmek nasıl oluyor? Sadece paranın yetemeyeceği bu başarılı vizyonun arkasındaki isim, Ali Şafak Öztürk.
Aynı zamanda Antalyaspor’un da başkanı olan Öztürk’ün bu vizyonunu, Samir Nasri transferinin imza törenini kulübün logosundaki Yivli Minare önünde gerçekleştirip, Fransa ve Kuzey Afrika’ya canlı yayın yaptırtmasıyla fark etmiştim. Geçtiğimiz yılın en popüler ismi Dua Lipa’yı Antalya’ya getirtmesi, üzerine beş gün tatil için ağırlayıp onlarca paylaşım yaptırtması, Türk turizmi için büyük reklam hareketiydi.
Gece 11 sporu
Otelin rafine yabancı misafirlerinin yanı sıra Antalyalılar da önlerden izledi bu konseri... Sanatçı, sahne provalarında Antalyaspor tarafından adına yaptırılan 07 numaralı formayla gezmiş. Bazı öğünleri açık büfede yemiş. Konserden bir gün önce gece 23.00’te tüm sahne ekibiyle gym’de spor yapmış. Arthur’un en büyük kaprisi, bağımlısı olduğu portakallı, kakaolu çikolata bulunmasını şart koşmasıymış.
J-Lo’dan ön balayı
Bu yıl tüm gözler Jennifer Lopez’de! Kendi konser rekorunu kırdığı bu turneye Antalya’yı da dahil etti. O büyük stadyum konserleri sonrasında Antalya’da rafine bir kalabalıkla buluşacak J-Lo, kanımca ön balayını da Türkiye’de yapacak.
Takvimdeki dört günlük boşluk ve turne bitimi sevgilisi A-Rod’la evlenecek J-Lo, otelin en ihtişamlı binası, günlüğü 15 bin dolar’lık ‘Crown Villa’da konaklayacak.
Burgercilerin sosyalliği
Sosyal medyayla büyüyen nesil için havalı şef reçeteleri, renk uyumuyla süslenmiş tabaktaki yemekler çok sıkıcı... Son dönem burgercilerin bu kadar popülerleşmesi de bu sebepten. Bu nesil, samimi ‘date’lerini bol peçete tükettiği, kendi keşfi olan küçük burger mekanlarında yapıyor. Burger sosyalliğinin göbeğinde Hellmann’s Burger Fest’te, yeni neslin tercihlerini analiz ettim. Mesela; onlar için hızlılık önemli olsa da iyi burger için kuyrukta beklemeyi seviyorlar. Bazı burgercilerin önü boş kalırken festivalin yapıldığı Zorlu’yu çevreleyen kuyruklar da vardı. Harbiye’deki harika kurgusuyla en büyük kuyruk, Zula’nın önündeydi. Hazar Ameni’nin, Fire Room’unda da benzer bir sıra vardı. En iyi cheeseburger’i The Populist standında bulurken, festivalin sürprizi ise Emre Karayel’in hazırladığı karma burgerli Pabu’ydu.
Kısa kısa...
Yine aynı gün Boğaz’ın en yenisi, Pür Bosphorus sahnesinde Ayhan Sicimoğlu ve ekibinin Türkolatino performansı,
Grand Hyatt bahçesinde hizmete giren Grasidi Meyhane’nin, Selanik’ten gelen genel müdür etkisiyle Yunan gazetecilerin ilgisiyle açılması,
Akasya’daki Sokak Lezzetleri Festivali’ne Ankara’dan gelen Müdür Dürüm’ün efsane tavuk şişi,
Bedriye Renda Medina’nın ‘Sır’ kitabındaki yemek görselleri için Müjde Mısırlı’nın tabak tasarımları yapması...